Varlığında kıymetini pek fazla bilemediğimiz, yokluğunda ise özlemini en fazla hissettiğimiz, bizlerin dünyaya gelmesine vesile olan en değerli ve kutsal varlıktır anne. Üstat Necip Fazıl “Anneme” adlı şiirinde kaybettiği annesine duyduğu özlemi şöyle anlatmıştır dizelerinde;
Anne girdin düşüme. 
Yorganın olsun duam; 
Mezarında üşüme. 

Anlamam, anlatamam. 
Düşen düştü peşime, 
Artık vadeler tamam... 


   Kadına bahşedilen en önemli meziyetlerin başında annelik gibi bir kutsal görevi taşıma vasfı gelmektedir. Ana olabilmek ve bu meziyetle donatılmak ne kadar güzel bir duygudur! Her annenin, kendi yavrusunu canından çok sevdiğini söylemeye gerek var mıdır bilmiyorum?  Karnında dokuz ay taşıdığı, süt verip altını temizlediği, her türlü bakımını yapıp, başucunda uykusuz geceler geçirdiği yavrusunu,  her anne hiç karşılık beklemeden sever. Bu onun mizacında vardır ve onunla özdeşleşmiştir. Anne demek vefa, anne demek merhamet, anne demek sevgidir yüreklerde. Bunca güzel hasletlerin samimiyet ikliminde harmanlaştığı tek yerdir anne yüreği. O yürekte yalnız ve yalnız sevgi bahçesinde yetişen en güzel çiçekler açar. O yürek bambaşkadır! Çünkü o yürek!  Evladının bir yeri acıdığında kendisinin tüm benliğinin acıdığı anne yüreğidir. 

  Anaların çocuklarına sevgileri karşılıksızdır. Gerçek sevgi ve merhameti görmek isteyenler annelerinin gözlerinden süzülen o tebessümün sonsuz nuruna bakmalıdır. Onların her bakışında sevginin ayrı bir yanı keşfedilir. Çünkü sevgili annelerimizin bakışları birer şifa menbaıdır.  İşte o değerli annelerimiz var ya!  Onlar bu dünyada her şeyin en güzeline layıktırlar.

  Yine Necip Fazıl “Anneme Mektup” adlı şiirinde yalnız bir gurbet akşamında tek vefalı dostu bildiği annesine şöyle seslenmektedir.

Ben bu gurbet ile düştüm düşeli, 
Her gün biraz daha süzülmekteyim. 
Her gece, içinde mermer döşeli, 
Bir soğuk yatakta büzülmekteyim. 
Böylece bir lâhza kaldığım zaman, 
Geceyi koynuma aldığım zaman, 
Gözlerim kapanıp daldığım zaman, 
Yeniden yollara düzülmekteyim. 
Son günüm yaklaştı görünesiye, 
Kalmadı bir adım yol ileriye; 
Yüzünü görmeden ölürsem diye, 
Üzülmekteyim ben, üzülmekteyim 
      Analar olmasaydı insanlık olmazdı. Ana o kadar değerlidir ki, “Cennetin Anaların Ayağının Altına” verildiği tek varlıktır O! Yine,  anana öf bile deme, diyerek kutsanan tek varlıktır!  Analarımız ailenin temel direği ve toplumun da geleceğidir. Sağlam bir toplumun çatısı ancak temelleri sağlam atılmış aile yapısından oluşan yuvaların çokluğuyla mümkündür.

     Analarımız aynı zamanda dilimizin de öğreticisidirler. Hayatı bize tanıtanlardır Onlar. Bu anlamda annelerimiz ilk ve ebedi öğretmenlerimizdir. Bizim onlardan öğreneceklerimiz bir hayat boyu devam eder. Hayatımıza ait güzelliklerin başında hep anamızın bize öğrettikleri ve bizim için yaptıkları gelir. Onların öğrettikleri tecrübelerinden süzülen her biri birer inci tanesi olan en damıtılmış bilgilerdir bugün bizlere yön veren.

Hani o geceleri yattığımız zaman gelip yorganı üstümüze koyan ve odadan çıkarken bile dönüp evladına bakan elleri, ayakları öpülesi anneler! Hani o fedakâr yüreği ile evladını sırtında okula taşıyan, yemeden yediren, giymeden giydiren, acılarını yüreğine gömüp bir gün yüzü görmeyen Cennetle müjdelenen anneler! Sizler birer kahraman, sizler biz evlatlar için,  sevgilerinizle gönüllerimizde yer etmiş birer abı hayatsınız.  

Necip Fazıl “Anneciğim” adlı şiirinde annenin vasıflarını ve ona olan sevgisini en güzel terennümü olan duygularını nasılda ilmek ilmek akıtmıştır mısralarında;  
Ak saçlı başını alıp eline, 
Kara hülyalara dal anneciğim! 
O titrek kalbini bahtın yeline, 
Bir ince tüy gibi sal anneciğim! 

Sanma bir gün geçer bu karanlıklar, 
Gecenin ardında yine gece var; 
Çocuklar hıçkırır, anneler ağlar, 
Yaşlı gözlerinle kal anneciğim! 

Gözlerinde aksi bir derin hiçin, 
Kanadın yayılmış, çırpınmak için; 
Bu kış yolculuk var, diyorsa için, 
Beni de beraber al anneciğim! ... 
    Sizler! O duygu seliyle yoğrulmuş yüreklerinizle her zaman evlatlarınızı düşünen ve hiçbir zaman aklından çıkarmayan en kutsal varlık olan en aziz annelersiniz. Sizler için bugün ne söylesem az gelir, kelimeler ise duygularımı anlatmaya dar gelir. Bugün kelimeler yalnız dilimde değil,  benliğimi titreten yüreğimde de düğümlenmektedir. 

    Dileğimiz ve dualarımız şudur ki Rabbimden! Bugün ve yaşadınız her gün sizler için birer cennet bahçesi olsun dünyanız. Gülücükler eksilmesin ve hiç solmasın yüzünüz. 

    İyi ki varsınız, iyi ki yanımızdasınız, dünyanın en güzel anneleri. Hepinizi en kalbi duygularla sevgi ve muhabbetle selamlarken,  bugün aramızdan ayrılıp beka âlemine göçen tüm annelerinde ruhları şad, mekânları cennet olsun diyorum.
ERDAL DEMİR