Balyoz davasında tanık olarak ifade veren eski Genelkurmay başkanı Hilmi Özkök “Sadece duyumlar vardı. Elimde meşru belge olsaydı yasal işlem yapardım” derken, eski kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman ise “Darbenin engellenmesinde herhangi bir dahlim olmamıştır” ifadelerini kullandı.

Yargıtay tarafından bozulan 62 sanığın yeniden yargılandığı Balyoz davasının görülmesine Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Sanıkların ve avukatların kimlik yoklaması ile başlanılan duruşmada 25 sanık hazır bulundu. Mahkeme daha sonra Yargıtay’ın bozma ilamına ilişkin görüşü sorulmayan sanıkların görüşünü sordu.

Görüşü sorulan sanıklardan Timuçin Eraslan, “Bu olayı ilk kez basından duydum. Bunun dışında bilgim yoktur suçsuzum beraatimi istiyorum” dedi.

Duruşmada daha sonra eski Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök tanık olarak ifade verdi. Özkök, mahkeme başkanının, “Balyoz, Çarşaf, Oraj ve Suga gibi planlardan bilginiz var mı?” sorusu üzerine, “Daha önce söylediğim üzere birinci olarak Ergenekon’da verdiğim ifade de Balyoz ile ilgili soru sorulmuştu. Geçen hafta da burada da soruldu. Ben Balyoz, Oraj ve diğer planların hiçbirini duymadım. O konuda bir şey bilmiyorum” dedi.

Bunun üzerine mahkeme başkanı, duruşmada sanık Çetin Doğan’ın Balyoz mahkemesinde verdiği sözlerini okudu. Mahkeme Başkanı, “Çetin Doğan ile sizin bir görüşme yaptığınız ve sizin Çetin Doğan’a ‘Orduda kıpırdanmalar var diye duydum. Bu nedir?’ diye soru yönelttiğinizi söylüyor. Bu görüşme doğru mudur?” diye sordu.

Özkök bu soruya, “Olay doğrudur. Benzer bir konuşma yapıldı. Kendisine kulağıma duyumlar geldiğini, ihbar mektupları geldiğini söyledim. Açıkça sordum. Böyle bir şey var mı diye? Arkasından konuşmaktansa direk yüzüne sordum. O da doğru olmadığını söyledi. Elimde meşru belge olsaydım yasal işlemi yapardım” diye cevap verdi.

Bunun üzerine mahkeme Başkanı, “Çetin Doğan’a söylediğiniz bu duyumları nereden aldınız?” diye sordu. Özkök, “Bir kısmı sivillerden geliyordu. Çoğu imzasız mektuplardı. Bunlar hep olurdu. Dedikodu maiyetinde değerlendirdim” diye yanıtladı.

Mahkemede Hilmi Özkök’ün 2012’de Ergenekon davasında verdiği ifadedeki, “Bana bir CD geldi. Kaynağını bilemediğim bu CD’de amacını aşmış ifadeler tespit ettiğim. Kara Kuvvetleri Komutanından incelemesini talep ettim” sözleri okundu. Bunun ardından Hilmi Özkök, bu sözlerini “CD ses kaydıydı. Seminerde Çetin Doğan’ın konuşması olduğu iddia edilen CD’ydi. Meşru bir tarafı yok. Sıradan bir CD ama kuvvet komutanına inceleyin dedim ”diye açıkladı.

Seminer konusunda bir bilgisi olmadığını ifade eden Hilmi Özkök, “ Sadece CD geldi” dedi.

Mahkemenin, “Seminerde senaryonun görüşülmesine izin verilmediği yönünde bilgiler var. Bu doğru mudur?” sorusuna Özkök, “Ben bilmiyorum. Bu konu Kara Kuvvetleri Komutanlığı ile 1. Ordu Komutanlığı arasındadır” şeklinde yanıt verdi.

Mahkeme başkanının, “Ergenekon’da verdiğiniz ifade de ‘Seminerin yapılmasını emrettim ancak amacını aşan şekilde ifadeler yer aldığı bilgisi geldi. Ben de KKK incele dedim’ ifadeniz hakkında ne diyeceksiniz?” sorusu üzerine, “Katılıyorum. Aynen öyle dedim” diye konuştu.

Duruşma savcısı, “İnceleme talimatı sonucu ne oldu?” sorusu üzerine Hilmi Özkök, “Bana cevap geldiğini hatırlamıyorum. O günler yoğundu. ABD- Irak konusu vardı. Tekrar bir geri dönüş olduğunu hatırlamıyorum.” Yanıtını verdi.

Mahkemenin üye hakimi “ Size gelen CD şu an nerede?” diye sordu. Hilmi Özkök, “Şu an CD’nin nerede olduğuna dair bir bilgim yok. “ dedi.

Duruşma savcısının “CD’nin tamamını dinlediniz mi?” diye sorusuna Özkök, “Tamamını dinlemiş olmam gerekir. 11 - 12 sene önce. Tam aklımda değil. Ama Sayın Çetin Doğan’ın bu konuşmayı yaptım dediği CD bu. Detaylı olarak hatırlamıyorum” diye konuştu.

Geçen hafta görülen Balyoz davasında sanıklar tarafından soru sorulmayan Özkök’e bu sefer sanıklar sorularını yöneltti.

Sanık İhsan Çuhadaroğlu, “ Ergun Saygun mahkemede, Aytaç Yalman’a seminer ses kayıtlarını dönemin Başbakanı Abdullah Gül’ün verdiğini kaydetti Size gelen ses kasetleri yasal ses kaydı mıydı?” diye sordu. Özkök, bu soruya, “Benim bir bilgim yok” diye yanıtladı.

Sanık Çuhadaroğlu, “Benim veya silah arkadaşlarımızın herhangi bir terörist faaliyetini gördünüz mü?” sorusuna “Hayır” cevabını verdi.

Sanık Çuhadıroğlu’nun bazı soruları ise duruşmada hazır bulunan sanık avukatlarının soruların dava ile ilgili olmadığı şeklindeki itirazları üzerine mahkeme tarafından reddedilerek Özkök’e yöneltilmedi.

“DARBEYİ ENGELLEMEM SÖZ KONUSU DEĞİL”

Özkök’ün ardından dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman tanık olarak dinlendi. “Balyoz ile ilgili bir istihbarat almadım. Bilgi ve belgeye sahip değilim” diyen Aytaç Yalman, “Dava ile ilgili hususları dava açıldıktan sonra basından öğrendim” diye konuştu.

“Darbenin engellenmesi konusunda herhangi bir dahlim olmamıştır. Darbeyi engellemem söz konusu değildir” diye Yalman, “ Seminerde, senaryonun görüşüldüğünü 2010 yılında öğrendim” dedi.

“DARBEYİ ENGELLEMİŞ OLSAM VE İŞLEM YAPMASAM SUÇ İŞLEMİŞ OLURUM”

Mahkeme Başkanı, Yalman’a “Gazetelere beyanlar da bulundunuz mu?” sorusunu sordu. Yalman bu soruya, “Bu tamamen düzmecedir. Yalan bir haberdir. Ben darbeyi engellemiş olsam ve işlem yapmasam suç işlemiş olurum. Bir gazetecinin düzmece algısıdır. Ben darbeyi engelledim demedim.”

“SEMİNERİN İÇERİĞİNİ 2010 YILINDA BASINDAN ÖĞRENDİM”

Duruşma savcısı, “Tanık Özkök semineri incelemesi için Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na talimat verdim dedi. İnceleme yapıldı mı?” sorusunu sordu. Tanık Yalman, “Hayır yapmadım. Ben kendi duyumlarım ve tespitlerimden sonra inceleme yaptım. Genelkurmay Başkanı bana emir vermedi. Ancak bazı konularda bilgilendirdi. Benim belli temaslarım oldu seminer sonrasında. Ses kayıtları ile ilgili değil seminerin tamamı ile ilgili incelemelerim oldu. Hilmi Özkök, seminer kayıtlarının geldiğini ve rahatsız edici hususlar olduğunu belirtti. Beni bilgilendirdi. Ben de bilgi almıştım. Seminerin emirlere ne kadar uygun olup olmadığı hususunu inceledim. Bazı farklılıklar olduğunu gördüm. Gereğini yaptım. İkaz ettik ilgili arkadaşları. Hukuka itaatin esas olduğunu söyledim. Disiplin ihlali ile karşı karşıya olduğunu gördüm. Ben seminerin içeriğini 2010 yılında basından öğrendim” dedi.

Mahkemenin, “İhlal edilen kural neydi?” sorusuna Yalman, şöyle yanıt verdi: “Egemen planı oynanmalıydı. Ancak 1. Ordu ‘emasya’ planı uygulansın’ diye teklif etti. Ben de emasya değil egemen oynansın dedim. Ben katılamadım. Sonra Emasya planının uygulandığını söylediler. Ben İstanbul’a gittim. İlgili arkadaşlarla konuştum. İkazları yaptım. Disiplin suçu işlendiğini gördüm. Genelkurmay Başkanına bilgi verdim”

Duruşma savcısının “Seminerlerde konuşmaların kayıt altına alınması olağan mıdır?” sorusuna Yalman, “Pek olağan değildir” diye yanıt verdi.

Mahkemenin ve savcının ardından Yalman’a avukat Hüseyin Ersöz soru sordu. Ersöz. “Seminerdeki planın uygulanmasının Balyaz ile bağlantısı var mı?” şeklindeki sorusuna Yalman, “Balyoz planının bilmiyorum. Benim o gün emasya planının oynanmaması emrim o günün siyasi ve sosyal şartları ile alakalı. Balyoz planı ile bunun alakası yok. Balyoz ile ilgili bilgiye sahip değilim” diye soruya yanıt verdi.

Bir avukatın “ Bir darbe planı emaresi aldınız mı incelemeleriniz sonucunda?” sorusuna Yalman, “Almadım. Almış olsam zaten gereğini yaparım” dedi.

İki isim verdikleri ifadenin ardından adliyeden ayrıldı.