Kayseri’de 15 askerin şehit, 54 askerin gazi olduğu 17 Aralık 2016’da düzenlenen canlı bomba saldırısı ile ilgili açılan davanın ikinci celsesinde Nevşehir E Tipi Kapalı Cezaevi’nde hükümlü olan ve bu davanın bir kısım sanıklar ile aynı cezaevinde kaldığını söyleyen bir tanık, “Sanıklar cezaevinde kendi aralarında ‘biz nerede hata yaptık, devlet ne kadarını biliyor, nasıl bir savunma yapacağız’ diye konuşuyorlardı” dedi.

17 Aralık 2016’da terörist Kasım Yıldırımçakar bomba yüklü, sahte olarak düzenlenmiş 71 EU 595 plaka araçla Adana’dan Kayseri’ye gitti. 17 Aralık’ta 08.48 sıralarında Zincidere Komando Tugayı nizamiyesinden çarşı iznine çıkan askerlerin bulunduğu halk otobüsünü takip eden terörist Yıldırımçakar, Talas Bulvarı Erciyes Üniversitesi önünde bulunan otobüs durağına yanaştığı sırada otobüsün sol orta yan kısmına yaklaşarak bomba yüklü aracı patlattı. 38 AB 180 plakalı özel halk otobüsü içerisinde bulunan 15 asker şehit olurken, 54 asker yaralandı. 15’i tutuklu, 3’ü tutuksuz, 3’ü firari 21 sanık hakkında ’devletin bütünlüğünü bozmak ve tehlikeye atmak’, ’silahlı terör örgütü üyesi olmak’, ’15 kez kasten adam öldürme’, ’54 kez kasten adam öldürmeye teşebbüs’ gibi suçlardan dava açıldı. Davanın 2017 Ekim ayında görülen ilk celsesinde 10 tutuklu sanık tahliye olmuştu.

Kayseri gazileri ve şehit aileleri de duruşmaya katıldı

Kayseri 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde sanıkların yoğunluğu ve güvenlik gerekçesiyle 250 kişilik şehit cumhuriyet savcısı Murat Uzun, Konferans Salonu’nda görülen davada tutuklu sanıklar Kenan Ç., Ekrem U., Ümit K., Mehmet O., başka suçtan tutuklu Abdullah A., tutuksuz sanıklar Murat D. ile Serkan A. ve avukatları, müşteki olarak Kayseri Barosu Başkanı Av. Cavit Dursun ile birlikte bir kısım avukatlar duruşma salonunda hazır bulundu. Patlamada yaralanan ve mağdur sıfatı ile gazi askerlerden bazıları, Türkiye Harp Malülü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Kayseri Şube Başkanı Yılmaz Üçkan ve yaklaşık 50 kişi de izleyici olarak duruşmaya geldi.

Gazi Çatal: “Gözümü yoğun bakımda açtım”

Duruşmanın öğleden sonraki oturumunda patlamada bir bacağını kaybeden gazi Ferdi Çatal, “Ben sağ bacağımı o patlamada kaybettim. Arkadaşlarımdan gözünü, kolunu kaybedenler oldu. Her şeyi geçtik, 15 şehidimiz var. Adaletin yerini bulmasını isteriz, sanıkların cezalandırılmasını istiyoruz. Olay gününü hiç hatırlamıyorum, gözümü yoğun bakımda açtım” dedi.

Tanık olarak dinlenen S.A., “Üniversite yolunda benim aracı 71 plakalı bir araç sıkıştırdı. Camları siyahtı kim olduğunu göremedim. En soldan en sağa geçince huylandım. Daha sonra ben o aracı da geçip gittim. Patlama olduğunu duyunca Emniyet’e gidip bilgi verdim” diye konuştu.

"Kayseri patlamasını Sabri Ok isimli kişinin planladığını duydum"

Nevşehir E Tipi Kapalı Cezaevi’nde hükümlü olan ve bir kısım sanıklar ile aynı cezaevinde kaldığını söyleyen hükümlü T.Ö. Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi ile duruşmada tanık olarak dinlendi. Tanık T.Ö., kendisinin cezaevinde müşahede altına alındığı sırada M7 numaralı yerde ilk tutuklananlar arasında olan sanıkların 6-7’sini orada gördüğünü ve konuşmalarının kendi bulunduğu yerden duyulduğunu iddia etti. T.Ö. “Sanıklar kendi aralarında ‘biz nerede hata yaptık, devlet ne kadarını biliyor, nasıl bir savunma yapacağız’ diye konuşuyorlardı. Sanıklardan Ekrem U. koğuştayken bana güvenip olayı anlattı ve Hüseyin Darılmaz isimli bir kişinin Aksaray’da PKK’nın sorumlusuymuş. HDP tutuklamalarına tepki olarak AK Parti’nin en çok oy aldığı illerde eylem planı yapılmış. Aksaray’da düşünülmüş, ancak Aksaray ve diğer illerde sorun çıkınca Kayseri polis lojmanları düşünülmüş. Daha sonra Kayseri Komando Tugayı hedef alınmış. Kayseri patlamasını Sabri Ok isimli kişinin planladığını duydum” diye iddialarda bulundu.

Otobüs şoförü kendisi yaralandığı için teröriste küfür etmiş

Patlamada halk otobüs şoförü Hamit E. ile ilgili de ilginç ifadelerde bulunan tanık T.Ö., “Hamit E.’nin zamansız şekilde patlattığı ve kendisi yaralandığı için teröriste küfür ettiğini, su almaya gittiği sırada patlatması gerektiğini, devlet büyüklerinin ziyaretine geldiğini, ölseydi şehit olacağını, hüküm giymeyeceğini söylediklerini duydum. Teröriste de cesaret hapı içtiğini duydum. Bir Türk vatandaşı olarak duyduklarımı anlattım. 8 yıldır içeride yatıyorum. Ben bunu borç olarak bildim, evlatlarımıza yazık” ifadelerini kullandı.

Mahkeme heyeti verdiği ara kararda tutuklu 4 sanığın tutukluluk halinin devamına, başka suçtan tutuklu olan Abdullah A.’nın bu suçtan da tutuklanmasına karar vererek duruşmayı 29 Mayıs’a erteledi.