12 Mayıs akşamı Tartanevi önünde olacağı duyurulan mehteran ve piyanist Tulughan Uğurlu konserinin Piri Reis Kültür merkezine alındığını Tartanevi önüne geldiğinde öğrenen Karamanlılar salona varlıklarında salonun öğrencilerle dolu olduğunu gördükleri gibi,  ikinci gün yine şiir dinletisi için 250 kişilik salona ikiyüz öğrencinin oturduğuna şahit oluyordu. 

 

Her ne kadar  geç te olsa dışarıya yayın için büyük ekran televizyon kondu ise de iki saat geç başlayan programda her konuşan, salondaki üst üste insanları görmekten mutlu olduklarını söylüyorlar büyük salon yaptırma vaadinde bulunuyorlardı. Şiir dinletisinin Bekir Sıtkı için hazırlandığını söylüyordu büyüklerimiz. Hoca 25 gün önce İlesam’da yapılan onur gecesine katılamamış,  hafta sonu kendisini aradım, sordum Karaman’a da gelemeyeceğim dedi. Yani şunu demek istiyorum hocanın en az  on gün önceden programa gelemeyeceği belli idi. Neyse…

 

Program başlamadan önce milletvekilleri Sayın Elvan ve Akgün sahnede ışıklar altında bir oyana bir buyana  sahneyi adımlıyorlar, Arada boynunda bir tıkım makinalar bulunan kır saçlı adamla konuşuyorlardı. Seyirci bir süre  merakla onları izledi. Daha sonra sahnenin sol tarafında perde arkasına gelen kırmızı sandalyeleri perdenin ön tarafına sırayla ve özenle dizmeye başladı iki vekil. Bu hareketler arkadan “vekiller koltuklarını sağlamlaştırmak için sandalyeleri düzenliyorlar” söylentisine neden oluyordu seyirciler arasında.

 

Sahneye çıkan herkesin şair yakıştırmasında bulunduğu fakat bir iki şiirden başka şiiri olmayan  beyaz ceketli sanatçı Bekir Sıtkı Erdoğan’ın iki şiirini de eksik okudu. Bu da sanata derdiği değerin göstergesi olsa gerek. İnanmazsanız arşın burda.

 

Programın başlamasıyla sahneye fırlayan sunucu Dil bayramına hoş geldiniz…dilimiz Türkçemiz …. Girişinden sonra mikrofondaki sesini beğenmedi. Başını ses odasına kaldırarak biraz volüm, biraz volüm(!) diye  mikrofondan seslenmesi “bu ne perhiz, bu  ne turşu”  esprisine sebep oluyordu bu sefer.

 

Bir de Kanal D programı vardı. Genç bakış diye. Haberler çifter çifter sitelerde. Hangi hoca kimin yanında  proğrama çıkacak anlayamadım.

Neyse bayramı eleştirecek  değilim. Benim görmediğim güzelliklerde olmuştur muhakkak. Bu şiir gecesine şiirin ustası Karakoç’tan üç dörlükle son veriyorum. Tabi konu şiir olunca yakışır.

 

Giden Bayramlardan almadık bir tad
Gardaş bu senenin bayramı nasıl?
Şenay’larda bayram her gün, her saat
Elif’in, Döne’nin bayramı nasıl?

Bizden sandığımız bize yabancı
Görünen simalar göze yabancı
Kabukta bayram var, öze yabancı
Söyleyin, mânânın bayramı nasıl?

Sabahtan haber yok, ufuklar kara
Semerkant kan ağlar, yanar Buhara
Keşmir, Kâbil, Kerkük hasret bahara
Kudüs’ün, Sina’nın bayramı nasıl?



Hikmet ELİTAŞ