“Kampüste iyilik var” sloganıyla yola çıkan Yaşar Üniversitesi, öğrencisinden çalışanına ve akademisyenine bir araya gelerek kurduğu gönüllü takımı ile yıl boyunca iyiliği tüm kente yaymaya çalışıyor.Bugüne kadar birçok sosyal sorumluluk projesi gerçekleştiren, “İzmir’de iyilik var” diyerek 103 derneği ve belediyeleri iyilik için araya bir getiren Yaşar Üniversitesinin gönüllü takımı, yeni yılda da ihtiyaç sahiplerini unutmuyor. Kampüsteki noktalarda toplanan malzemeler, çeşitli derneklerle iş birliğiyle ihtiyaç sahiplerine ulaştırılıyor.Sosyal Sorumluluk dersiYaşar Üniversitesinde okuyan her öğrenci sembolik olarak 1 krediye denk gelen sosyal sorumluluk dersini almadan mezun olamıyor. Öğrenciler, bu ders kapsamında, “sosyal sorumluluk” ve “sosyal girişimcilik” eğitimi alıyor. Eğitimleri tamamlayan öğrenciler, gerçekleştirmeyi planladıkları sosyal sorumluluk proje fikirlerini bireysel ya da grup olarak planlayıp hayata geçiriyor. Geçen dönem 980 öğrencinin başarıyla tamamladığı sosyal sorumluluk dersinde, her bir kişi en az 8 saatlik çalışma yaptı ve toplam 7 bin 840 saatlik gönüllü çalışması gerçekleştirildi. Aynı dönemde, sivil toplum kuruluşları, dernekler, yerel yönetimler, hastaneler, huzurevleri, öğrenci toplulukları ve okulların da içinde olduğu toplam 52 kuruma temas edilirken Dünya Gönüllüler Günü nedeniyle 103 kurum ile işbirliği yapılarak 3 binin üzerinde katılım ile İzmir’de İyilik Var etkinliği de gerçekleştirildi. Çalışanlar ve akademisyenler de “Kampüste iyilik var” sloganıyla oluşturdukları gönüllü takımıyla öğrencilere çalışmalarında destek oluyor.Amaç, iyilik halkasını büyütmekYaşar Üniversitesi Sosyal Sorumluluk Projeler Koordinatörü Kevser Yavuz Çimenli, sosyal sorumluluk kültürünü yaygınlaştırmayı amaçladıklarını belirterek, “Yıl boyunca birçok sosyal sorumluluk projesi gerçekleştirdik. İyilik hareketini ve gönüllülük kavramını çevremize ve tüm İzmir’e yaymak, etrafımızdaki iyilik halkasını büyütmek için çalışıyoruz. 2 yıldır, Dünya Gönüllüler Günü’nde İzmir’de İyilik Var projesini hayata geçiriyoruz. Bir gün değil her gün iyilik yapmak için kampüsün çeşitli yerlerine iyilik kutuları yerleştirdik. Herkes buraya belirlenen ihtiyaçlara göre giyecekten, kırtasiyeye kadar birçok şeyi getiriyor. Bu yılın ilk aylarında da hasta yakınlarına, köylerdeki çocuklara çeşitli hediyeler vererek, ihtiyacı olan okullar için kitap toplayarak çalışmalarımıza başladık” dedi.Yapılan çalışmalardan örnekler veren Çimenli, “İzmir’deki dört hastanede, tedavi gören çocuklar için hediyeler hazırlayıp her hafta düzenli olarak ziyaret edip KAÇUV tarafından yürütülen ‘Oyun benim ilacım’ isimli projeye katıldık. Sosyal Sorumluluk Topluluğumuz 258 öğrencinin katılımıyla ilk ve ortaöğretim öğrencilerinin kitap okuma alışkanlıklarına katkı sağlamak için 6 bin kitabı Türkiye’nin çeşitli illerindeki yüzlerce öğrenciye armağan etti. Son olarak İzmir Hasta Çocuk Evleri Derneği ile iş birliği yapıp ihtiyaçları olan temel ihtiyaç malzemelerini sağlamaya çalıştık. LÖSEV ile genel gönüllü çalışmalar yürütüyoruz. Evsizlere battaniye ve yiyecek dağıtımdan sahil temizliğine, sokak hayvanları için mama toplayıp barınak yapmaya kadar birçok iyilik gerçekleştiriliyor” diye konuştu.Çimenli, “Bir projenin sonunda, öğrenci, kendini ne kadar iyi hissediyorsa yaptığı çalışmanın işe yaradığına inanıyorsa gönüllülük ve sosyal duyarlılık onun hayatında daha kalıcı olabiliyor. Bu nedenle üniversitemizde planladığımız bütün çalışmalarda gerçek ihtiyaçlara ve gerçek çalışmalara yer veriyoruz. Üniversitenin çalışanlarının ve akademisyenlerinin projelere gösterdikleri ilgi öğrenciler için bir motivasyon kaynağı. Sivil toplum kuruluşlarına ve kamu kurumlarına bizimle yaptıkları iş birliği için bir kez daha teşekkür ederiz. Bundan sonra da iş birlikleri ile iyilik çemberini genişletmek için çalışmalarımıza devam edeceğiz” dedi.