Her gün aynı saate kurduğum alarmım çaldı, el yordamıyla kapattım 5 dakika daha yatmalıydım, ama 3 dakika sonra gene çaldı. Hayır bu sefer kalkmalıyım. Bunu da kaçırırsam uyuya kalırım diye düşündüm, bütün gücümü topladım yatağın içinde doğruldum. Okul servis şoförlüğü yapıyorum saat, dakika önemli zamanında ilk öğrencimi almalıyım zira hava çok soğuk eksi 20 derece civarında bu soğukta üstelik sabah ezanı bile okunmamış yani hava hala karanlık. Üstelikte kız öğrenciler bu soğuk ve karanlık havada durakta beklemesini istemiyorum. Mutfakta ne bulursam bir parça atıştırıyorum, Servis arabasının camları buz tutmuş, önce arabayı çalıştırdım camdaki buzları kazıyarak görebileceğim kadar bir yer açtım sonra tekrar saate baktım evet zaman gelmişti.

İlk öğrencim sokakta bekliyordu önümdeki düğmeye basıp kapıyı açtım incecik titreyen sesiyle günaydın abi diyerek bindi. Aynadan bakarken ellerini ağzına götürmüş nefesiyle ısıtmaya çalışıyordu, kalorifer bile kendini zor ışıtıyorken diğer öğrenciyi almak için yola koyulmuştum bile. Hala hava karanlıktı o öğrencimde binerken donuyorum abi derken gülümsüyordu. Sıcak olmadığı için soğuk diyor takılıyordum öf abi senin bu soğuk esprilerin daha da üşütüyor insanı. Yaz gelsin havalar bir ısınsın o zaman ısınır benim espriler. Her zamanki güzergahı her gün aynı saatte dolaşıyor sonrada okulun yolunu tutuyorum. Sokağın birinde her gün gördüğüm bir manzara içimi sızlatıyordu.

55 yaşlarında bir kadıncağız elinde bir değnek çöpleri karıştırıyor bulduğu bazı naylon, demir vesaire çöpleri diğer elindeki çuvala koyuyordu. O soğuk havada bu kadıncağızı çöp toplarken görmek beni içten içe üzüyor ama bir şey yapamamanın acısı git gide büyüyordu. Tam sabah ezanlarıyla karşılaşıyorduk. Haftanın 5 günü hep sorular soruyorum kendi kendime neden niçin cevabını bir türlü bulamadığım sorular kafamın içinde kendi kendimle konuşuyorum. Kim bilir nasıl zor durumdalar diyorum, acaba nasıl yardım edebilirim, ne yapabilirim?

O kadar çok görüyorum ki kadıncağızı bir gün görmez isem merak ediyorum sağdaki soldaki sokaklara bakıyorum nerde acaba hastalandı mı yoksa evi nerde acaba nasıl bir yerde kalıyor oğlu kızı var mı. Hah öbür çöpün başında şükürler olsun hasta değilmiş. Çoğu zaman bir adım yanından geçiyorum. Yüzündeki  çizgiler o kadar derin ki hayatın izlerini taşıyor. Onu geçer geçmez bir karar veriyorum yarın yanına varıp kardeşim şu 50 lirayı al olursa sonra gene yardım ederim, hatta ona yardım edebilecek insanlarla konuşurum diye düşünüyorum.

Ama bir türlü cesaretimi toplayıp beş kuruş bile etmeyen 50 lirayı veremiyorum. Ya yanlış anlarsa ya rencide olursa ya kırılırsa ya kabul etmez ise ya terslerse beni. Yav niye terslesin ki iyi ama yanlış anlarsa hoppala ne var bunda yardım etmek suç mu? Kendinle konuşuyorum gene çoktan geçip gittim gene son öğrenciyi de aldım güneş ışıltısını gösterdi yeni bir gün başlarken Allah zihin açıklığı versin diyorum çocuklara arabadan inerlerken. Öbür okulun yolunu tutuyorum erkenden.

4 ay oldu hala aynı saatte oradan geçerken görüyorum kendisini, ve hala cesaretim yok yardım etmeye. Arkama dönüp çocuklara soruyorum hepsi de aklı başında lise talebeleri, Arkadaşlar bir şey diyeceğim size şu sabaları çöpteki kadını sizde gördünüz değil mi? Arkalardan bir ses görüyoruz abi bir tanesi daha söze alıyor valla çok üzülüyoruz abi. Evet kaç gündür düşünüyorum durup üç beş kuruş yardım etmeyi ama onu rencide etmemek için bir türlü yapamıyorum fikrinizi almak isterim. Bir kaç yavrumuz hemen atılıyor abi ne var bunda bende 20 lira vereyim ,bir başka kızımız abi bende 10 lira getireyim bir başka kızımız abi bende yardım etmek isterim. Servis parasını bile zar zor ödeyen evlatlarımız yardım etmek için çabalıyorlar, nasıl sevindim peki dedim bende katıp verelim yarın. Sözleştik cesaret bulmuştum arkamda dağ gibi yürekli evlatlarımız vardı.

Evet gene o sokaktan geçerken yavaş yavaş karşılaştık kadıncağızla. Arabayı durdurdum kardeşim kolay gelsin nasılsın dedim iyiyim sağ ol pek fazla bir şey diyemedim her gün oda bizi görüyordu tanımıştı bizi. Elimdeki bir kaç parça kâğıt parayı uzatırken kendine kusura kalma ufak bir yardımımız olsun yanlış anlama kardeşim dedim. Birden dikildi yüzüme baktı hayır abi beninim ihtiyacım yok şükür sen o parayı yardıma muhtaç insanlara ver elim ayağım tutuyor bak çöpte olsa çalışıyorum günlük ekmeğim çıkıyor gene de sağ ol abi derken sabah ezanı okunuyordu…