Doğal Afetler Sigortaları Kurumu (DASK) tarafından düzenlenen ‘DASK Anadolu Buluşmaları’ kapsamında Sivas’ta deprem gerçeği anlatıldı.DASK, yeni toplumsal bilinçlendirme programı kapsamında deprem riski, zorunlu deprem sigortası ve kentsel deprem bilinci gibi bilgiler verdiği Anadolu Buluşmaları’nın üçüncüsünü Sivas’ta gerçekleştirdi. Fidan Yazıcıoğlu Kültür Merkezi’nde gerçekleşen programa Sivas Valisi Alim Barut, Belediye Başkanı Vekili Naci Süha, Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Faruk Kocacık, İl Afet Acil Durum Müdürü Nazif Ekinci, öğrenciler ve çok sayıda davetli katıldı.DASK Yönetim Kurulu Üyesi Can Akın Çağlar yaptığı konuşmada, “ Bugün DASK’ın ulaştığı poliçe adeti olarak dünyanın en çok poliçe üreten üçüncü ülkesi konumuna gelmiş vaziyetteyiz. Ürettiğimiz prim olarak 29 milyar Türk Lirası civarında dünyanın en büyük havuzlarında bir tanesine ulaşmış bir farkındalıktayız. Ama bütün bunlar bizler için yeterli değil ülkemizin deprem riski altında olduğunu birinci derecede ve ikinci derecede deprem kuşağı altında yer aldığımızı hepimiz biliyoruz bunun farkındayız. Bu farkındalığın da gereğin yapma adına buradayız.” dedi.Belediye Başkan Vekili Naci Süha Balıkesir ve Erzurum’dan sonra üçüncüsü şehrimizde düzenlenen DASK Anadolu Buluşmaları bulunmaktan mutlu olduğunu ifade ederek, “Bu toplantıların amacı depremin bir gerçek olduğunu, depremle beraber yaşamamız gerektiği ve deprem olmamadan da yapılması gereken farkındalıkların neler olması gerektiğini, bununla ilgili ne tür çalışmalar yapılmasıyla ilgili toplantıların devamı neticesinde asıl olan deprem bilincinin devamlı uyanık tutulmasıdır. Deprem bir gerçekliktir bu bir gerçek doğa olayıdır bu nasıl yağmur yağar, kar yağarsa depremde olur. Bundan kaçış yok ama şunu söylemek lazım deprem öldürmez binalar öldürür. Depremlerin yıkıcı etkileri oluyor bu yıkıcı etkili azaltmak, can kayıplarını azaltmak tamamen bizlerin elindedir” şeklinde konuştu.Vali Alim Barut depreme hazırlık olmanın gerekliliğini belirterek, “Eğer biz depremden sonra en az hasarla atlatmak istiyor isek deprem gelmeden, afet kapımızı çalmadan hazır olmak zorundayız. Şimdi baktığımız zaman Sivas 28 bin kilometre kare bir yüz ölçümüne sahip birinci deprem ve ikinci deprem kuşağında olan yerler var bunu değiştiremeyiz. Sivas’ın konumu 8 bin senedir bu şekilde bunun üstüne yapılar yapıyoruz ve depremde de asıl zayiata sebep olan yapıların kalitesidir. Yani deprem doğrudan öldürmüyor, deprem yapılar aracılığıyla öldürüyor. Dolayısıyla daha sağlam yapılar yapabilir miyiz? Yapabiliriz. Demek ki değiştirebileceğimiz bir şey var. Yani şuanda bulunan yapı alışkanlığımızı değiştirmemiz lazım. Türkiye olarak belli bir seviyeye geldik. 1999’dan önceki yapı kalitesiyle 99’dan sonraki yapı kalitesi değişti. Bir değiştirebileceğimiz şeyde tedbir almak, biz afet olacak ardından devlet müdahale edecek ve bütün yıkılmış yapıların yerine yenisini yapacak. Bunu da değiştirmemiz gerekiyor artık şehirlerimiz de nüfuslarımız yoğun şimdi nüfusumuzun yüzde 80’i belediye sınırları içerisinde yaşıyor yani yoğum imar alanları içerisinde yaşıyor. Dolayısıyla artık devletin yanında, millete de görev düşüyor” şeklinde konuştu.Konuşmaların ardından DASK Koordinatörü İsmet Güngör, İTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, Sivas Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Osman Yıldırım’ın katıldığı panelde deprem ve deprem sigortası anlatıldı.