Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten, Dicle Vadisi projesi çerçevesinde sosyal alanlar oluşturulmak istendiğini savunarak, belediyenin konut yapılacağı şeklinde imaj oluşturmaya çalıştığını söyledi. İçten, Diyarbakır’daki belediyelere seslenerek, “Eğer samimiyseler önce Kırklar Dağı üzerine yapılan ucube binaları yıkın” dedi.

AK Parti Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten, Diyarbakır’ı AK Parti öncesi ve sonrası olarak ikiye ayırmak gerektiğini belirtti. AK Parti dönemi öncesinde Diyarbakır’da sokağa çıkmanın dahi imkansız olduğunu savunan İçten, o dönemlerde her iki taraf tarafından da köylerin yakıldığını ve birçok engelin olduğunu kaydetti. AK Parti öncesinde vatandaşların hem devletten hem PKK’dan yaka silktiğini ifade eden İçten, partisinin iktidarı ile birlikte dönemin değiştiğini ve hemen OHAL’in kaldırıldığını aktardı.

"KÜRT SORUNU DİYE BİR ŞEY KALMAMIŞTIR"

Partisinin yaşanan sorunları temel hak ve hürriyetler sorunu olarak ele aldığını dile getiren İçten, "Temel insan hakları konusunda bir hiç kimseyle görüşmeyiz. Bunlar temel haklardır neden birileri ile görüşüm bunları düzeltelim ki. Nitekim sorunları çözülmüş bir bölge inşa ettik. Restorasyon yaptık. AK Parti iktidarı referandum ile birlikte Kürt sorunu olarak tanımlanan bütün sorunları tamamen bitirdi. Bunu çok açık ve net söylüyorum. Ülkemizde şu an Kürt sorunu diye bir şey kalmamıştır. Eğer AK Parti öncesi köy yakmalar, işkence, faili meçhuller, kültürel haklarda sorunlar var ise ve bunlar AK Parti döneminde giderilmişse artık bu sorun yoktur. Elbette temel haklar konusunda da yapmamız gerekenler vardır" dedi.

"HDP’Lİ BELEDİYELER HİZMET DIŞINDAKİ İŞLERLE UĞRAŞIYOR"

Diyarbakır başta olmak üzere yerel yönetimler bazında zorlandıklarını belirten İçten, HDP’nin elinde bulunan yerel yönetimlerin hizmet dışında işlerle uğraştığını ileri sürdü. İçten, yerel yönetimlerin yakıp yıkılan okullar konusunda bir duruş sergilemediğini ve 6-7 Ekim olaylarında belediyelerin kendi araçlarından sokağa çıkma yasağının delinmesi için anons yaptırdığını söyledi. Belediyelerin hizmet için var olduğunu ve parti ayrımı yapmaması gerektiğini anlatan İçten, şunları kaydetti:

"İstanbul, Ankara, Kayseri belirgindir. Diyarbakır’da yerel yönetimler belediyecilik dışında her işi yapıyor. Hizmet yapmak yerine başka şeylerle uğraşıyorlar. Birileri siyaset yapacaksa bunu HDP’deki milletvekilleri yapmalıdır. Halen bölgedeki bütün yerel yönetimlerde belediye başkanları kendini milletvekili hissederek siyasetin dışında bir iş yapmıyor. Diyarbakır çevre temizliği noktasında en kötü illerden birisidir. Yıllarca medeniyete başkentlik yapmış şehrin çevresi pislik içinde. Diyarbakır’ın su sorunu vardır. Türkiye’deki en pahalı su orada içiliyor. Sur ilçesi içinde kentsel dönüşüm başlattık, yeni uydu kentler yaptı. Hz. Süleyman’ın çevresindeki kentsel dönüşüm için anahtarları teslim etmemize ve para yatırmamıza rağmen ev boşaltmalar ve molozların kaldırılması belediye tarafından engellenmektedir."

"SAMİMİYSENİZ KIRKLAR DAĞI’NDAKİ UCUBELERİ YIKIN"

Dicle Vadisi projesine değinen İçten, proje kapsamında sosyal alanların oluşturulmak istendiğini ancak belediyenin konut yapılacağı şeklinde imaj oluşturmaya çalıştığını söyledi. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’ne çağrı yapan İçten, “Eğer samimiyseniz önce Kırklar Dağı üzerine yapılan ve yukarı doğru çıkan binaları yıkın. Kışanak seçim öncesi bununla ilgili tasarrufu olacağını söylemişti. Bu mekanı imara açtılar. Bunu imara açmak Diyarbakır’a vurulacak en büyük darbedir. Samimi iseniz bu ucube binaları yıkın. Dicle Vadisi’nin etrafına bir konut yapılırsa ertesi gün istifa etmeye hazırım. Hevsel Bahçesi’nin yukarısında oteller yükseliyor. Bunlara izin veren belediyedir. Buna karşın bilgi kirliliği yaratıyorlar" diye konuştu.

"GENÇLİK YAPILANMASI KALDIRILMALI"

Bölgede yaşanan asayiş olaylarına ilişkin de açıklamalarda bulunan İçten, genç çocuklardan emirler alındığını ileri sürdü. HDP’nin 6-7 Ekim ile birlikte samimiyetini ortadan yitirdiğini ve bunu yeniden ortaya koyması gerektiğini belirten İçten, "HDP’li milletvekilleri çıkıp yaşamını yitirenlerden dolayı özür dilemelidirler. ’Taş atan, molotof atanlar bizden değildir’ demelidirler. Bölgede eylem yapanlar gençlik yapılanmasıdır. Bu feshedilmelidir" şeklinde konuştu.