Düzce Valisi Ali İhsan Su, ”Depreme karşı hazırlıklı bir toplum haline gelebilmek için daha hızlı hareket etmesi zorunludur” dedi.

12 Kasım düzce Depreminin 15. Yılı nedeniyle Vali Ali İhsan Su yazılı bir açıklama yaptı. Vali Su yaptığı açıklamada, “Düzce, 17 Ağustos 1999’da ve 12 Kasım 1999’da meydana gelen iki büyük depremi yaşamıştır. 17 Ağustos 1999 tarihinde meydana gelen ve başta Gölyaka İlçemiz olmak üzere tüm ilimizi etkileyen 7,4 şiddetindeki Doğu Marmara depremi ve 12 Kasım 1999 tarihinde meydana gelen 7,2 şiddetindeki Düzce depreminde toplam 980 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. Düzce ilimiz birinci derece deprem kuşağı üzerindedir. Bu gerçeği göz önünde tutarak, yasal, idari ve uygulamaya dönük kararlara ve tedbirlere uymak toplumumuzun önümüzdeki süreçteki depremlerle birlikte, ama sorunsuz yaşaması açısından hayati önemlidir. Herkesin, geçmişteki acı tecrübeleri unutmadan, üzerine düşeni yerine getirmesi, yaşanan bu acılardan ders çıkartması, depreme karşı hazırlıklı bir toplum haline gelebilmek için daha hızlı hareket etmesi zorunludur. Aradan geçen 15 yıl zarfında depremin yaraları sarılmış, özel sektörün yaptıkları yanında kamu eliyle de 16 üzerinde konut ve bunun yanında iş yerleri yapılmıştır. Yapılan konut ve iş yerlerinin yanında çıkarılan teşvik yasalarıyla ilimiz cazibeli konuma gelmiş ve birçok sanayi yatırımı gerçekleştirilmiştir. Deprem sonrası meydana gelen işsizlik büyük oranda çözülmüştür. Halen de ilimiz 1 Ocak 2012 tarihinden itibaren yürürlüğe giren teşvik sisteminde Dördüncü Bölge Teşvik kapsamında olup, yatırım açısından cazibesini devam ettirmektedir. Bütün bunların yanında İlimiz altyapıdan, üst yapıya, eğitimden sağlığa, sosyal hizmetlerden, spor ve kültür hizmetlerine gibi her konuda önemli gelişmeler kaydetmiş, halen de birçok proje, yatırım sürmektedir. Önümüzdeki yıllarda da yapılacak yeni yatırımlarla Düzce çok daha gelişmiş bir şehir haline gelecektir. Hepimizin bildiği gibi niteliksiz yapılaşmanın en vahim sonuçlarını depremlerde yaşadık. Afetler oluşmadan önce gerekli tedbirlerin alınması gerekir. ’Deprem öldürmez bina öldürür’ sözünü asla unutmamalıyız. Yapı stoklarımızı iyi hale getirmek için 31 Mayıs 2012 tarihinde yürürlüğe giren 6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca bina stoklarına yönelik dönüşüm çalışmaları sürdürülmektedir. Bu kapsamda ilimizde de çalışmalar yürütülmekte olup, tüm vatandaşlarımızı binaları ile ilgili gerekli risk analizlerini yaptırarak yenilenmesi gereken binalar ile ilgili bu kanunun getirdiği imkan ve kolaylıklardan istifade etmeye çağırıyorum. Bu kanun, en başta canımızı, malımızı koruyan, Can ve mal kaybını önleyen, Sağlıklı ve güvenli kentler oluşturmaya yönelik çok önemli bir düzenlemedir. Bu açıdan tüm vatandaşlarımız mutlaka bu kanunun getirdiği kredi desteği, kira desteği, taşınma yardımı gibi yardımlardan yararlanarak olası depremler öncesi binaları ile ilgili gerekli işlemleri yapmalıdırlar. Böylece bina stoku sağlam, depreme hazır ve depremlerden korkmayan bir kent olabiliriz. Güzel ilimizin, bir daha böyle felaketlerle karşılaşmamasını temenni ediyorum. Depremde hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyor, geride kalanlara hayatta olanlara, sağlıklı mutlu uzun ömürler diliyorum” dedi.