ESKİŞEHİR (AA) - Türkiye'de sadece Eskişehir'de çıkarılan, "deniz köpüğü", "köstebek taşı", "beyaz altın" olarak da bilinen lüle taşının işlemeciliği, Gençlik ve Spor Bakanlığının "1 Usta 10 Çırak Projesi" kapsamında gençlere öğretiliyor.Bakanlığın projesiyle, Anadolu'da kaybolmaya yüz tutan el sanatlarının gençlere öğretilmesi amaçlanıyor. Bu çerçevede açılan kursta, uzun uğraşlarla madenden çıkarılıp usta ellerde işlendikten sonra pipodan takıya, satranç takımından büste kadar birçok ürüne dönüşen lüle taşının bu yolculuğu gençlere tanıtılıyor.Gençlik ve Spor Bakanlığı Tepebaşı Gençlik Merkezi'nde kurs veren Eskişehir Lüle Taşı El Sanatları Derneği Başkanı Behçethan Aktaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, projede yer almaktan heyecan ve mutluluk duyduğunu söyledi.Öğrencilerin projeye yoğun ilgi gösterdiğini belirten Aktaş, şöyle konuştu:"160 yıldır lüle taşıyla uğraşan ailenin beşinci kuşak temsilcisiyim. Devletimizin lüle taşına sahip çıkıp bu projeyi başlatması beni çok mutlu etti. Ülkemizdeki gençlerin lüle taşını tanıması, gurur verici. Çeşitli illerden buraya gelen öğrenci arkadaşlarımıza lüle taşını öğretiyoruz. Lüle taşıyla ilk defa tanıştılar. Çok güzel eserler çıkarıyorlar. Lüle taşı işlemenin inceliklerini gelecek nesillere öğretiyoruz."Türkiye genelinde özellikle 10 yıldır lüle taşına ilginin arttığını vurgulayan Aktaş, Eskişehir'de açılan Atlıhan El Sanatları Çarşısı ile bu sanatın adeta altın çağını yaşadığını anlattı.- "Proje başarılı olacak"Gençlik ve Spor Bakanlığı Uzman Yardımcısı Ramazan Gözel ise projenin, unutulmaya yüz tutan meslekleri gençlere tanıtma hedefiyle ortaya çıktığını dile getirdi.Programa 90 öğrencinin katılımını planladıklarını aktaran Gözel, "Kurslar bir hafta sürüyor. Bir haftada insanın bir mesleği baştan sona öğrenmesi mümkün değil ama farkında olmaları, konuyla alakalı başlangıç yapmaları, bundan sonra bunu devam ettirmeleri anlamına gelir. Bu yönüyle projenin başarılı olacağını düşünüyoruz" ifadelerini kullandı.Kursa katılan üniversite öğrencisi Muhammet Çetin de daha önce lüle taşına hiç dokunmadığını, sadece adını duyduğunu belirtti.Projeyi öğrenince kayıt yaptırdığını ifade eden Çetin, "Önce bıçaklarla taşın yumuşaklığını ölçtüm. Sonra onunla neler yapabileceğimizi düşündük. İnsan figürü yapmaya çalıştım. Bir şey üretmek, ortaya koymak çok güzel. Belki bu mesleği icra edemeyeceğiz ama bunlar ülkemizin değerleri. Bunu gelecek nesillere aktarmak için çalışanlara teşekkür ediyorum" diye konuştu.Üniversite öğrencisi Okan Yıldırım ise kurs sayesinde güzel eserler ortaya çıkarmaya başladığını kaydetti.