İstanbul’da “Yerinde Dönüşüm Yaşanabilir Kentler” konulu 2. Kentsel Dönüşüm Zirvesi gerçekleştirildi. Zirveye katılan belediye başkanları, kentsel dönüşüm ile ilgili çalışmaları hakkında bilgiler verdi.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü, Türkiye Değerleme Uzmanları Birliği ve Harita Mühendisleri İşadamları Derneği desteği ve Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ), Piri Reis Harita Gayrimenkul ve CBS Derneği işbirliğiyle düzenlenen “2. Kentsel Dönüşüm Zirvesi 2014” İstanbul’da gerçekleştirildi. YTÜ Oditoryumu’nda yapılan zirveye, Piri Reis Derneği Onursal Başkanı Halil İbrahim Okutan, Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, Gaziosmanpaşa Belediye (GOP) Başkanı Hasan Tahsin Usta, Bayrampaşa Belediye Başkanı Atilla Aydıner, Konya Meram Belediye Başkanı Fatma Toru, belediye başkan yardımcıları, iş adamları, harita mühendisleri ve uzmanlar katıldı. Zirvenin “Yerinde Dönüşüm Yaşanabilir Kentler” adlı son oturumunda belediye başkanları, Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu moderatörlüğünde “Yerel Yönetim Uygulama Örnekleri” konulu konuşma ve sunumlarını gerçekleştirdi. Bu kapsamda oturumun açılış konuşmasını yapan Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, kentsel dönüşüm deneyimi açısından Türkiye’nin bu konuda büyük bir tarihi birikime sahip olduğunu belirtti. Başkan Göksu, “Türkiye kentsel süreçlerini çok ciddi anlamda sorgulayan ve sorgulamaya başladığı süreçtir. Bu yaklaşık 2 yıllık bir süreçtir. Özellikle Van depreminden sonra aktif olarak ortaya çıkan bir süreçtir. Bizde kentsel dönüşümde birincil neden can güvenliğidir, hayat kurtarmaktır. O açıdan bizim üzerinde tartıştığımız kentsel dönüşüm konusu bir fiziki ve mekansal konu olmaktan öteye aslında temelde sosyolojinin, psikolojinin konusudur. Yani tabir-i caizse, zamanla mekanın, mekanla ruhun iç içe geçmiş olduğu üç temel kavram üzerinde bir tasarrufta bulunuyoruz. Bu açıdan bizim kentsel dönüşüm faaliyetlerimiz aslında mekansal operasyondan daha çok bir hayati operasyon anlamını taşıyor. Biz kentsel dönüşüm meselesine mekansal değil, hayati operasyon olarak bakmak durumundayız. Bu açıdan da üç aklın devreye girmesi gerekiyor. Devlet, siyasal ve toplumsal aklın ortaya çıkması gerekiyor. Özellikle Van depreminden sonra devlet aklı kararlı bir şekilde kentsel dönüşüm meselesine girdi. Bütün gücünü de ortaya koydu. Depremde acı olduğu zaman herkes kentsel dönüşüm olsun da binalar yenilensin diye bağırdı. Ancak süreç uzadıkça herkes bundan vazgeçti. Siyasal akıl öylesine ilginç bir akıldır ki, çok pragmatik, kendi geleceğini inşa etmeye her zaman öncelik veriyor. Bu anlamda siyasal aklın Türkiye’de bir sorunu var. Bunun için bu toplantılarda ön plana çıkan en önemli kazanım siyasal aklın inşasına katkı üretmesidir. Bu açıdan baktığınızda mekanı kendisiyle içselleştirmiş ve mekanı hayatının en öneli mahremi olarak görmüş bir toplumda, siz hayatının en kıymetli parçası üzerinde tasarrufta bulunacağınız için doğal olarak en ufak spekülasyon o insanın zihinsel kargaşaya girmesi için yeterli olmaktadır. Bu açıdan toplumsal aklın inşası çok önemlidir” dedi.

Meram Belediye Başkanı Fatma Toru da, “Bildiğimiz üzere şehirler canlı birer organizmadır. Bu organizmanın zaman içerisinde her organizmada olduğu gibi hastalıklı kısımları olmaktadır. Bu dokulara da operasyonel girişimler yapılması gerekmektedir. Ülkemizde özellikle şehirleşme açısından 1980’li yıllar bir kırılma dönemini oluşturmaktadır. 1990 yılında ilk olarak Portakal Çiçeği ve Dikmen Vadisi projeleriyle kentsel dönüşüm uygulamalarına başlanmış oldu. Gerçek anlamda ve mevzuat boyutunda düzenlemelerle beraber 1990 yılındaki depremler bu konuda etkili oldu. Bu sayede ülkemiz de kentsel dönüşüm kavramıyla tanışmış oldu. O günden bu güne baktığımızda küreselleşme ile hızla büyüyen, tüketilen şehirlerimizde kentsel dönüşüm hem toplumumuz adına hem de bireysel olarak şahıslar adına kurumlar olarak tarihi bir fırsat olarak karşımıza çıktı. Hepimizin bunu çok iyi değerlendirmesi gerekir. Türkiye’de genel olarak yapı stoğu çok iyi durumda değil. 19 milyonluk yapı stoğumuzun yaklaşık 7 milyonluk kısmının acilen yenilenmesi gerekiyor. Bunun dışında kentsel dönüşüm gerekliliği çok net ortadadır. Bende 8 aylık bir belediye başkanı olarak kentsel dönüşümün zorluklarını biliyorum. Gerek sosyal, gerek teknik, gerekse ekonomik açıdan belediyeler için oldukça zor bir durum. Olaya rantsal boyutta bakmamak lazım. Belediyeler için zor olan bu durumu gerek akademisyenlerin gerekse toplumun her kesimindeki insanlarımızın bu durumu kolaylaştırması gerekiyor. Şehirlerimizin daha da yaşanabilir bir hale gelmesi adına bu bir zorunluluk diye düşünüyorum. Son yıllarda şehirlerimizdeki yoğun yapılaşma ve meskul sahalarda artık çözüm üretemez hale geldi. Kentsel dönüşüm uygulamaları bir imar uygulama aracı olarak karşımızda durmakta bence en önemli imar aracı şu anda kentsel dönüşümdür. Bunu da bizim çok iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Uygulamada aksaklıklar zaman içerisinde mutlaka karşımıza çıkıyor. Yasal olarak bunların tanzim edilmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı. Başkan Toru, daha sonra Meram ilçesindeki kentsel dönüşüm projeleriyle ilgili sunumunu yaptı.

Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Hasan Tahsin Usta ise, “Biz özellikle kentsel dönüşüm ile ilgili bulduğumuz her konunun değerlendirilmesinden yanayız. Çeşitli ülkelerde yaptığımız sunumlarda gördük ki, Türkiye’de ve dünyadaki kentsel dönüşüm birbirinden farklı. Özellikle Türkiye ve GOP ilçesi olarak bizler Türkiye’deki kentsel dönüşüm çok iyi ve hızlı bir noktada olduğu ve toplum tarafından kabul gördüğünü, tüm imkanlarımızı kentsel dönüşüme katmak zorunda olduğumuzu gördük. GOP ilçesi olarak ön plana çıkma noktası daha önceden başlamış olan çalışmalarımızın varlığı bundan daha önemlisi GOP’da daha büyük bir alanda kentsel dönüşüm çalışmaları yapılıyor. Diğer taraftan bölgemizdeki kentsel dönüşüm alanlarını 3’üncü plan anlayışıyla master plan çalışması kapsamında birlikte plan yaparak bölgemizdeki tüm kentsel dönüşüm alanları değerlendirme fırsatı bulduk. Bu çalışmaları aynı zamanda dönüşüm planlarının yapılmasına kentsel dönüşüm firmalarını da ilave ederek, kentsel tasarım çalışmalarını birlikte yürüttük. Sonuçta karşılaşacağımız zorlukları daha önceden test ederek, yapmış olduğumuz kentsel tasarım ve dönüşüm planlarını bir arada yürüterek sonucu görmek açısından yaptığımız planla ön palana çıkmış olabiliriz. Yoksa diğer belediyelerimizi yoğun bir çalışma içinde özellikle kentsel dönüşüm algısını oluşturmak, dönüştürmek, toplum nezdinde duyarlılığı bu anlamda artırmak istiyoruz. Gördüğümüz de şu; birçok noktada halkımız kentsel dönüşüm çalışmalarının başlamasını bekliyor” şeklinde konuştu.

Bayrampaşa Belediye Başkanı Atilla Aydıner, “Bir belediye başkanının görevi halkın mutluluğu ve can güveliği görevlerini üstlenmesidir. Biz belediye başkanları olarak da tüm görevlerimiz budur. Başta İstanbul olmak üzere tüm Türkiye’de, sanki bir seferberlik ilan edilmiş ve kentsel dönüşüm olgusu başlamış. Binalar hem parsel bazlı hem de ada ve bölgesel bazlı kentsel dönüşümlerde başlamış bulunuyor” diye konuştu. Başkan Aydıner, daha sonra Bayrampaşa ilçesindeki kentsel dönüşüm projeleriyle ilgili sunumunu yaptı.

Konuşma ve sunumların ardından Piri Reis Onursal Başkanı Halil İbrahim Okutan ve Piri Reis Dernek Başkanı Selami Balcı, oturuma katılan başkanlara plaket takdim etti.