Gazeteci Yazar Mustafa Özcan, dolaylı olarak IŞİD’in önünü açanların bugün hepsinin IŞİD ile savaştığını söyledi.

Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Sosyal Bilimler ve Kültür Topluluğu tarafından İlahiyat Fakültesi Konferans Salonu’nda “Orta Doğu’da İktidarsızlığın Sonucu IŞİD” konulu bir konferans düzenlendi. Gazeteci Yazar Mustafa Özcan’ın konuşmacı olarak yer aldığı konferansa öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı. Arap Baharı’ndan sonra IŞİD’in ortaya çıktığını belirten Mustafa Özcan, “Arap Baharı doğduğunda Kahide gibi örgütler geriye çekilmişlerdi. O dönemde yapılan analizlerde Arap Baharı, halk iradesinin tecelli etmesi ve ortaya çıkması Kahide modelini sömürdü. 2013 yılı Arap Baharı’nın darbeler yılı ve IŞİD’in bu yılda zuhur ettiğini görüyoruz” dedi.

IŞİD’İN ARKASINDA KİMLER VAR?

IŞİD’in arkasında kimlerin olduğuna değinen Özcan, “Bu IŞİD’in arkasında kimler var? Arkasında sebep olarak işgaller var. Beşar Esad, 2011 yılında hapishaneleri boşalttı. Herkesi değil, belki Müslümanları, halifeleri boşaltmadı ama Selefileri boşalttı. Acaba bu tesadüf müdür? Yani onların öfkelerini yatıştırmak için, teskin etmek için başvurulan bir şey midir? Yoksa daha sonra bunlar ‘Esad rejimine karşı siyasi süreci askeriyeleştirsin, onun ardından da terör meselesi haline gelsin ve dolayısıyla rejim kendini meşrulaştırsın’ diye bir ön almamıdır? Aynı şey Irak’ta oluyor. Irak’ta IŞİD kurulmadan önce Taci Hapishanesi, Ebu Greyb Hapishanesi bir şekilde boşaltılıyor. Yani toplu kaçışlar oluyor. Bu Irak hükümetinin zafiyetine hamlediliyor. Ebu Greyb Hapishanesi’nin bu şekilde boşaltılması tesadüf olabilir mi? Yani bu hapishaneler boşaltılarak bir şekilde insan unsuru temin edilmiş olunuyor. Hem insan unsuru temin etmelerinde hapishanelerin boşaltılması kuşku doğuruyor. Hem de silah temini noktasında da kuşku doğuruyor. O açıdan baktığımız zaman IŞİD’in büyümesinin hormonlu olduğunu görüyoruz. Fakat dayandığı ideolojik temeller işgallerin olmasına dayalıdır” diye konuştu.

“IŞİD’DE 30 BİN KİŞİ VAR”

IŞİD’in sonunu televvün halinin belirleyeceğini ifade eden Özcan, “Bir yıl önce IŞİD yoktu, Mısır cephesi vardı. Mısır cephesi de IŞİD’i doğurdu. Ondan önce Suriye Hür Ordusu sahnede etkendi. Fakat bunlar sürekli olarak başkalaşım geçiriyorlar. Dolayısıyla biz buna televvün hali diyebiliriz. IŞİD’in sonunu belirleyecek olan bu televvün halidir. IŞİD’in kalması, yani varlığını devam ettirmesi bir takım etkenlere bağlıdır. Sıcak insanının gelmesine bağlıdır. İstihbarat teşkilatları bunların 30 bin civarında insan unsuruna sahip olduklarını söylüyorlar. Onların çoğu da Batı ülkelerinden, İslam ülkelerinden geldikleri cihatçı denilen gruplardan oluşuyor. Bunların kalıcı olmaları, sahada IŞİD’in başarılarına bağlıdır. İdeolojik olarak IŞİD’i besleyen unsurlardan bir tanesi Amerika’ya Batılı ülkelerin kendilerine yönelik saldırılarıdır. İkincisi de Esad rejiminin zalimi ve Irak’taki rejimin zalimi veya en azından Sünnilere ayırım yapmalarıdır. Dolayısıyla bu denklem devam ettiği müddetçe bir şekilde IŞİD varlığını koruyacaktır. Şöyle bir denklemden de bahsediliyor ki, dolaylı olarak bugün IŞİD’in önünü açanlar, bugün hepsi IŞİD ile savaşıyor” şeklinde konuştu.

“OBAMA DA BUSH’LAŞMIŞ DURUMDA”

ABD Başkanı Hüseyin Brack Obama’ya kendisinin ‘Düzmece Obama’ dediğini belirten Özcan, “Napolyon Mısır’a geldiği zaman Müslümanlığını ilan etti. En azından Napolyon’un varisleri Müslüman olduklarını ileri sürdüler. Hatta Napolyon’un ikinci varisi Ensar Şeyhleri’nin birisinin kızıyla evlendiler. Aynı şey bugün Obama üzerinden tezgahlanıyor. Maalesef Obama bizim hiçbir şeyimiz değil. Amerikan politikaları aynen devam ediyor. Obama da Bush’laşmış durumda. Ondan dolayı IŞİD’e ve diğer faktörlere türev olarak bakmak zorundayız” ifadelerini kullandı.