Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun dün maden işçilerine ve sahiplerine yönelik açıkladığı ‘Çip ve Fosforlu tabela’ Zonguldak TTK’da çalışan işçilere yaklaşık 1 yıldır uygulanıyor. Lambaların içinde yer alan çip sayesinde, olası bir kaza durumunda maden işçisinin nerede olduğu anında tespit ediliyor. Fosforlu tabelalar ise kaza anından işçilerin nereye gitmesi gerektiğini gösteriyor.

Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun dün açıkladığı yeni iş güvenliği paketinde bahsettiği madenciye çip ve maden ocaklarının içine fosforlu tabelalar, TTK’ya bağlı ocaklarda yaklaşık 1 senedir kullanılıyor. İşçilerin baretlerine taktığı lambaların içinde yer alan çip, olası bir kaza durumunda büyük kolaylık sağlıyor.

“OLAY ANINDA BİZE ULAŞMALARI DAHA KOLAY OLACAK”

Çipli lambayı sürekli takan işçilerden Bülent Şen, indikleri katlarda sensörler olduğunu ve çipin hangi katta olduklarını gösterdiğini ifade etti. Herhangi bir olay anında, kendilerine ulaşmanın çip sayesinde daha kolay olduğunu belirten Şen, yaklaşık bir senedir çipi kullandıklarını söyledi.

Fosforlu tabelaların da TTK’da kullanıldığını söyleyen Şen, “Bölünen yollarda fosforlu tabelalarımız var. O fosforlu tabelalardan istediğimiz istikamete gidebiliriz” dedi.

İşçilerden Mustafa Acar ise, “Benim çalıştığım kurum Türkiye’nin en tehlikeli ama en güvenli yeri. Bizim burada tabelalar fosforlu. Bana yolu gösteriyor. Ters girdiğimiz zaman bu sizin hayatınızı bitirir. Kolay sanılan 50 metrelik yol hayatımıza mal olur. Lambalarımızda çip var. Herhangi bir durumda madencinin nerede olduğunu gösterir” diye konuştu.

Nakliye şefi Necdet Kibar Çebi de, “Çip sayesinde nerede olduğunu, hangi katta olduğunu biliyorsun. Bu teknolojiden yararlanmak lazım. Sayı olarak hangi katta kaç kişi olduğunu veriyor” şeklinde konuştu.

GENEL MADEN İŞÇİLERİ SENDİKASINDAN YENİ PAKET AÇIKLAMASI

Genel Maden İş Sendikası Genel Başkanı Eyüp Alabaş da yeni açıklanan paketle ilgili açıklamalarda bulundu. İlk olarak Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun müjdelediği bu yasayla ilgili çekincelerinin olduğunu belirten GMİS Başkanı Alabaş, “Genel anlamda Türkiye’de iş güvenliği önlemlerini alacak yasal düzenlemelere bir işçi sendikası, bir emek sendikası olarak her zaman taraf olmuşuzdur. İş güvenliği önlemleriyle ilgili yapılacak her düzenleme bu ülkenin çalışma hayatına katkı verecektir. Ama bizim üzüldüğümüz ya da çekindiğimiz bazı noktalar var. Öncelikle Sayın Başbakanımız bu paketi açıklarken sektörün temsilcileriyle yapılan toplantılar sonucunda bu yasal düzenlemelerin yapılmak istendiğini kamuoyuyla paylaştı. Biz sektörde bir sendika olarak böyle bir toplantı yapılmadığını biliyoruz. Keşke bu yasal düzenlemeler meclise getirilmeden önce bu toplantılar yapılabilse sektörün temsilcileriyle değerlendirilebilirliği ve uygulamadan gelen insanlarla uygulanabilirliği tartışılarak yasal düzenlemeler haline getirilse. Böylece bu herkesin onayladığı yasal düzenlemeler haline gelir. Şu anda hükümetimizin yapmış olduğu, yapmak istediği bazı yasal düzenlemeler var. Hükümetimiz şu anda bunların kanunen alt yapısını yapmaya çalışıyor. Bu düzenlemeler meclisten istediği gibi geçirilebilir mi tartışması yapılırken. O tartışmaların yanı sıra umarım meclisten komisyon çalışmaları sırasında sektörün de temsilcilerinin görüşlerini alınır ve yasa öyle geçirilir. Siz şimdi yasal bir düzenleme yaparken herkesin görüşünü alır ve ortak bir düzenleme yaparsanız bu yasal düzenleme herkesin istediği ve sahip çıktığı bir yasal düzenleme olur. Maalesef biz tepki yasası şeklinde çıkartıyoruz. Uygulanabilirliği pek fazla sektörün temsilcileriyle görüşülmeden yapılıyor. Uygulayıcılar da bu yasal düzenlemeyi uygulamaktan daha çok nasıl arkasından dolanır da uygulamayız şeklinde düşünüyor. Bu böyle olmaz. Umarım meclis görüşmeleri sırasında bu dediğim çekinceler ortadan kaldırılır, herkesin arkasında durduğu bir yasal düzenleme yapılır” dedi.