Art arda gelen ve çoğunluğu önlenebilir unsurlardan dolayı ağır can kaybı ile sonuçlanan trafik kazalarına dikkat çekmek, sorunları ve çözüm yollarını tartışmak, acil eylem planlarını oluşturmak için Sağlık Enstitüsü Derneği ev sahipliğinde; sivil topluk kuruluşları (STK) 9-10 Kasım 2014’te, İstanbul’da, ‘Yol Güvenliği Sivil Toplum Buluşması’ gerçekleştirecek.

Sağlık Enstitüsü Derneği tarafından yapılan yazılı açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Öncelikle henüz Karaman’da madende mahsur kalan 18 işçinin kurtarma çalışmalarında umutların giderek azaldığı bekleyiş devam ederken, bu kez de işçilerimizi toplu olarak kaybettiğimiz Isparta’daki trafik kazası bizi derin üzüntüye garketmiştir. Emniyet kemerleri takılı olsaydı bugün yolcular yola fırlayıp ölmezlerdi, yaralanmazlardı. Yolcuları bilinçlendirmek çok önemli ve yasamızdaki emniyet kemeri bulundurma ve kullanma üzerine mevcut istisnalar ivedilikle kaldırılmalı, uygulama yakından takip edilmeli. Bu yıl, Eylül 2014 sonu itibarıyle polis ve jandarma sorumluluk bölgelerinde toplam 279.215 kaza meydana geldi. 2.709 ölü ve 214.277 yaralımız var. Ortalama günde 10 ölü ve 793 yaralı ile karşı karşıyayız. Çarpışmaların önlenmesi çok önemli ve bunun için büyük çaba sarfetmeliyiz ancak, bu konu akşamdan sabaha başarılabilecek birşey değil. Çarpışma anında maksimum korunmayı tesis edebilmeliyiz. Emniyet kemeri takılmadığı zaman çarpışma anında yolcuların ve sürücülerin yola fırladıkları ya da araç içerisinde araca veya diğer yolculara çarpmak suretiyle yaralandıkları ve öldükleri bir gerçek. Eylül 2014 sonu itibariyle, 307 ambulansın, 11.113 otobüs ve minibüsün, 87.795 otomobilin (2012 verilerine göre kazaya karışan otomobillerin %26’sı 1995 model öncesi araçlardır) kazaya karıştığını görüyoruz. Trafik Yönetmeliği 150. maddenin değiştirilmesi ve otobüs yolcuları, 1995 model öncesi otomobillerin arka koltuk yolcuları ve ambulanslarda sağlık personeli için emniyet kemeri bulundurma ve kullanma zorunluluğu getirilmelidir. Yasanın serbest bıraktığı bir husus üzerine yurttaşlarda bilinç oluşturmak zordur, hatta mümkün değildir".