Türk Eğitim-Sen Şube Başkanı ve Kamu-Sen İl Temsilcisi Ziya Hotamışlı’nın mesajı;
İslam tarihi açısından önemli bir dönüm noktası olan Hz.Peygamber’in Mekke’den Medine’ye hicretinin 1436.ıncı yıldönümü hepimize kutlu olsun.
Bu tarih insanlığın kurtuluşu için gönderilen Kur’an’ın hayat bulacağı ortamı hazırlamaktı.Mekke’deki şirk (kapitalist sermaye , tefeci , soyguncu , talancı…) düzeni bozulmadan; insanlığın özgürlüğe sadece ve sadece Allah’a kulluğa kavuşması mümkün değildi.Bunun için barış , esenlik , huzur demek olan İslam’a en azılı düşmanlığı ve engellemeyi Mekke’de müşrikler (kapitalist , tefeci , sermaye sınıfının iktidarı) yaptı.
Bunların sayısı bir elin parmakları kadardı.Ama çoğunluğu tahakkümü ve tasalludu altına almıştı. Mekke ve çevresindeki ezilen insanlar ; Hz.Muhammed’e inandığı zaman artık sömürü çarkı darmadağın olacaktı.Vahyin anlatılmasını ,yayılmasını engellemek için sermaye iktidarı zulümlerini artırdılar…
Peygamberimize de susması karşılığında kadın, sermaye ve iktidar teklif ettiler.Yada ‘’sen bize karışma , insanların aklını karıştırma bizde senin ibadetine karışmayalım’’teklifinde bulundular.Peygamber Efendimiz iktidar ,mal mülk ,kadın vb. peşinde olmadığını sadece ilahi vahyi tebliğ ve insanlığa kurtuluş yolunu göstermekle mükellef olduğu cevabını vererek kirli sermayenin koalisyon teklifini de reddetti.Bitmeyen işkenceler , ölümler , ambargolar , tehditler …Artık Mekke’de İslam’ın tebliğini imkansızlaştırmıştı. 
Ve Peygamberimiz’e İlahi izin ve yol verildi.Mekke’nin de, insanlığında başına musallat olan kapitalist şirk zulmünü yok etmenin tüm mücadelesinin yeni adresi Medine olacaktı…
Bu sadece bir tarihi göç vakası değildi.
Bugün için de insanlığın; 7 milyarlık nüfusuyla sayısı sadece ve sadece 2 bin kişilik bir küresel sermayecinin (müşrik azınlık)sömürüsü altında nasıl aç , sefil , rezil  , işgal altında , savaş , isyan ve cehaletle kıvrandığını hep beraber görüyoruz ! Dünyanın her bir köşesinde dini ,dili ,rengi …her ne olursa olsun zulüm altında inleyen insanlığın tek kurtuluşu : bu kapitalist haramzade sermaye iktidarının yıkılmasına bağlıdır.Bu da ancak İslam’ı doğru anlamak, anlatmak ve uygulamakla mümkündür.
Dün nasıl İslam’ın yani insanlığın düşmanları yağmacı , talancı , zorba sermaye yönetimi ise ; bu gün de İslam’ı nefret edilen ,korkulan bir din olarak göstermek için El-kaide , Işid , eş-Şebab ,Taliban ve türevleri görevlendirilmiştir.İslamiyet’le mücadele edemeyen  Haçlı –Siyonist küresel sermaye iktidarının devamı için paravan işbirlikçi sözde Müslüman örgütleri sahneye sürmüşlerdir.
Hicreti, günümüz manzarası açısından yeniden ele alma zarureti ortadadır.
Ya tevhid inancı doğrultusunda yürüyeceğiz ; ya da küresel kirli sermayenin örtülü işbirlikçisi olacağız.Peygamberimiz ikinci yola asla sapmadı.
Bu münasebetle hicri yılın ülkemize , milletimize , İslam alemine ve insanlığa uyanış , diriliş ve kurtuluşa vesile olmasını Yüce Allah’tan dileriz.