Karamanda çalışan öğretmenlerin yanı sıra basın açıklamasına Memursene bağlı Eğitimbirsen, Kamusene Bağlu Türk Eğitimsen, Keske bağlı Eğitimsen ve Eğitimiş Sendikası başkanları ve üyeleri hazır bulundu. 

Basın açıklamasını katılanlar adına yapan öğretmen Derya Kart yaptığı basın açıklamasında;''
Öğretmene Yönelik Artan Şiddet Olaylarını Kınıyoruz. 
Öğretmenlerin şiddete maruz kalması ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın artan şiddet olaylarıyla ilgili sessizliğini bozmaması, öğretmenlerde adeta sahipsizlik duygusu oluştururken; son günlerde ard arda meydana gelen öğretmenleri hedef alan yaralama ve darp hadiseleri eğitimcileri çileden çıkarmıştır. Sakarya’da servis şoförlerinin öğretmeni darp etmesi, Rize’de öğrencisini okul bahçesinden dışarı çıkmaması için uyaran okul müdürünün makamında okul dışından gelen gençler tarafından darp edilmesi, Kütahya’da bir öğrencinin öğretmenini kalbinden bıçaklaması, Adana’da baba ve oğlunun öğretmenin kolunu kırması, İstanbul Esenyurt’ta bir öğretmenin öğrencisi tarafından bıçaklı saldırıya uğraması, Eskişehir'de bir öğretmenin öğrenci velisi ve yakınları tarafından darp edilmesi, Muğla Milas ve Karaman’da bir velinin öğretmeni ve diğer eğitim çalışanlarını okullarında darp etmesi eğitimcileri endişelendirmiştir. Alo 147 hattı ile öğretmenlerin ve okul yöneticilerinin fiili baskı altına alınmaları, okullarda disipline yönelik yaptırımların kalmaması velimi üzeni bende üzerim sözü gibi birçok husus, öğretmenleri adeta kolay hedef haline getirmiştir.
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer’in ve bürokratlarının bu içler acısı ve düşündürücü manzarayı seyretmesi,  öğretmenleri sahiplenmemesi, öğretmenlere yönelik şiddeti önlemek için acil eylem planı hazırlamaması üzüntümüzü bir kat daha artırmaktadır.
Gaziantep Avukat Cengiz Gökçek Devlet Hastanesi'nde görev yapan uzman Dr. Ersin Arslan’ın, geçtiğimiz hafta uğradığı saldırı sonucu hayatını kaybetmesi üzerine Sağlık Bakanı’nın konuyu sahiplenerek “Sağlık çalışanlarına yapılmış saldırıyı kendime yapılmış sayarım” diye maiyetindekileri önemsemesini ne yazık ki eğitim çalışanları, kendi Bakanlığından görmemiştir. Aksine bütçe gönderilmeyen okulların yöneticileri, bağış soruşturmaları ile potansiyel suçlu gibi görülüp itibarsızlaştırılmış, öğretmenler adeta hiçbir iş yapmayan insanlar gibi değerlendirilerek örselenmiş, “eşit işe eşit ücret” düzenlemesinde de ek ödeme verilmeyip kapsam dışında tutularak, neredeyse en düşük ücret alan kamu çalışanı sınıfına indirgenmiştir. Bütün bu olup bitenlere rağmen eğitimciler fedakârlık mesleği olan öğretmenliklerinden asla taviz vermemişlerdir. 
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer; genç nesilleri yarınlara hazırlayan, öğrencilerini kendi çocuğu gibi sahiplenen, onların dertleriyle dertlenen,  sevinçlerine ortak olan, yeri geldiğinde öğrencilerinin kalemini, defterini alan, onlarla ekmeğini paylaşan, büyük bir özveri ile görev yapan öğretmenlerimize yapılan bu insanlık dışı muameleye daha ne kadar sessiz kalacaktır? 
Eğitim, öğretim ve bilim hizmet kolunda faaliyet gösteren bütün sendikalar olarak öğretmenlere yönelik şiddete dikkat çekmek, başta Milli Eğitim Bakanlığı olmak üzere, yetkililerin ve kamuoyunun duyarlı davranmasını sağlamak ve can kayıplarına varmasından endişe ettiğimiz çirkin saldırılara dur demek için buradayız. 
   Buradan Milli Eğitim Bakanı’na sesleniyoruz: 
BİZİM BAKANIMIZ OLDUĞUNUZU UNUTMAYIN VE EĞİTİM ÇALIŞANLARINI SAHİPLENİN. 
ÖĞRETMENLERE, OKUL İDARECİLERİNE, EĞİTİM ÇALIŞANLARINA UYGULANAN ŞİDDETİ DURDURUN, ONLARIN CAN GÜVENLİĞİNİ SAĞLAYIN
‘PERSONELİMİN KILINA ZARAR GELİRSE, KARŞINIZDA BENİ BULUN’ DEYİN. 
ÖĞRETMENE KAYBETTİĞİ İTİBARINI KAZANDIRIN…
Bütün eğitim sendikaları ve çalışanları olarak saygın camiamıza olan saldırıları kınıyor ve tepkimizi ortaya koyuyoruz,'dedi.

Eğitim çalışanları slogonlar attıktan sonra sessizce dağıldılar.

VİDEOSU AZ SONRA YÜKLENECEK!