Yeryüzündeki tüm mahlukat ve en başta insanlığı huzur, barış, emniyet ve iki cihan mutluluğu için vahyedilen İslam’ın son kitabı Kur’an Mekke’de indirilmeye başlandı.
Kabe insanlığın ilk evi ve aynı zamanda da ilk mabedinin adıdır.Baba evidir.Hz.Adem ve Havva’nın çocukları buluşup kardeşliklerini hatırlar.
Zaman zaman yıkıldı, yakıldı, işgal ve istila edildi.Ama yine de Kabe ve onun anlattığı ruh yok edilemedi, edilemeyecek de. Nice Ebrehe’lerin hedefi oldu.
Son peygamber Hz.Muhammed’in Kur’an-ı tebliğde merkezi hep Kabe oldu.Kabe ; putları yıkmak için inşa edilen mütevazi ama muhteşem yapıydı.
Peygamberimiz’den önce de ta Mekke’nin fethine kadar Kabe’nin içi putlarla doluydu. Put aslında bir cisim değil ; kula kulluğun kirli sermaye - iktidar ortaklığının dışa vuran sembolüydü.Şirk düzeninin hakimiyetinin alametiydi.
İnsanları puta tapmaya zorlayan bu zümre aslında putlara değil kendilerine boyun eğmeye ve tapmaya çağırıyorlardı.  
Onu için İslam’ın ve  Peygamberimizin en amansız düşmanları ; putları siper etmiş iktidar-sermaye (şirk-müşrik)bir avuç zümresiydi. Kapitalist  , emperyalist düzenlerin yıkılmasından korktukları için Peygamberimize iktidar ortaklığı (sermaye , krallık , kadın vb) bile teklif ettiler.
Mekke’nin fethine kadar şirk – kapitalist düzen ve düzenbazları hep var oldu. Mekke’nin fethiyle Kabe kapitalist sermayenin sembolü ,logosu olan putlardan tamamıyla temizlendi.
Bu defa örtülü , gizli şirk hortladı...Gel zaman git zaman Kur’an’ın indiği Mekke şehri o vahyin kokusunu ,havasını ruhunu anlatan peygamberimizi ve o dönemi çağrıştıran her ne varsa teker teker yok edildi. Yıkılan putlar şimdi kapitalistlerin hakimiyetini haykırırcasına  devasa otel ,avm , çarşı vb.kılığında ortaya çıktı , yeniden Kabe’yi kuşattı, esir aldı. Mekke şehri adeta bir betonarme , gökdelenler puthanesine dönüştürüldü. 
Asırlık  Türk eseri , Ecyat Kalesi yıkıldıktan sonra  Kabe ve çevresi yeni bir Vehhabi taarruzuna daha maruz kaldı.
Kabe’yi Genişletme Projesi adı altında sermaye putunun demirleri hacılarımızın üzerine devrildi. Yüzlerce ölü ,yaralı ve sakat...İçlerinde 17 Türk hacısının da bulunduğu ümmet can verdi. Karaman’lı hemşehrimiz Süleyman ESKİLER’e de Allah’tan rahmet diliyoruz.
Kapitalist düzene meydan okuyan  Kabe-i Muazzama ve çevresi imar maskesiyle tanınamaz hale getiriliyor.
Yeni tip müslümanlar da Kabe manzaralı otellerde doya doya manevi haz yaşıyorlar !! Devre mülk pazarlayan şaklabanlar da türüyor...
O hacılarımızın katilleri ; aynı zamanda tüm olup biten bu şirk düzenini yıkmak için gönderilen  Kuran’ı , Peygamberimizi ve  Kelime-i Tevhidi anlayamayan  müslümanlardır.
Kabe’ye devrilen kapitalist putun demirleridir. Kur’an’ın evrensel mesajı “... aklını kullanmayanların üzerine pislik yağar “ Yunus Suresi ,Ayet 100 tecelli etmiştir.
Arap zihniyetine bakar mısınız ? Yüzlerce insanı katleden ,yaralayan ,sakat bırakan bu korkunç  cinayete nasıl bir kılıf bulmuşlar : Teknik bir aksaklık değilmiş...Takdir-i İlahi’imiş !
Türkiye’deki  kazaları , kömür ocaklarındaki cinayetleri , sel felaketlerini :” takdiri ilahi, kader ,ecel ,alın yazısı ...” diye niteleyen zihniyetle ne kadar  da uyumlu ve eşgüdümlü...
Allah’a iftira etmeyin.Kuran bu sahtekarları bize nasıl tanıtıyor “ Allah’a iftira edip ,yalan uydurandan daha zalim kim vardır ...” Hud Suresi,Ayet 18. 
Müslümanın malını, ülkesini ,alın terini, inancını, duygusunu vb. çalıp sömüren ve  sermayeyi   saltanatları sürsün diye Batı bankalarına yatıran despot kralların İslam’a karşı savaşları...
İnsanın etkisi,  yetkisi, müdahalesi, iradesi ve sorumlu olduğu hiç bir konuda kader yoktur ! 
Evvela Kabe’yi kuşatıp Kuran’ı esir olan o putlardan otel, çarşı, AVM bilmem ne varsa onların temizlenip,  İslam’ın saf , sade , muhteşem mesajlarını tüm insanlığa yeniden sunulması gerekir.
Hacc ibadetini ruhundan saptırıp turistik seyahata dönüştürme planını bozmak hepimizin görevidir.
Bu tur rehberi hocaların , ondan nemalanan kurum ve kuruluşların becereceği bir iş  değildir.Yolunu ,istikametini şaşırıp bu pazardan beslenenlerin başaracağı bir görev de  değildir.
İslam coğrafyası,  işgal , istila ve sömürü altında eziliyor. Ümmetin çoluk- çocuk ,kadın-erkek   cesetleri sahillere vuruyor ...Açlık ,sefalet ,cehalet diz boyu ...Bunları yok etmek için gönderilen Kur’an ve hazin manzaramız...Tüm bunlardan da ibret almaz isek ; daha başımıza her yerde ve de en ibretlik şekilde Kabe’de bile pislikler yağar durur...
Tüm bu olanların gerçek sebebine inmediğimiz ,sorgulamadığımız ve de “hayırr !! “ demediğimiz sürece daha neler göreceğiz neler !!!

Ziya HOTAMIŞLI
Türk Eğitim-Sen Şube Başkanı
  ve Kamu-Sen İl Temsilcisi