HENÜZ EN GÜZEL ELMAYI YEMEDİNİZ: AKÇAŞEHİR

Can gezikolikler, sevgili dostlar hepinize kucak dolusu selamlar.

Çalışmalarımızı;

İnternet sitemiz; https://www.muratakseyahat.com/

Facebook grubumuz; https://www.facebook.com/groups/1379770878706637/

Facebook sayfamız; https://www.facebook.com/muratak2288/

Youtube kanalımıza;

https://www.youtube.com/c/DRMURATAKSEYAHATYAZARIREHBER 

abone olarak takip edebilirsiniz.

Karaman ili, Merkez ilçesine bağlı ilimizin, yüzölçüm itibariyle ve nüfus bakımından da en büyük beldesi olan Akçaşehir, ovalık alanda konuşlandırılmış, tarımsal üretim çeşitliliği fazla olan özellikle elma üretimi ve ihracat hacmi bakımından da yüksek potansiyele sahip elmanın başkenti ve diyarıdır. Akçaşehir, 1967 Yılında Belediye statüsüne kavuşmuş ve halen Belediye Tüzel Kişiliğini korumaktadır. Eskiden halk arasında Adışar ve Akçaşar gibi adlarla da anılmıştır.  Gazi, Hürriyet, Atatürk ve Fatih mahalleleri olmak üzere 4 mahallesi bulunur. 2017 yılı TÜİK adrese dayalı kayıt sistemine göre ikamet eden nüfus 2209 kişidir. 90’lı yıllardan sonra sürekli göç vermiştir. İstanbul, Ankara, Konya, İzmir ve Karaman il merkezi başta olmak üzere ve yine yurtdışında da Akçaşehirli çoktur.

HER KÖŞESİ AYRI BİR CENNET KOKAR AKÇAŞEHİR’İN

Akçaşehir kasabamızın çeşitli yerlerinde tarihin izlerine ve eski yaşantılara rastlamak mümkündür. Haliyle birçok yer;  Karaman Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü, Müze Müdürlüğü, Kültür ve Doğal Tabiat Varlıklarını Koruma Müdürlüğü’nün inceleme ve araştırmaları neticesinde sit alanı ilan edilmiştir. Öteyüz Yaylası-Ada Tepe Mevkisinde yer alan Zikkeli Dağı ve Tepesi olarak bilinen, Mandala Yaylası ve Delikli Kaya çevresinde, Köy Dağı ve çevresinde de birçok yerde eski yaşantıları halen görmek mümkündür. Dervişlerinde yaşadığı yerlerdendir, Akçaşehir. Çakır Dağı’ndaki Allah dostu, mübarek muhterem bir zat olarak bilinen, “Derviş Ahmet” yatırına ait olduğu bilinen mezar vardır. Tarihin gizemlerini hala daha koruduğu Akçaşehir’de gün yüzüne çıkarılmayı bekleyen çok sayıda gizemli eser bulunmaktadır. Bunun için Akçaşehir,  araştırmacı, dinamik bilim adamlarını adeta dört gözle beklemektedir.

TARİH SAHNESİNDE HEP VAR OLMUŞ, BURAM BURAM TARİH KOKAN EFSANEVİ BİR BELDE: AKÇAŞEHİR

Akçaşehir, tarihi ve kökü itibariyle çok eskiye dayanan ovada konuşlanmış bir coğrafya da yer almaktadır. Akçaşehir Merkez Camisi, mimarisi ve dekoratif sanatlarıyla harikulade muhteşem bir ihtişama sahiptir. Akçaşehir Bölgesi’ne yönelik yapılan kazı çalışmaları sonucunda bulunan tarihi eserler bölgenin MÖ 3000’li yıllara dayanan çok eski bir geçmişinin olduğunu ortaya koymaktadır. Böylelikle Akçaşehir, binlerce yıldan bu yana yerleşim yeri olarak tarih sahnesinde varlığını korumayı başarmıştır. Akçaşehir’in Selçuklular dönemine ve Karamanoğulları Beyliğine kucak açtığını da o dönemlere ait tarihi ve kültürel yapısıyla, döneminin o eşsiz güzellikteki 12. yüzyılın kendine has mimarisinin en güzel eserlerinden olan tarihi camisi ile anlıyoruz. Kasabada yapılan tarih araştırmaları ve günümüze aktarılan yazılı kayıtlardan edinilen bilgiler ışığında Akçaşehir’in, Eski İl-Ma Akçaşar ismiyle Konya’nın bir kasabası olduğu anlaşılmaktadır. Kasabanın batı girişinde yer alan Akçaşehir Höyüğü’nde bulunan mezarlar ile gözyaşı şişeleri, tahıl ve şarap küpleri, bölgenin çok eski devirlerden beri yerleşim alanı olduğunun tarihsel kanıtlarıdır. Söz konusu kalıntılara göre Akçaşehir’in; Hititler, Romalılar ve Bizansların kullandığı yaşam alanları arasında olduğunu anlıyoruz. Akçaşehir, Selçuklular, Karamanoğulları ve Osmanlının izleriyle Cumhuriyet Dönemine ulaşmış ve bugünlere kadar gelmiştir. Kasabadaki en önemli tarihi eser 12. yüzyılda yapıldığı bilinen Karamanoğulları Beyliği döneminden günümüze miras kalan Akçaşehir Merkez Camisi’dir. Kitabesi olmaması nedeniyle yapım tarihi kesin olarak bilinmese de Caminin, Selçuklular zamanında inşa edildiği düşünülmektedir. Aynı zamanda yapılan araştırmalarda caminin çeşitli yerlerinde Yunan alfabesiyle yazılmış Türkçe yazılara da rastlanmaktadır.

AKÇAŞEHİR’E ULAŞIM VE GELENEKSEL ELMA FESTİVALLERİ:

Kasabamızda 2004 yılından itibaren geleneksel olarak düzenlenen elma ve çeşitli yöresel tatların tanıtımı ve pazarlanmasına yönelik elma festivalleri düzenlenmektedir. Festivaller çeşitli sanatçıların da konserleri eşliğinde farklı etkinliklerinde yer aldığı bir şölen ve eğlence olarak düzenlenmekte ve yoğun ilgi uyandırmaktadır. Karapınar, Ayrancı, Ereğli üçgeninde yer alan Akçaşehir, Karaman’a yaklaşık 50 km, Ayrancı ilçe merkezine 18 km, Ereğli’ye 45 km, Karapınar’a 40 km, Konya il merkezine ise yaklaşık 105 km mesafededir. Karaman’a her gün saat başı belediyenin ve özel şahıs işletmeleriyle beraber yolcu taşıma faaliyetleri doğrultusunda ulaşım düzenli olarak sağlanmaktadır. Ereğli, Karapınar ve Konya otogarına da belirli günlerde düzenli olarak yolcu taşıma hizmeti kamu ve özel sektör işbirliğinde mevcuttur.

BEREKETLİ TOPRAKLARDA ÜRETİM VE EKONOMİ: TARIMIN GÖZDE MERKEZİ, AKÇAŞEHİR

Kasaba halkının temel geçim kaynağını, tarım ve hayvancılık oluşturur. Haliyle Akçaşehir’in ticaret hacminin yüksek olması, çevre köylerinde odak noktasının Akçaşehir olmasını sağlamıştır. Verimli ve bereketli topraklara sahip olan kasabada “insan eksen adam yetişir”  sözü, nam olmuş ve tam da bu yöreyle bağdaşmıştır. Yöremizde herhangi bir akarsu bulunmaması nedeniyle, DSİ’ne ait faaliyetler Toprak Su Kooperatifi tarafından takip edilmektedir. Bu bağlamda kasabada sulama, 76 adet basınçlı kapalı sistemli kuyu ve yeraltı su kaynakları kullanılarak şahısların kendilerine özel tesis ettikleri yüzden fazla elektrikli dalgıç pompa vasıtası ile gerçekleştirilmektedir. Aynı zamanda Ayrancı Barajı vasıtasıyla da tarımsal sulama çeşitlendirilmekte ve zenginleştirilmektedir. Kasabamızda daha önce tarım arazilerinin yaklaşık üçte biri sulanabiliyordu. Fakat toprak reformu ve arazi toplulaştırması çalışmalarının tamamlanmasından itibaren yani 2009 yılından sonra toplam tarım arazilerimizin yaklaşık üçte ikisi sulu tarım imkanına kavuşmuştur. Ayrıca gün geçtikçe gelişen imkanlar çerçevesinde sulanabilir arazi kasabamızda artmaktadır. Genellikle tahıl, baklagiller, şeker pancarı, dane mısır, yağlık ayçiçeği, patates, domates, tıbbi aromatik bitkiler, yem bitkileri üretimi ve en önemlisi meyve yetiştiriciliğinde önde olan kasabamız, özellikle elma üretimi ve pazarlanması konusunda ilimiz ve bölge açısından önemli bir paya sahiptir. Kasabamızın elma yetiştiriciliğindeki yeri ülkemiz açısından büyük önem taşımaktadır. Öyleki Akçaşehir, Karaman ili içerisinde ve Türkiye genelinde en kaliteli elma yetiştirilen rekoltesi yüksek bir üretim alanına sahiptir.

Kasabamızda orta ölçekli küçükbaş ve büyükbaş hayvan yetiştiriciliği de önemli gelir kaynakları arasındadır. Yöremizdeki Çakır Dağları ve çevresindeki meraların, hayvan yetiştiriciliğine olanak sağlaması, hayvancılık sektörü açısından hayati önem taşımaktadır.

 

DOLAMAN MANTARI BAŞKA BİR ZENGİNLİK

Dolaman mantarı, Akçaşehir ve çevresinde yaygın olarak bulunmaktadır. Dolaman, mantargiller çeşitleri arasında bulunmakta ve yöresel olarak “keme, türüf, dobalan” gibi isimlerle de bilinmektedir.  Güz ve ilkbahar dönemlerinde yörede gök gürültüsü ve yağışların etkili olmasıyla, hiç işlenmeyen topraklarda bulunan birçok derde şifa ve enerji deposu dolaman mantarı, işin uzmanı olmuş halk tarafından çokça toplanmaktadır. Dolaman, iç piyasa ve yurtdışı talepleri doğrultusunda, kilogram fiyatı 50 ile 500 Türk Lirası arasında alıcı bulur. İç piyasada ciddi bir getirisi olan dolaman, yurtdışına da ihraç edilmektedir. Yöremizde, en çok dolaman mantarı bulan kişi olarak ilk akla gelen isim ise hiç şüphesiz Kemalettin SOLAK’tır

KUŞ CENNETİ AKGÖL VE AKÇAŞEHİR

Yöremizdeki kuş cenneti Akgöl’ün gelini olan allı turnalar, bölgeye renk katmakta, bambaşka bir görsel şölene ev sahipliği yapmaktadırlar. Konya-Ereğli sınırları içinde kalan Akgöl, Akçaşehir’e arabayla sadece yaklaşık 15-20 dakikalık mesafededir. Halk arasında “allı turna” olarak bilinen “flamingolar”, bölgede görsel bir şölen oluşturarak, adeta dans edip izleyenlere harikulade ve unutulmaz keyif sunarlar. Akgöl, harika doğası eşsiz güzelliğiyle doğa severlerin ve fotoğrafçıların ilgi merkezi olmaktadır. Öyle ki Akgöl,  yaklaşık 220 civarında kuş çeşidine ev sahipliği yapmaktadır.

KARAMAN’IN KOYUNU SONRA ÇIKAR OYUNU

Ak karaman, merinos, sakız ırkından koyunların çoğunluğunu oluşturduğu, Ankara ve tiftik keçilerinin de bulunduğu küçükbaş hayvancılık da yöremizin ve kasabamızın diğer gelir kaynakları arasında yer almaktadır. Akçaşehir’de ve yöremizde elde edilen sütler, farklı mandıra işletmecileri ve kasaba içinden bazı girişimcilerin ticari faaliyetleri doğrultusunda koyun yoğurdu, tulum ve salamura peyniri ve tereyağı olarak ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmak için çevre illere pazarlanır. Sıcak yaz günlerinin vazgeçilmezi olan yerli ve milli içeceğimiz ayran, Akçaşehir’imizde çok meşhurdur. Buz gibi koyun yoğurdu ise başka bir lezzet taşır. Yağ çıkarmak için çıkarılan kreması ise bal ile buluştuğunda sabah kahvaltılarına apayrı bir damak tadı katar, harikulade lezzetten kendinizi alamazsınız. Yaygın olarak ekimi yapılan ayçiçeği ve elma üretimine bağlı olarak arıcılık da kasabamızda gelişen ve önem kazanan bir diğer faaliyet alanıdır.

ORDA UZAKTA BİR KÖY VAR, İŞTE O KÖY AKÇAŞEHİR

Akçaşehir’de 1967 yılında belediye tüzel kişiliği kurulmasına rağmen Akçaşehir’in yöre sakinleri tarafından dildeki telaffuzu halen köy olarak süregelmektedir. İlk defa Akçaşehir’e tayin olan memur ve öğretmenler, yöremizin il merkezine uzak olduğunu düşünebilirler. Ama ne var ki yerleştikten sonra hiç ayrılmak istemezler. Sıcakkanlı, misafirperver insanlarla tanıştıktan sonra artık Akçaşehirli olurlar. Memurların hiç ayrılmak istemeyecekleri ve özellikle birikim yapacakları, fırsatın kazanıma dönüştüğü yerdir bereketli toprakların meskeni güzel Akçaşehir.

SOĞUK KIŞ GÜNLERİNİN VAZGEÇİLMEZİ ARABAŞI ÇORBASI VE DÜĞÜNLER

Arabaşı çorbası deyince kışın adeta insanların içi ayrıca bir ısınır. Birlikteliğin ve kaynaşmanın vesilesi olur arabaşı çorba ziyafetleri ve batırık. Düğünlerde ise kebap ve pilav, bamya, kuru fasulye, yoğurt çorbası, hoşaf, irmik helvası en sıkça ikram edilen yemek ve tatlılar olarak karşımıza çıkar. Ayrıca cenaze olduğu zamanlarda başka yerlerden farklı bir kültüre sahiptir, Akçaşehir. Cenaze sahibinin çevre komşuları ve yakın akrabaları, cenaze evine taziye için gelenlere gereken tüm hazırlıkları yaparak yemek ikramını birlik, bütünlük içinde el birliğiyle sağlarlar.

MUCİTLİKTE FARKINDALIK OLUŞTURAN FANTASTİK BELDE: AKÇAŞEHİR

Yöremizin insanının ve yöneticilerinin hızlı zekası ve dahiyane düşünceleri ile trafikten düşürülen halk otobüsü, taziye aracı olarak dizayn edilmiş ve kasabamızda ayrı bir farkındalık ve zenginlik oluşturmuştur.

BÖLGENİN PARLAYAN YÜZÜ BİLİNMEYENİN ÖTESİ AKÇAŞEHİR

Kalkınmışlığın adı, çalışmanın parlayan yüzünü temsil eden Akçaşehir,  en geniş alana sahip ova beldesidir. Akçaşehir, tarımsal faaliyetler açısından son teknolojiyi kullanma imkanına sahip, insan gücünün minimize olduğu bir yerdir. Bilinmeyenin ötesinde aslında hani başlarken “toprağa insan eksen adam yetişir” sözüyle bir bakıma atıfta bulunmuştuk. Şimdi işte tam o noktadayız. Sadece bu topraklarda tarımsal üretim dışında yetişen insan noktasına da değinmek istiyorum.

Özgüvenle iş kurup, hizmet ve istihdam oluşturan 40’ın üzerinde girişimci, aldıkları eğitimi taçlandırmış, hem kendileri hem de bölge için başarılı bir gelecek oluşturan birçok meslekte var olan bir Akçaşehir teşkil etmişlerdir. Siyasetçilerden, milletvekili ve belediye başkanına, bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olunacak öğretmen, akademisyen ve imamına, her alandan mühendisine, doktor ve hemşiresine, subay/astsubay/polisine, mimarına, bankacısına, avukat ve hakimine, idari amir, müdür ve memuruna kadar ve farklı diğer alanlarda da olmak üzere 630 civarında halen bilinen Akçaşehir’in bağrından yetişmiş ülkemizde ve yurtdışında ülkemize ve milletimize hizmet etmektedir.

AKÇAŞEHİR’İN ELMASI

Konya’nın Mevlana’sı,

Karamanoğulları’nın hası,

Akçaşehir’in starking elması,

Bu yörede birincidir.

Ekmek yerine elma yerim,

Dünyaca tutulan benim,

Bu yörede birinciyim,

Akçaşehir elmasıyım ben.

Her yöreden tüccar gelir,

Akçaşehir elmasına,

Kalitede birincidir,

Çuval çuval para verir,

Hep tüccarlar bize gelir,

Akçaşehir elmasıyım ben,

Ben ağaca bakarım,

Gübresini saçarım,

İlacını yaparım,

Tüccarlara satarım.

Akçaşehir elmasıyım ben.

Kıymetli anneciğim, Bedriye ÖZEL’in kaleminden…..

Akçaşehir’den kucak dolusu sevgi, saygı ve bol muhabbet dolu selamlar…

Hoşça kalın, dostça kalın…