Karaman basın mensupları Ermenek Belediye Başkanı Atila Zorlu’nun daveti üzerine hafta sonu Ermenek’te bir araya geldi. Ermenek Belediye Başkanı Atila Zorlu, Öncelikle kendi memleketimizi keşfetmek daha sonra Türkiye’yi keşfetmek adına tüm Karaman’lı hemşehrilerini Ermenek’e davet ettiğini söyledi.

ZEYVE PAZARI GEZİSİ

Misafirleri ile bizzat kendisi ilgilenen Başkan Zorlu, Basın mensuplarına ilk gezi olarak müthiş doğal güzelliğiyle, dünyada eşine az rastlanır çağlayan suların merkezi Zeyve Pazarı’na gerçekleştirdi.
Yaklaşık 500 yıllık bir tarihe sahip olan Zeyve Pazarı; Ermenek ilçemize bağlı, ilçeye 26 km. uzaklıktaki ikizçınar Köyü ile Yayla Pazarı köylerini ayıran dere üzerinde ve çevresinde kurulmuş; sayısı 300’e varan tarihi ulu çınarları, doğal güzellikleri, soğuk suları, yerleşim durumu, otantikliği, su değirmenleri, su hizarı, fırını, pazarı ile İç Anadolu Bölgesinde ve ilimizde başka örneği olmayan doğal güzelliklere sahip bir bölgemizdir. Temmuz, Ağustos, Eylül aylarında civar köylüler yetiştirdiği sebze ve meyvelerini Pazar günleri kurdukları pazarda yerli ve yabancı turistlere sunuyorlar. Ayrıca yöreye has el sanatları ürünleri de bu pazarda satılmaktadır. Basın mensupları Akdenize yakınlığı Kazancı ve Gülnar üzerinden turistlerin kolayca ulaşabildikleri ve genellikle günübirlik gelip-gittikleri bir mesire yerimizde ağırlanmanın şansını yakaladılar.

SOSYALLEŞEN ERMENEK

Zeyve Pazarı gezisi akşamında, Ermenek Belediyesince yapılan kültürel etkinlikler kapsamında Türkülerin Dansı Programı düzenlendi. Bu programda müzikleri besteci aranjör Taner Demiralp ve Necmi Kıran, seslendirmesi ise Erol Eren kostüm tasarımı ise Fatma Ersoy tarafından yapılan Türkülerin Dansı Grubu gösterileri Lütfi Elvan Kent Meydanında gerçekleşti. Ermeneklilerin coşkuyla izlediği türkülerin dansı gurubu;’’Nenni Bebek, Kova Kova, Ömür Yolu, Diclenin Coşkusu, Sarı Gelin, Mor Koyun, Ferace, Ah Yalan Dünya, Erik Dalı, Karadeniz Fırtınası’’ türkülerimizin danslı gösterisi gerçekleştirildi. Gösteriler sonunda Belediye başkanı Atila Zorlu katkılarından dolayı Zekai Erdem’e plaket verirken, bu ücretsiz etkinliğin vatandaşlarla buluşmasında emeği geçen herkese teşekkür etti. Bu nadide ekibin Ermenek ile buluşmasında Karaman’ın önde gelenlerinden birisi olan Muzaffer Karaoğlu’nun da bizzat ilgilenmesi, destek vermesi, yörenin sosyalleşmesine katkı sağlama çalışmaları takdire şayan bir davranış olarak ta bir not olarak eklememek olmazdı. Aynı ekibin Karaman Belediye Başkanı Savaş Kalaycı’nın da hemşerileriyle buluşturması da güzel olacaktır kanaatindeyiz.

Programın ikinci gününde ise basın mensupları Kaledibi Mahallesi ve Turkuaz Mesire alanları gezilerek tekne turuna katıldılar. Gezinin bitiminde basın mensuplarına açıklama yapan Ermenek Belediye Başkanı Atila Zorlu, Öncelikle kendi memleketimizi keşfetmek daha sonra Türkiye’yi keşfetmek adına tüm Karamanlı hemşerilerimizi Ermenek’e davet ediyoruz dedi.

Zorlu şöyle devam etti: ‘Ermenek 5000 yıllık bir tarihin yaşandığı ve yaşatıldığı bir yer. Biz seçimlerden önce de en büyük iddiamız Ermenek’in tarihini, doğasını, dokusunu, yaşatmak için başkanlığa aday olduğumuzu söylemiştik. Bu yüzden yaklaşık üç aydır çalışmalar yürütüyoruz. En büyük sıkıntının bu kadar güzellikleri barındıran bir bölgemizin Karaman’a bağlı olduğumuz bir ilin Ermenek’ten haberinin olmaması. Benim Ermenek’le bir iddiam var. Türkiye’de on tane lokasyon belirlesek bunu oraları kötülemek ve Ermenek’i yüceltmek için söylemiyorum ama Samsun Vezirköprü bizim Nadire Kanyonundan güzel değil, Bolu Yedigöller bizim Zeyve Pazarı'ndan güzel değil, Beypazarı’nın Safronbolu’nun evleri Kaledibi’ndeki evlerden güzel değil, kayak merkezimiz var bu örnekleri çoğaltabiliriz. 700metrede 1400 rakıma hemen kuş uçumu beş dakikada çıkılabilecek bir yer. Aynı tarihlerde kayak yaparken gölün kenarında kısa kollu ile gezilebilecek bir yer. Karaman’lı hemşerilerimizi Ermenek’e davet ediyoruz. Belediyemizin mesire alanı, tekneleri, çok konforlu otelleri var. Öncelikle kendi memleketimizi keşfetmek daha sonra Türkiye’yi keşfetmek adına tüm Karamanlı hemşerilerimizi Ermenek’e davet ediyoruz. Ermenek 150-160 km, Bucakkışla’dan gelinirse 110 km. yolu da çok keyifli. Fotoğraf tutkunları için bulunmaz enstantanelerle dolu bir yer ve tüm hemşerilerimizi Ermenek’e davet ediyorum.

Basın mensuplarının ;’’Ermenek’i turizm kenti yapmaya kararlısınız ve Karaman’dan beklentiniz var mı?’’  sorusu üzerine başkan Zorlu;’’Bu işlerin devletten bir şeyler bekleme dönemi kapandı, Dünyanın ve ülkemizin ekonomik konjektörü ortadadır.  Türkiye’ye gelen Avrupa birliği hibelerinin yüzde 85’inin iade edildiğini biliyoruz. O zaman doğru teşhis ve doğru tedavi lazım yani ihtiyaçları doğru tespit edip doğru projeler hazırlarsak mesala gölün kenarına düşündüğüm yaşlılar evi var bizdeki emekli maaşları gibi düşünmeyin Avrupa’daki emekli maaşları 1200-1300 EURO yani bizim paramızla 7-8 bin liraya denk gelen bir para ve yüzde 85’ini Avrupa Birliği destekliyor. Biz betona ve demire karşıyız ahşap ve taş ağırlıklı hobi bahçeleri oluşturacağız. Ermenek’i tarihi dokuyu bozmadan kokusunu ve doğasını koruyarak yaşanabilir bir yer haline getireceğiz.’

ERMENEK İLÇESİ

Ermenek,  doğusunda Mersin’in Mut,  güneyinde Gülnar ve Anamur ilçeleri, batısında Karaman’ın Sarıveliler, kuzeybatısında Başyayla ilçeleri ile kuzeyinde Karaman merkez köylerinin sınırları ile çevrili 1645 kilometre kare toprağı ve 31 Aralık 2018 kayıtlarına göre köyleri ile birlikte 25.724 nüfuslu bir ilçedir. Bulunduğu Taşeli Platosu, Türkiye’nin nüfus yönünden en tenha yerlerinden biridir.

Ermenek ilçemizin tarihteki adı Germenikopolis`tir. Kimi zamanlarda Ermenak (yükseklerde yaşayan yigit insanların ülkesi) olarak da anılan ilçe, Karamanoğulları Beyliği'ne başkentlik de yapmış olan ve nüfusunu Avşar Türkmenleri'nin oluşturduğu önemli bir yerleşim iken, bu beyliğin yıkılması ve ardından gelen Osmanlı dönemiyle birlikte, Adana Eyaleti'ne bağlı İçel Sancağı'nın "Paşa Hassı" olarak yönetilmiştir. 1845 Yılında Konya Eyaleti'ne bağlı sancak merkezi olmuş, 1910 yılında ilçe yapılmış, önce Konya'ya sonra Mersin'e bağlanmıştır. Cumhuriyetin ilanı ile beraber yeniden Konya'ya bağlanmış, 1989'da Karaman'ın il olmasıyla Karaman'a bağlanmıştır.

NİÇİN ERMENEĞE GELMELİYİZ

1- Ermenek İlçemiz yerleşim yerleri ve ulaşımının zor olması nedeniyle bu güne kadar gelenek ve göreneklerini bozulmadan koruyabilen ender ilçelerden birisidir.

2- Tarihi Karamanoğulları Beyliğine kadar dayanan kültürümüzü koruyabilmek adına Konya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü tarafından koruma altına alınan eski Ermenek Evlerinin gezilip görülerek atalarımızın yaşayış ve geleneklerinin öğrenilmesi için tarihimize ışık tutmaktadır.

3- Karamanoğlu Mehmet Bey ‘in Türk Dilinin kullanılması ile ilgili fermanı ilan ettiği Balkusan Köyü ilçemiz sınırları içindedir.

4- İlçemiz Turizm Çeşitliliği yönünden Göl Turizmi, İnanç Turizmi, Kültür Turizmi, Mağara Turizmi, Yayla Turizmi, Dağcılık, Kayak Sporları, Su Sporları, Av Turizmi gibi birçok turizm dalında eserleri içermekte olup, bunlardan belli başlılarını aşağıda Listelemeye çalıştık.

a) Ermenek Ulu Camii: Hicri 702. Miladi 1302 tarihinde Kerümüddin Karaman Beyin oğlu Mahmut Bey tarafından yaptırılmıştır. Ancak Mahmut Bey’in ölümünden sonra aslında bu camii oğlu Halil Bey tarafından tamamlandığı muhakkaktır. M.1710 da Şeyh Seyyid Hacı Abdilvehhab Efendi tarafından tamir ettirilmiş, ağaç sütunların taşıdığı kirişler üzerine oturtulmuş toprak damlı bir yapıdır. Mihrabı güzel oyma taştandır. Cami kısa süre önce yeniden restore edilmiştir ve halen kullanılmaktadır.

b) Karamanoğlu Mehmetbey Türbesi: İlçemizin 28 km. kuzeyinde 700 metre kadar yüksekte Torosların zirvelerinde ıssız, doğası ve tarihiyle bir o kadar capcanlı bir yerleşme yeri olan ve Karamanoğulları’nın Anadolu’da ilk yerleştikleri yerlerden biri Balkusan Köyünde bulunmakta olup, her yıl Türk Dil Bayramı ve Karamanoğlu Mehmetbey ‘i Anma Etkinlikleri burada yapılmaktadır.

c) Tolmedrese: İlçemiz Çınarlısu Mahallesinde bulunmaktadır. Karamanoğulları döneminde yapılan ilk büyük medrese olup, Karamanoğullarından Emir Musa Bey tarafından 1339 yılında yaptırılmıştır.

Tek katlı üç yanı revaklarla çevrili, açık avlulu bir yapıdır. Dikdörtgen planlı avlunun iki tarafında medrese odaları, güneyinde bir eyvan ve bu eyvanın iki yanında kubbeli mekânlar bulunmaktadır. Eyvanın sağında bulunan mekân medreseyi yaptıran Emir Musa Bey ile ailesine ait türbedir. Diğer taraftaki bölüm ise dershane olarak kullanılmıştır. Girişin iki yanında da yine iki tonozlu oda yer almaktadır.

Medresenin giriş kapısı son derece görkemli olarak yapılmıştır. Buradaki zengin mukarnas dekoru ve bunun altında da kitabesi bulunmaktadır. Girişin üzerindeki bugün örülmüş bulunan eski bir pencere Selçuklu sanatında görülmeyen bir yeniliktir. Girişin iki tarafındaki nişler de aynı şekilde zengin birer dekorla bezelidir. Giriş bezemeleri arasında ağaç, mihrabın bezemeleri taş üzerine işlenmiş olup, köşe dolgularında iç içe geçmiş bezemeler, üst kısmında oldukça iri dört kabara ve mukarnaslar bulunmaktadır. Medrese üzerinde yapılan araştırmalarda ana eyvanın çinilerle kaplı olduğu öğrenilmiştir. Eyvanın yanındaki türbe bölümünde ise çinili alçı lahitler vardır. Bu lahitlerdeki firuze renkli altıgen ve üçgen motifli çiniler Karamanoğulları döneminin alçı üzerine çini bezemelerinin özgün örnekleridir.

d) Firan Kalesi: İlçenin kuzeyinde bulunan, çok dik ve yüksek kaya sığınağının güneyinin kesme taş ve harçla yapılan mazgallı duvarlarla korunaklı hale getirilmesi ile inşa edilmiştir. Kaleye birisi doğudan kayalar kazılarak yapılmış çok dar, diğere de dik kayalığın alt bölümünden yine kayaya oyularak yapılmış 72 basamakla çıkılan iki giriş bulunmaktadır.

Karamanoğulları tarihinde önemli bir yeri olan kale Gedik Ahmet Paşa tarafından alınarak Osmanlı topraklarına katılmıştır. Günümüzde kalenin çok az bir bölümü kalmıştır. 1995 yılında 1. derece arkeolojik sit alanı olarak tescillenmiştir.

e) Maraspoli Mağarası: İlçenin kuzeyinde bulunan dağın içinde yer alır. İki bölümden oluşmaktadır. Miyosen killi kireç taşlarından yatay olarak gelişmiştir. İçerisinden bir yer altı deresi akmaktadır. Hidrolojik olarak aktif bir mağaradır. Ermenek'in içme ve sulama suyu ile bazen santral binasını çalıştıran su bu tünelle sağlanmaktadır. Geçmiş dönemlerde mesken, sığınak ve zindan olarak kullanılan mağaranın, dünyanın en büyük yeraltı su kaynağını bünyesinde barındırdığı, içinde yeraltı ırmağı, yeraltı şelalesi bulunmaktadır.

f) İkizin Kaya Mezarları: Ermenek-Güneyyurt yolu üzerinde Ermenek’e 12 km uzaklıkta, anayoldan yaklaşık 500 m içeride yer almaktadır. Cepheleri güneye bakan mezarlardan birinin üzerinde aslan, koç, boğa  ve yılan kabartması bulunmaktadır.

g) Gökçeseki Örenyeri (Dalisantes): İlçemiz Gökçeseki Köyü'nün kuzeyinde yer alan iki tepeden güneydeki tepenin eteklerinde bulunmaktadır. Tepenin  güney, doğu ve batı eteklerinde yer alan Örenyeri içinde birçok yapının temel izleri, mimari parçalar, bol miktarda çanak çömlek parçaları ve tam tepe noktasında basamaklı bir kutsal alan bulunmaktadır. Bu tepenin kuzey etekleri ile karşısında yer alan tepenin güney yamaçlarında çok sayıda kaya mezarı ve yine iki tepe arasında kalan küçük vadide bazı yapı kalıntıları ve mezarlar bulunmaktadır. Bazıları çok, bazıları tek odalı olan kaya mezarlarının içerisinde klineler ve aslan şekilli kapaklar halen durmaktadır. Mezarların bazıları düz bazıları beşik tonoz örtülüdür. Ören yerindeki buluntulardan ve mezarlardan buranın Roma ve Bizans döneminde yerleşim gördüğü anlaşılmaktadır.

h) Zeyve Pazarı: Yaklaşık 500 yıllık bir tarihe sahip olan Zeyve Pazarı; Ermenek ilçemize bağlı, ilçeye 26 km. uzaklıktaki ikizçınar Köyü ile Yayla Pazarı köylerini ayıran dere üzerinde ve çevresinde kurulmuş; sayısı 300’e varan tarihi ulu çınarları, doğal güzellikleri, soğuk suları, yerleşim durumu, otantikliği, su değirmenleri, su hizarı, fırını, pazarı ile İç Anadolu Bölgesinde ve ilimizde başka örneği olmayan DOĞAL GÜZELLİKLERE SAHİP bir bölgemizdir. Temmuz, Ağustos, Eylül aylarında civar köylüler yetiştirdiği sebze ve meyvelerini Pazar günleri kurdukları pazarda yerli ve yabancı turistlere sunarlar. Ayrıca yöreye has el sanatları ürünleri de bu pazarda satılmaktadır. Akdeniz’e yakınlığı Kazancı ve Gülnar üzerinden turistlerin kolayca ulaşabildikleri ve genellikle günübirlik gelip-gittikleri bir mesire yeridir.

i) Ayhatun Kaya Manastırı: Ardıçkaya köyünde, Nadire Değirmeni yakınlarında, Ermenek Çayı’nın bir kolu olan Nadire Suyu’nun çıktığı yerde kayalara oyularak yapılmış bir manastırdır.

j)  Ermenek Turkuaz Baraj Gölü: İlçemizin merkezinde bulunan Türkiye'nin ikinci, dünyanın altıncı yüksek barajı olma özelliğini taşıyan Ermenek Turkuaz Baraj Gölünün toplam tünel uzunluğu 8064 metre, depolama hacmi 4582 milyon metre küp, aktif depolama hacmi 1747 milyon metre küp olan barajın temelden yüksekliği 218 metre, gölalanı 61 kilometre olup, yıllık 1014,1 kilovat enerji elde edilecek kapasitedir.

Doğanın tarihle buluştuğu kanyon gezileri ve yüzme, dalma, su altı sporları, su kayağı, yelken, kürek, kayak, kano, rüzgâr sörfü gibi su sporlarının aynı anda yapılabileceği ender yerlerden biri olan, Karaman ve Ülke Turizmine önemli derecede katkı sağlayabilecek Turkuaz Ermenek Baraj Gölü büyüklüğü ve rengi dolayısı ile su sporlarının gençlik turizmi ve kamp-karavan turizminin gelişmesine önemli katkı sağlayabilecek kapasitededir.

Yukarda belli başlılarını yazdığımız tarihi ve turistik yerlerimiz ilçemize yapılacak turizm amaçlı turlar ve kültür gezileri ile Tarihsel ve Kültürel değerlerimizin gezilip görülmesi ile Turizm Zenginliğinin keşfedilerek tanıtımının yapılması ile gelecek nesillere aktarılması açısından büyük önem taşımaktadır.