Foça’da gerçekleştirilen, “Ferit Oğuz Bayır’a 115. Yıl Armağanı-Köy Enstitüleri’nden Doğan Edebiyat” başlıklı çalıştay, başarıyla sona erdi. 29-30 Kasım tarihlerinde gerçekleşen çalıştay, Köy Enstitülerinin Kurucusu İsmail Hakkı Tonguç’un, Hasan Ali Yücel ile birlikte en yakın çalışma arkadaşı, dostu, fikirdaşı, dava arkadaşı ve sağ kolu olan Ferit Oğuz Bayır’a 115. Yılı Armağanı olarak ithaf edildi.

CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay’da, çalıştayın ilk günündeki sabah oturumuna katıldı. Ferit Oğuz Bayır’ın büyük bir eğitimci olduğunu belirten Milletvekili Mustafa Balbay, “Ferit Oğuz Bayır, bugünde önünde saygıyla eğilmemiz gereken büyük bir eğitimciydi. Anadolu insanının ayağına gidip onlara eğitimin önemi anlatışı, bugün Köy Enstitülerinin neden hala iz bıraktığının göstergelerinden biridir. Köy Enstitülerini kapanmış saymıyorum. Bugün mezun vermiyor diye kabul ediyorum. İnsan bir kütüphanedir. O yüzden Ferit Oğuz Bayır’ı bir okula benzetiyorum” diye konuştu.

“Ferit Oğuz Bayır’a 115. Yıl Armağanı- Köy Enstitüleri’nden Doğan Edebiyat” çalıştayını Foça’da düzenlemenin kendileri için büyük bir onur olduğunu belirten Foça Belediye Başkanı Gökhan Demirağ’ da “Çok değerli büyüğümüz Ferit Oğuz Bayır’ı kentimizde anmış olmaktan ve bu çalıştaya ev sahipliği yapmaktan dolayı gurur ve mutluluk duyduk. Foça Belediyesi olarak, kentimizde düzenlenecek olan akademik çalışmalara her zaman destek vermeye devam edeceğiz” dedi.

Köy Enstitülerini Araştırma ve Eğitimi Geliştirme Derneği (KAVEG) Başkanı Prof. Dr. Güler Yalçın, “Bu çalışmaya katkı veren, Foça Belediye Başkanı Sayın Gökhan Demirağ’a çok çok teşekkür ediyorum. Bu şirin, tarihi kentin dokusu içerisinde, bu etkinliğin gerçekleştirilmesi hepimizi çok etkiledi. Köy Enstitüleri ve Çağdaş Eğitim Vakfı ve KAVEG olarak bu etkinliği işbirliği içerisinde düzenledik. Köy Enstitülerinin kuruluş felsefesi de bu çalıştayda konuşuldu. Ele aldığımız edebiyatçılarımız, Köy Enstitülerinin belli başlı edebiyatçılarıydı. Edebi kimlikleri, yaşam öyküleri, olaylara, insanlara ve dünyaya bakış açıları ve diğer yazarlardan onları farklılaştıran yönleri ele alındı, değerlendirildi. Çok başarılı bir çalıştay oldu. Bu çalıştay, daha sonraki süreçte kitap haline getirilip, kamuoyuyla yani katılamayanlarla paylaşılacak. Biz Ferit Oğuz Bayır’ın düşüncesinin sürdürücüleri olarak, onun mirasını devraldık. Ve bu çalıştayı onun tam da istediği gibi, sadece anma değil, ona bir armağan olarak bir ürün vererek düzenlemek amacıyla düzenlemiştik. Ve bu amacımız gerçekleştik, bundan dolayı çok mutluyuz.” diye konuştu.

“Ferit Oğuz Bayır’a 115. Yıl Armağanı- Köy Enstitüleri’nden Doğan Edebiyat” çalıştayının Sonuç Bildirgesi de şöyle açıklandı:

’’Foça Belediyesi, Köy Enstitülerini Araştırma ve Eğitimi Geliştirme Derneği (KAVEG) ile Köy Enstitüleri ve Çağdaş Eğitim Vakfı’nın birlikte 29-30 Kasım 2014 tarihlerinde Foça Belediyesi Reha Midilli Kültür Merkezi’nde “Ferit Oğuz Bayır’a 115. Yıl Armağanı- Köy Enstitüleri’nden Doğan Edebiyat” başlıklı çalıştay başarıyla gerçekleştirilmiştir.

Eğitim tarihimizde kuruluş felsefesi temelinde 1940-1946 yılları arasında uygulanan Köy Enstitüleri Sistemi gerek eğitim ilkeleri, gerekse uygulamaları ve sonuçlarıyla derin, sarsıcı, devrimci izler bırakmıştır.

Günümüzde eğitimimizin içinde bulunduğu sorunlar bu destansı kurumların yeniden araştırılmasına, incelenmesine ve günümüz eğitiminde uygulanabilirliği konusunda gereksinme hissettirmektedir.

Köy Enstitüleri Sistemi; birçok siyasetçiyi, bilim insanını, sanatçıyı ortaya çıkardığı gibi edebiyat alanında çok önemli değerleri yaratmıştır. Bu değerler, o dönemde büyük çoğunluğu köylerde ilkel koşullarda yaşayan, ezilen sömürülen halk kitlelerinin söyleyen dili, yazan kalemi ve ortak bilinci olmuştur. Mehmet Başaran, Mahmut Makal, Talip Apaydın, Fakir Baykurt, Adnan Binyazar, Ümit Kaftancıoğlu, Abbas Cılga, Dursun Akçam, Hasan Kıyafet, Sami Gürel, Ali Yüce, Osman Şahin, Osman Bolulu, Yusuf Ziya Bahadınlı çalıştayımızda ele alınmıştır.

Yazarlarımızın ele aldığı konular, biraz başkalaşmakla birlikte günümüzde de sürmektedir. Örneğin geçtiğimiz aylarda Soma’da 300’den fazla, Ermenek’te 18 madencimizin insana değer vermeyen düzenin kurbanı olmuşlardır. Yine mevsimlik işçilerin yaşadıkları içler acısı durum ve doğanın katliamı tüm pervasızlığı ile sürmektedir. Çalıştayımız bu toplumsal sorunların dile getirilmesinde edebiyatın işlev ve sorumluluklarının bitmediğini ve artarak sürdüğünü bir kez daha ortaya koymuştur.

Parasız, laik, bilimsel, karma eğitim sistemi son yıllardaki uygulamalarla darmadağın edilmiştir. Dinselleştirilmiş eğitimle hiçbir toplum ayakta kalmamıştır. Bu bağlamda Anayasa ve yasalardan aldığı güçle görevini yerine getiren bilim insanı Prof. Dr. Rennan Pekünlü’ye verilen hapis cezası kabul edilemez.

Sonuç olarak, Köy Enstitülerinden doğan toplumcu gerçekçi edebiyatın insanı önceleyen tutumunun bugün de yaşamın her alanında varlığını sürdürmesi gerekliliğini kamuoyuyla paylaşıyoruz.’’