Karaman’ın araştırdığım kadarıyla yazılı bir destanı yok. Ancak onlarca yazıya, makaleye, şiire konu olmuş nadide kadim bir şehir. Yunus Emre’nin, Piri Reis’in, Maderi Mevla’nın, Kenzi’nin, Atatürk’ün vs. şehri Karaman. Destan söz etmişken ilk aklıma rahmetli Bekir Sıtkı Erdoğan’ın meşhur Karaman şiiri geldi. Karaman özlemini hatırlatmadan geçmek istemiyorum.

Karaman

Karaman'a hasretliğim

Üzüle üzüle bitmez;

Yollar bir ip, dağlar düğüm

Çözüle çözüle bitmez...

Sabah erkekler işine,

Döner akşamın beşine,

Güğümler çeşme başına,

Dizile dizile bitmez...

Biçim biçim fistanları,

Dile gelmez destanları,

Güz gelince bostanları,

Bozula bozula bitmez...

Kalesi tek bir şaheser!

Hatunya dilsizdir, susar

Mansurdede, Abbas, Hisar

Gezile gezile bitmez...

Kırmale yollarının sonu,

Şamkapı'ya bakar yönü,

Kırmale'den öte yanı,

Kazıla kazıla bitmez...

Git, gör İmaret'i aman!

Kimler geçmiş zaman zaman

Velhasıl şu Karaman

Yazıla yazıla bitmez...

Evet, bu şehrin bir destanı da olsaydı yazıla yazıla bitmezdi. Geçtiğimiz haftalarda asrın felaketini yaşadık. Ölenlere rahmet, geride kalanlara sabırlar diliyorum. Tüm ülkemize büyük geçmiş olsun. Ülkemizdeki her bir ferdi etkilerken tüm dünyada bu sönmeyecek acımıza ortak oldu.

Bir destan yazılacaksa eğer Karaman insanın deprem sonrası kadirşinaslığı, yardımseverliği, birlik beraberlik içeresinde deprem bölgesine akması yazılmalı. Daha sonra ilimize 20 binlere ulaşan zorunlu göç akabinde, Adıyaman, Kahramanmaraş, Hatay, Gaziantep vs. oradan gelen depremzedelerimize tüm Karamanlıların kucak açması, bağrına basması yazılmalı.

Karaman’da usta kalemler bu süreçte bazı kurumları dile getirerek yazılar yazıp teşekkür ettiler. Onurlandırmak, onurlandırılmak çok güzel. Bazı vatandaşlar bir elin verdiğini öbür el görmemeli diye de haklı yorumlar yazdılar ama insanların emekleri, çabaları hiçbir zaman yadsınmamalı, görmemezlikten gelinmemeli.

Baştan beri meslek icabı birçok durum ve olaylardan sürekli haberdardık. Depremin olduğunun bir önceki akşamı Karaman Valimiz Tuncay Akkoyun Bey’le bir konuda telefon görüşmesi yapmıştık. Sabaha karşı maalesef deprem meydana geldi. Sayın Valim ve valilikteki tüm ekibi ile görevlendirildiği Kahramanmaraş’ın Türkoğlu İlçesine yola çıktılar. O günden beri orada hala 23 gündür Özel İdare Sekreteri, Basın ve yazı işleri müdürü, korumaları, şoförleri ile neredeyse valilikteki tüm ekibiyle canhıraş çalıştıklarını çok iyi biliyorum.

Oradaki koordinasyonu, çalışmaları herkes takdir ediyor. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Dış İşleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu gibi birçok bakan, bürokratlar bizzat Türkoğlu’nda yazılan destanı ziyaret ederek takdirle karşıladıklarını da biliyoruz. Tuncay Valimizin aklının bir tarafının da Karaman’da olduğunu tahmin ediyorum ve gözünün arkada kalmadığını da biliyorum.

Burada ilk günden beri vekalet verilen Valilik görevlilerinin tüm resmî kurumlarla, STK larla, basınla koordinasyonu gerçekten takdire şayandı. İlimizde bu süreçte birçok amirlerin, memurların çalışmalarının bizzat şahidiyim ve hiçbiri de mütevaziliklerinden dolayı şahsi olarak- bu bizim görevimiz diyerek- isimlerinin geçmemesini rica ettiler.

Ancak bazı isimleri zikretmeden geçemeyeceğim. Göreve geldiği günden beri Karaman’daki kurum, kuruluşlardaki memurları, gönüllü vatandaşlarımızı, gazeteci olarak bizleri afetlere karşı eğitim alması için çok emekler veren AFAD İl Müdürümüz Şerife Han hanımefendinin hakkını vermek istiyorum. Valimiz gibi Şerife hanımda ilk günden beri tüm ekibiyle Hatay’da. Aile ve Sosyal Politikalar Müdürümüz Çakır’da ekibiyle o bölgeye ilk gidenlerdendi.

Araştırmalarımıza ve öğrendiğimize göre deprem bölgesine ilk giden ekiplerin birçoğu Karaman’dan gitmiş.  O bölgenin birçok yerine giden yardımların birçoğu da Karaman’dan. Her sokak Karaman brandalı araçlarla dolmuş.

Devamı gelecek...