Meltem Uysal gezi yazısında Kardof ekibinden övgüyle bahsederek, ''Bir Pazar günü herkesin iş yoğunluğundan hayat telaşından bir nebze olsa nefes alabileceği bir günde Kardof ekibi olarak yine doğayla buluştuk. Biz biliyoruz ki tüm yorgunluğumuzu unutup dinlenme özlemiyle dolduğumuzda bizlerin elinden tutacağı tek şey doğadır. Kardof ekibi olarak bu haftaki rotamızda biraz daha güneye yaklaşarak Rüzgar tribünleri ve Değirmenbaşı yürüyüşümüzü gerçekleştirdik. Sakin bir Pazar sabahın da Kardof Binası önünde sımsıcak doğa aşıklarıyla buluşup kendimizi doğaya bırakmak için yol aldık. Şunu söylemeliyim ki otobüse bindiğim andan itibaren Kardof ekibinin sımsıcak gülümsemeleri günün çok güzel geçeceğinin en büyük işareti oluyor. Yaklaşık 20 dakikalık bir yolculuktan sonra ilk durağımız rüzgar Tribünleri oldu. Doğaya en az zarar veren ve hava kirliliğine neden olmayan tek enerji üretimi olan Rüzgar tribünleri önünde ufak bir fotoğraf çekinme merasiminden sonra Kardof’ un güler yüzlü doğa aşıkları ile kahvaltımızı yaptık. Ben kahvaltı için hiçbir şey getirmesem de aç kalmayacağımı biliyordum. Çünkü herkes getirdikleri kahvaltılıkları birbiriyle paylaşacaktı ve çok lüks bir açık hava kahvaltısı yapacaktık. Tek eksiğimiz çay olsa da kaymağımızla balımızla sıkmalarımızla kahvaltımızı tamamladıktan sonra yürüyüşe başlayacağımız noktaya gittik. Yürüyüşümüze başlamadan önce Fedai Hocamızın önderliğinde sabah antrenmanımızı yapıp kendimizi ısıttıktan sonra yürüyüşümüze başladık. Doğayla buluşmak hepimizi mutlu etmişti. Dağların ve suyun birleştiği noktada eşsiz manzara eşliğinde yürümek,doğanın güzelliklerine ulaşmak bir aşktı. Ünlü yazar Balzac’ın dediği gibi “ Tabiat aşkı insanın ümitlerini boşa çıkarmayan yegâne aşktır”. Ümitlerimiz yine boşa çıkmamıştı. Dere boyunca hem yürüdük, hem yol boyunca karşımıza çıkan elma ağaçlarından kopardığımız elmalarımızı yiyerek ilerledi ki Yaklaşık 2 saatlik bir yürüyüşten sonra ilk molamızı yine eşsiz bir manzara önünde verdik.Enerji depoladıktan sonra bizi biraz zorlu zamanlar bekliyordu.Çünkü yeryüzü seviyesinden biraz yükselecektik. Ben daha acemi olduğum için bu ufak tırmanışta bile çok zorlandım. Ekibin çürük elması olsam da doğa hepimizi eşit davranmıştı ve hepimiz biraz yorulmuştuk ve biraz da acıkmıştık. Dere kenarında verdiğimiz öğle yemeği molamızda kahvaltıdan kalan yiyeceklerimizle kimse aç kalmadan tamamladık. Derenin temiz suyundan içerek yürüyüşümüz kaldığımız yerden devam etmek için tekrar yola koyulduk. Doğa bizi bekliyordu. İnişli çıkışlı,dikenli ,elma ağaçlı ve dere boyunca yaklaşık 9 km'lik yolun sonuna geldiğimizde hepimiz biraz yorulmuştuk ama yinede mutluyduk. Sımsıcak bir o kadar da güler yüzlü doğa aşıklarıyla geçirdiğim harika bir etkinlik olmuştu yine. İyi ki varlardı. Kardof İyi ki var Kardof la yapılacak daha çok şey var.'' dedi. <br />