CHP Kastamonu Merkez İlçe Başkanı Muzaffer Bıyıklı, CHP İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler’in ‘CHP ‘Cemaat’ ile ittifak yaptı’ şeklinde sözlerini iftira olarak değerlendirdi.

Başkan Bıyıklı, partisinin hiçbir şekilde ‘Cemaat’le işbirliğinin olmadığını savunarak, Cemaat’in gönlündeki partinin de CHP olmadığını söyledi.

Parti içi demokrasiyi uygulama açısından Türkiye’de ender partilerin başında geldiklerini söyleyen CHP Kastamonu Merkez İlçe Başkanı Muzaffer Bıyıklı, “Bu, geçmişten günümüze kadar böyle devam etti. Bu bakımdan parti içerisinde çok seslilik olabilir. Biz, partinin bütünlüğünü bozmaması şartıyla kabul ediyoruz ve gelişmesi açısından da yararlı buluyoruz. Fakat Birgül Ayman Güler’in söyledikleri parti içerisinde yapıcı bir eleştiriden çok, partiyi yıpratmaya yönelik bir eleştiri olarak kabul ediyorum. Konferans bittikten sonra Birgül hanımla görüşme imkanım oldu. Birgül hanıma, partiyi kafanızda bitirdiniz mi? diye sordum. Hakikaten de partiyi kafasında bitirmiş. Bu yüzden de gerçeklere dayanmayan eleştiriler yapıyor. Biz de müdahale etmeye çalıştık. Partimizin, Kastamonu’daki temsilcileri olarak. Partimizin, Cemaat’le işbirliği yaptığını söyledi. Bunu doğru bulmadığımızı söyledik. Altını çizerek söyledim, CHP’nin eleştirilebileceğini ama eleştirinin yerinin doğru olmadığını belirttim. Çünkü konferansa her partiden her düşünceden insanlar, Birgül hanımı dinlemeye geliyor. Bunun dışında partimizin eleştirilmesinden son derece memnun olan insanlar gördük. Fakat Birgül hanımın eleştirileri açıkçası bizleri son derece rahatsız etti. CHP ve Genel Başkanımız Kılıçdaroğlu, eleştirilebilir. Fakat partinin kurulları var, kongreleri var, toplantıları var. Buralarda yapılan eleştiriler daha yapıcı olur diye düşünüyorum. Birgül Ayman Güler, birlikte davrandığı arkadaşlarından bir tanesi partimizden ayrılarak parti kurdu. Diğeri de partimizden ihraç edildi. İhraç olayını da doğru bulmam. Ama ihraç edildi. Şimdi kendisi, birlikte davrandığı arkadaşlarıyla birlikte olup olmadığını bilemem ama partiyle bağlarının koptuğunu söyleyebilirim” dedi.

Güler’in CHP’nin Cemaat’le işbirliği yaptığını söylediğini değerlendiren Bıyıklı, “Burada Birgül hanım, son derece haksız bir eleştiride bulunmuştur. Biz, bunu Kastamonu’da olsun diğer illerde olsun asla kabul edemeyiz. Böyle bir şey kesinlikle yoktur. Bu haksız yapılan bir eleştiridir. Zaten Cemaat’in gönlündeki parti de CHP değil. Sonuç itibariyle çeşitli uygulamalardan zaman zaman zarar görmüş olan bir kesimin temsilcileri olarak, Cemaat’le işbirliği yapılarak ortak alınan bir kararla AK Parti’nin iktidardan düşürülmesi şeklinde bir plan yapılabilir düşüncesi olsa da bizim Cemaat’le yollarımız tamamen ayrıdır. Birleşmesi söz konusu bile değildir. Diğer illerde de buna benzer bir olayın yaşandığını zannetmiyorum. Ben, böyle bir olayı ilk defa Birgül hanımın ağzından duydum. Belki, bazı illerimizdeki belediye başkan adaylarımıza Cemaat’in gönül bağı olmuş olabilir. Fakat bunun ötesine geçmez. Dolayısıyla kurumsal olarak partimizin Cemaat’le ortak hareket etme gibi bir durumu olamaz, bunu ben iftira olarak sayıyorum” diye konuştu.

Kastamonu’da İl Başkanı Mehmet Salih Karasalihoğlu ile birlikte il yönetiminin istifa ettiğini hatırlatan Bıyıklı, “Bunun gerekçelerini de açıkladılar. Şu anda İl Başkanlığı için atama bekleniyor. Fakat partimizin genel merkezi, bir dağınıklık içerisinde görev istendiği sürece kimseye görev vermeyecekleri ve Kastamonu’da bir birlik sağlanana kadar yani bir kişi üzerine uzlaşılana kadar atama yapmayacaklarını belirttiler. Bence de bu uygulama doğrudur. İl yönetimimizde herhangi bir sorun yok, bu aşılır. Mülakatlar devam ediyor. Görüşmeler sürüyor. Birlik sağlanırsa il başkanlığımıza atama yapılacak” şeklinde konuştu.

2015 yılında yapılması planlanan genel seçimler için çalışmalarının sürdüğünü açıklayan Bıyıklı, “Aday adaylığı düşünen arkadaşlarımız hazırlıklarını devam ettiriyor. Fakat kamuoyunda bazı rakamlar telaffuz ediliyor. Ben, bunun böyle olacağını düşünmüyorum. Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrası AK Parti’nin Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu oldu. Bunun sonucunda yapılan kamuoyu araştırmalarına göre, AK Parti’de ciddi denilebilecek oranda oy kayıpları yaşanıyor. Birde Anayasa Mahkemesi’nin yüzde 10 barajıyla ilgili kararı seçimlerin sonucuna ayrı bir önem katacaktır. Anayasa Mahkemesi, yüzde 10 barajını kaldırırsa AK Parti istediği gibi bir seçim süreci yaşayamayacak. Bu yüzden de AK Parti’nin yöneticileri, yüzde 10 barajının kalkmasından yana değil. Baraj kaldırılırsa çok şeyler değişebilir” ifadelerini kullandı.

AK Parti’nin ‘millet iradesini temsil ettiği’ şeklinde söylemlerinin olduğunu hatırlatan Bıyıklı, şunları söyledi: “Hem de çok önemli bir bölümünü tutan insanların millet iradesinin meclise yansımamış olması bizler için bir çelişkidir. Yani hem ben millet iradesini temsil ediyorum diyorsun, hem de baraja takılan millet iradesinin mecliste temsil edilememiş olmamasına ses çıkarmıyorsun. Bu doğru bir yaklaşım zaten değil. Partimiz, bu barajların kaldırılmasını destekliyoruz. En azından çok makul bir seviyeye indirilmesini talep ediyoruz. Bu bakımdan önümüzdeki günlerde hiç beklenmedik gelişmeler yaşanabilir. Bu yüzden AK Parti’nin Kastamonu’daki temsilcileri skor belirtir gibi açıklamalardan kaçınmaları tavsiyesinde bulunuyorum. 2015 yılı seçimlerinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bir takım ileriye dönük hedefleri bulunuyor. Bu hedeflerini gerçekleştirebilmesi için de 2015 yılı seçimleri artık son aşama gibi görünüyor. 2015 yılında istenilen milletvekili sayısına ulaşabilirse AK Parti, başkanlık sistemini getirecek. Bununla birlikte yeni anayasa hazırlayacak. Bunu bozmak için de genel başkanımız da dahil partimiz ve seçmenimiz, son şans olarak görüyor.”

HDP’nin “Bizi seçimlere kadar oyalayıp, seçimden sonra bizim istediklerimizi vermeyecekler” şeklinde ifadelerinin olduğunu vurgulayan Bıyıklı, şunları kaydetti: “AK Parti’nin açılım süreci diye bir konusu bulunuyor. Buradan neler çıkar, ne konuşuluyor, neler yapılır bunları bilemiyoruz. Yine HDP, sürecin sonunda özerklik verilecek deniliyor. Bu sürecin sonunda neler olacak bilemiyoruz. Bu süreçle ilgili olarak, terör suçlularını ve Abdullah Öcalan’ı kapsayan af konuşuluyor. HDP, açılım süreci kapsamında somut adımlar istiyor. Bu kapsamda 5-6 ay içerisinde seçimden önce AK Parti, genel af çıkartabilir. HDP’de bu noktada açıklamalarda bulunuyorlar. Bununla birlikte Abdullah Öcalan’a ev hapsi falan da çıkabilir. Tüm bunlar, ister istemez seçimin sonucunu önemli ölçüde etkileyecektir.”