Ülkemizin tarım ve gıdada referans ülke olması için bilimin ışığında tarım sektörüne bilgi ile yeni teknik ve teknolojiler kazandırıp bunu teoriden hayata geçirmek için kurulan Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi’nin bu hedef çerçevesinde odaklandığı konulardan biri olan tarımsal üretimde verimliliği arttırmak için başlattığı tohum ıslah projelerinden biri olan ve 5 yıldır yürüttüğü buğday ıslahında son aşamaya gelindi. Konya Şeker’in kurucusu olduğu Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi’nin eğitim öğretime başlamadan önce 2016 yılında başlattığı ilk projelerden biri olan ve buğday tohumluğu ıslahını hedefleyen proje kuruluşta belirlenen ihtiyaç tespitinin bir sonucu olarak devreye alındı. Üniversitenin kuruluş sürecinde PANKOBİRLİK Genel Başkanı Recep Konuk’un ısrarla üzerinde durduğu konulardan biri olan ve özellikle pancar münavebesinde ekilen ürünlerin dekara verimini arttıracak tohumluk çalışmaları ile pancar üreticisinin dekarda aldığı verimi arttırarak, hem pancardan hem münavebe ürünlerden daha çok kazanmasını sağlayarak  pancar üretiminde sürdürülebilirliği ve sürekliliği sağlama hedefi çerçevesinde Konya Şeker ve KGTÜ işbirliği ile başlatılan proje ile bölge iklim ve arazi yapısına uygun buğday tohumluklarından çaprazlama yoluyla ıslah edilmiş yüksek verimli yeni tohumluk üretimi hedeflendi. Bu sene hasat edilecek tohumların gelecek yıl verimlilik testi için çiftçi şartlarında ekimi yapılacak ve ondan sonraki süreçte de ıslah edilen tohumluk tescillenecek. Hasat öncesi buğday ıslahının yapıldığı tarlalarda bir program düzenleyen Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi’nin projeyi yürüten akademisyenleri, ıslah çalışmalarında gelinen son aşama hakkında bilgi verdiler. Programda ilk olarak konuşan Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Rektörü Cumhur Çökmüş şunları söyledi; “Bu ıslah çalışmalarına 2016’da eğitim-öğretime başladığımız yıl başladık, 5 yılını tamamladık, aday çeşitlerimizi belirleme aşamasına yaklaştık. Bizi heyecanlandıran hem verim hem kalite değerleri açısından umut vadeden çeşitleri görmüş bulunuyoruz.”

Rektör Çökmüş’ün açıklamaları sonrası proje ve sektörün beklentileri ile Konya Şeker’in bu tür çalışmaları niçin önemsediğine dair bir değerlendirme yapan Anadolu Birlik Holding’in İcra Kurulu Başkanı (CEO) Taner Taşpınar, “Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi, niçin buğdayla başladı? Çünkü buğday tarım sektörünün alfabesidir hem de pancara münavebe bitkilerinden biridir. Yani bizim ortaklarımız pancar üreticisidir, ama pancar ektikleri arazide 3 yıl boyunca münavebe bitkileri ekerek toprağı dinlendirmeleri gerekir. Aynı araziden 4 yıllık periyotta yüksek pancar verimi alabilmek için pancar ekimi sonrası ve öncesi ekilecek münavebe ürünleri bellidir. Buğday, arpa, mısır, ayçiçeği. Biz bir üretici iştirakiyiz biz pancara bakıp diğer ürünlerde üreticimize sırtımızı dönemeyiz. Yani bizim üreticimiz, pancarda da dekardan en yüksek verimi almalı, münavebe ekimlerde buğdaydan, arpadan, mısırdan, ayçiçeğinden de almalı. Nasıl dekara pancar tonajı ve şeker veriminde hem tohumluklara verdiğimiz önem hem ziraatında verdiğimiz destekle Konya’yı dünyada ilk sıralara taşıdıysak, pancar münavebesindeki ürünlerin dekara veriminde de üreticimizi ve ülkemiz tarım sektörünü ön sıralara taşımaya kararlıyız. Bu açıdan buğday tohumuyla işe başlamak bizim ortaklarımıza karşı mesuliyetimizdi ve kurucusu olduğumuz üniversitemizden ilk beklentimiz o oldu ve Sayın Başkanımız Recep Konuk’un üniversiteden ilk isteklerinden biri pancarın münavebe ürünlerinin verimini arttıracak çalışmalara süratle başlanması oldu. Öte yandan tarım sektörünü matematiğe benzetirsek, buğday o bilimin 4 temel işlemidir. Buğday hesabını bilmezseniz matematikte ilerleyemezsiniz.” şeklinde konuşmasını sürdüren Taşpınar, “Buğday yerleşik tarımın ilk ürünüdür. Konya da dünyada buğdayın ilk üretildiği yerlerden biridir. Yani nerden baksanız 10 bin yılı aşkın bir süredir Konya toprakları buğday üretiyor. Dünyanın neresine giderseniz gidin halen ekilen, ziraatı yapılan buğday tohumlarının gen kaynağı genelde Anadolu, özelde Konya’dır. Yetiştirilen yüksek verimli buğday tohumluklarının hemen hepsinde bu toprakların izi var. O nedenle gecikmiş de olsak, bu proje yeni bir tohum çeşidi geliştirmeyi hedeflemiyor olsa da bu toprakların bize yüklediği mesuliyet dünyanın en verimli buğday tohumunu anavatanında geliştirmek, üretmek ve bu topraklarda en verimli buğday tarımını yapmaktır. Bu açıdan bu proje bir başlangıçtır ve inşallah devamı daha büyük adımlarla gelecek. Bizim üniversitemizden beklentimiz budur” dedi.

ÇALIŞMALARI DEVAM EDEN YERLİ VE MİLLİ BUĞDAY TOHUM ÜRETİMİNDE SONA GELİNDİ

Türk tarımının lokomotif kurumlarından birisi olan Konya Şeker’in kurmuş olduğu Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi, tohumculukta tarihi adımlar atıyor.

Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi, Anadolu Birlik Holding iştiraki Beta Ziraat ile üniversite sanayi iş birliği yaparak pancar münavebesinde ekilen ayçiçeği, mısır, arpa ve buğdayda üreticinin dekardan daha çok ürün alabilmesi için yüksek verimli tohum geliştirilmesi için çalışıyor. Ülkemizin tarım ve gıdada referans ülke olması için bilimin ışığında tarım sektörüne bilgi ile yeni teknik ve teknolojiler kazandırıp bunu teoriden hayata geçirmek için kurulan Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi’nin bu hedef çerçevesinde odaklandığı konulardan biri olan tarımsal üretimde verimliliği arttırmak için başlattığı tohum ıslah projelerinden biri olan ve 5 yıldır yürüttüğü buğday ıslahında son aşamaya gelindi. Konya Şeker’in kurucusu olduğu Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi’nin eğitim öğretime başlamadan önce 2016 yılında başlattığı ilk projelerden biri olan ve buğday tohumluğu ıslahını hedefleyen proje kuruluşta belirlenen ihtiyaç tespitinin bir sonucu olarak devreye alındı. Üniversitenin kuruluş sürecinde PANKOBİRLİK Genel Başkanı Recep Konuk’un ısrarla üzerinde durduğu konulardan biri olan ve özellikle pancar münavebesinde ekilen ürünlerin dekara verimini arttıracak tohumluk çalışmaları

ile pancar üreticisinin dekarda aldığı verimi arttırarak, hem pancardan hem münavebe ürünlerden daha çok kazanmasını sağlayarak  pancar üretiminde sürdürülebilirliği ve sürekliliği sağlama hedefi çerçevesinde Konya Şeker ve KGTÜ işbirliği ile başlatılan proje ile bölge iklim ve arazi yapısına uygun buğday tohumluklarından çaprazlama yoluyla ıslah edilmiş yüksek verimli yeni tohumluk üretimi hedeflendi. Bu sene hasat edilecek tohumların gelecek yıl verimlilik testi için çiftçi şartlarında ekimi yapılacak ve ondan sonraki süreçte de ıslah edilen tohumluk tescillenecek.

Son aşamaya gelen ve önümüzdeki 2 yıl içinde üreticiye somut katkı yapması öngörülen Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi’nin başlattığı Ziraat Fakültesi buğday ıslah programı Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Hakan Özkan danışmanlığında 2016 yılında başlatıldı ve KGTÜ’de bir ziraat mühendisi kadroya alınarak ıslah çalışmalarının devamlılığı ve içselleştirilmesi sağlanarak projede son aşamaya gelindi. Beta Ziraat iş birliği ile yürütülen mevcut proje ile her yıl yeni aday buğday çeşitleri belirlenerek değişik amaç ve koşullara en uygun tiplerin ülkemize kazandırılması amaçlandı. Buğday tohumluğu ıslah projesini Konya Şeker’in tohum üretim kuruluşu Beta Ziraat ve Tic. A.Ş. ile birlikte yürüten Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi’nin ıslahını gerçekleştireceği buğday tohumlukları BETA Ziraat eliyle üreticiyle buluşacak ve üretici pancar münavebesinde ayçiçeği, arpa, mısır gibi ürünlerin yanı sıra yeni ıslah edilmiş buğday tohumları ile dekardan daha çok verim alabilecek. 

Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi’nin, tohum üretim tarlalarında yapılan programda, 2016 yılında başlayan ve dünyanın en stratejik tarım ürünlerinden olan buğdayda tohum ıslah çalışmalarında gelinen son nokta anlatıldı.

Program, Anadolu Birlik Holding’in İcra Kurulu Başkanı (CEO) Taner Taşpınar, Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cumhur Çökmüş, projenin yürütücüsü akademisyenler, çiftçiler ve öğrenciler katıldı.

Programda, yapılan ıslah çalışmaları ile ilgili katılımcılara bilgi verildi. Daha sonra bir açıklama yapan Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Rektörü Cumhur Çökmüş şunları söyledi; “Üniversitemiz 2013’te kuruldu, kurucumuz Başkan Recep Konuk’un ufku gereği bu ıslah çalışmalarına 2016 yılında başladık, 5 yılını tamamladık, aday çeşitlerimizi belirleme aşmasına yaklaştık. Bizi heyecanlandıran, hem verim, hem kalite değerleri açısından umut vadeden çeşitleri görmüş bulunuyoruz. Üniversitemizin konsepti gereği, ülkemizin dışa bağımlılığını azaltacak projelere öncelik veriyoruz. Bunların başında da tohum geliyor. Dolayısıyla 5 yıl önce başladığımız bu proje ile ekmeklik, makarnalık ve bisküvilik buğday çeşitlerinde kendimize özgü aday olabilecek tohumları geliştirmiş bulunuyoruz. Önümüzdeki yıl verim denemelerine geçeceğiz, bir sonraki yıl da tescil için başvurmuş olacağız. Bu ve benzeri projelerle Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi ülkemizin belli kalemlerde, özellikle de milli ve yerli tohum üretme konusunda dışa bağımlılığı azaltmak için elinden geleni yapıyor. Bu çerçevede desteklerinden dolayı, Konya Şeker’e, Torku camiasına ve en önemlisi de Sayın Recep Konuk Başkanımıza teşekkür ediyorum.”

“BUGÜN İTİBARIYLA SONUÇLANMA AŞAMASINA GELEN PROJE ÜNİVERSİTEMİZİN İLK BAŞLATTIĞI PROJELERDEN BİRİ”

Rektör Çökmüş’ün açıklamaları sonrası proje ve sektörün beklentileri ile Konya Şeker’in bu tür çalışmaları niçin önemsediğine dair bir değerlendirme yapan Anadolu Birlik Holding’in İcra Kurulu Başkanı (CEO) Taner Taşpınar, “Bugün Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi’nin başlattığı hem bölge tarımı hem ülkemiz için önemi büyük ve geleceğe yönelik yüksek beklentiye sahip olduğumuz Buğday Islah Projesi için bir araya geldik. 2016 yılında 800 adet ekmeklik gen kaynağının ekimi ile başlayan ve

bu sene 6’ncı senesine giren projenin detayları ve ulaşılmak istenen hedef konusunda kıymetli hocalarımız hepimizi detaylı olarak bilgilendirdiler.

Bugün itibarıyla sonuçlanma aşamasına gelen proje Üniversitemizin ilk başlattığı projelerden biri. Biliyorsunuz Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi, 2016-2017 Eğitim-Öğretim yılında ilk öğrencilerini alıp eğitime başladı. Bu proje öğrencilerin sınıfları doldurmasından aylar önce başlayan bir projedir. Bu öncelik ya da hassasiyet Üniversitemizin kurulma sebebinin ve sektörde üstlendiği temel misyonun yansımasıdır. Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi’nin kurucusu Konya Şeker tam da bu amaç için üniversiteyi kurmuştur. Yani, ürettiği projelerle tarım sektörümüzün meselelerine çözüm üretmesi, tarlada tapanda, ahırda, ağılda, bağda bahçede sonuç alacak, verimi ve çiftçi gelirlerini arttıracak, tarımsal üretime yaptığı dokunuşları ürünün işlenme sürecine de taşıyarak ürün üzerinden oluşacak katma değerin üstüne artılar ekleyecek neticesi olan işler yapması için” dedi.

“BUĞDAY TARIM SEKTÖRÜNÜN ALFABESİDİR”

 “Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi, niçin buğdayla başladı? Çünkü buğday hem tarım sektörünün alfabesidir hem de pancarı münavebe bitkilerinden biridir. Yani bizim ortaklarımız pancar üreticisidir, ama pancar ektikleri arazide 3 yıl boyunca münavebe bitkileri ekerek toprağı dinlendirmeleri gerekir. Aynı araziden 4 yıllık periyotta yüksek pancar verimi alabilmek için pancar ekimi sonrası ve öncesi ekilecek münavebe ürünleri bellidir. Buğday, arpa, mısır, ayçiçeği. Biz bir üretici iştirakiyiz biz pancara bakıp diğer ürünlerde üreticimize sırtımızı dönemeyiz. Yani bizim üreticimiz, pancarda da dekardan en yüksek verimi almalı, münavebe ekimlerde buğdaydan, arpadan, mısırdan, ayçiçeğinden de almalı. Nasıl dekara pancar tonajı ve şeker veriminde hem tohumluklara verdiğimiz önem, hem ziraatinde verdiğimiz destekle Konya’yı dünyada ilk sıralara taşıdıysak, pancar münavebesindeki ürünlerin dekara veriminde de üreticimizi ve ülkemiz tarım sektörünü ön sıralara taşımaya kararlıyız. Bu açıdan buğday tohumuyla işe başlamak bizim ortaklarımıza karşı mesuliyetimizdi ve kurucusu olduğumuz üniversitemizden ilk beklentimiz oldu ve Sayın Başkanımız Recep Konuk’un Üniversiteden ilk somut sonuç verecek isteklerinden biri pancarın münavebe ürünlerinin verimini arttıracak çalışmalara süratle başlanması oldu. Öte yandan tarım sektörünü matematiğe benzetirsek, buğday o bilimin 4 temel işlemidir. Buğday hesabını bilmezseniz matematikte ilerleyemezsiniz” şeklinde konuşmasını sürdüren Taner Taşpınar, “Buğday yerleşik tarımın ilk ürünüdür. Konya da dünyada buğdayın ilk üretildiği yerlerden biridir. Yani nerden baksanız 10 bin yılı aşkın bir süredir Konya toprakları buğday üretiyor. Dünyanın neresine giderseniz gidin halen ekilen, ziraatı yapılan buğday tohumlarının gen kaynağı genelde Anadolu, özelde Konya’dır. Yetiştirilen yüksek verimli buğday tohumluklarının hemen hepsinde bu toprakların izi var. O nedenle gecikmiş de olsak, bu proje yeni bir tohum çeşidi geliştirmeyi hedeflemiyor olsa da bu toprakların bize yüklediği mesuliyet dünyanın en verimli buğday tohumunu anavatanında geliştirmek, üretmek ve bu topraklarda en verimli buğday tarımını yapmaktır. Bu açıdan bu proje bir başlangıçtır ve inşallah devamı daha büyük adımlarla gelecek. Bizim üniversitemizden beklentimiz budur.

Niçin buğday sorusunun bir diğer cevabı, Konya’nın sosyal bilgiler kitaplarındaki tarifidir. Türkiye’nin tahıl ambarı diye tarif edilir Konya kitaplarda. Hayata dokunma iddiasında hem de Konya’da kurulan bir üniversite buğday ile ilgili bir proje üretmez ise bu kendini ve iddiasını inkâr ile eş anlamlıdır.

Konya çiftçisi için şeker pancarı ne kadar önemli ise buğday da o kadar önemlidir. Ayçiçeği, mısır ne kadar önemli ise buğday da o kadar önemlidir. Kaldı ki, pancar buğdaysız, buğday pancarsız yapamaz. Bunlar münavebeye girecek ki toprağın bereketi artacak” dedi ve konuşmasının sonunda çalışmaları yürüten akademisyen ekibine de başarılı çalışmalarının devamını diledi.

Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi’nin buğday ıslahı projesi 2016-2017 yetiştirme yılında 800 adet ekmeklik buğday gen kaynağıyla Konya Şeker’in Çumra Araştırma ve Uygulama alanında Ekim-2016 tarihinde ekilerek melezleme çalışmalarına başladı ve bu yıl son aşamaya gelinmiş oldu. Önümüzdeki günlerde yapılacak olan hasat sürecinden sonra, gelecek yıl verim ekimi yapılacak ve bir sonraki yıl ise üretilen buğday tohumlarının lisansları alınmış olacak. Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi, şu anda ekmeklik, makarnalık ve bisküvilik olmak üzere üç farklı buğday tohumu çalışması yürütüyor. Elde edilen tohumlarla, Türkiye’nin her noktasında uygun, yüksek verimli, doğal süreçlere dayanıklı buğday üretimi üreticilere sunulmuş olacak.