Kırgızistan’daki alternatif tıp, teşhis ve tedavi yöntemleri Dumlupınar Üniversitesi’ndeki (DPÜ) panelde tanıtıldı.Panele konuşmacı olarak Kırgızistanlı Dr. Nurlan Chalponbaev ve Dr. Andrey Grıshin katıldı.Panel öncesi konuşan DPÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Karaaslan, insanın sahip olduğu en değerli varlığın sağlık olduğunu ve insanların evine, arabasına gösterdiği hassasiyeti Allah’ın insanoğluna muhteşem hediyesi olarak verdiği sağlığı koruma noktasında göstermediğini belirterek, "En değerli varlığımız olan sağlığı kaybettikten sonra çözüm aramak zor bir iştir. Sağlık ancak kaybedildikten sonra anlaşılır. Dünya nüfusu arttıkça, sanayileşmenin ve teknolojinin gelişmesine paralel olarak hastalıklar artmaktadır. Hastalıklar arttıkça ülkelerin sağlık harcamaları bütçelerinde çok büyük hacimler tutmaktadır. Bazı ülkeler için mutluluk kaynağı olan bu bütçeler diğerleri için yıkım olmaktadır. Bir toplumda sağlık harcamasını çok üst düzeye çıkarıldığını söylemek aslında o toplumda hastalıkların yaygın hale geldiğini söylemektir. Dünyada uyuşturucu kullanımının yüzde 43’ü ABD’de gerçekleşmektedir ve bu yönüyle o toplumu hasta toplum olarak da mütalaa edebiliriz” dedi."SAĞLIKLI NESİLLER YETİŞTİRMELİYİZ"Üniversite olarak sağlık bir nesil yetiştirdiklerini dile getiren Karaaslan ,"Biz üniversite olarak toplumun ağır yükünü azaltmak, daha sağlıklı toplum oluşturmak, üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmek zorundayız. Modern tıp ve onun çözümleri hiç şüphesiz insanların sağlıklı kalmak adına hiç kimsenin itiraz edemeyeceği bir realitedir. Sağlık Bakanlığının, önemini kavrayarak kurduğu Geleneksel, Tamamlayıcı Alternatif Tıp Uygulamaları Daire Başkanlığı bu yolda atılmış önemli bir adımdır.Üniversite olarak bugün Kırgızistan’dan gelen genç iki doktor arkadaşımızdan farklı iki çözüm önerilerini dinleyeceğiz. Bu iki metodu tanımaya çalışacağız ve tıp dünyasının hizmetine sunacağız" diye konuştu.Prof. Dr. Ahmet Karaaslan’ın arkasından söz alan Dr. Nurlan Chalponbaev, Vejetatıf-rezonans test ve Biyorezonans terapi hakkında bilgi verdi. Sistemin Foll’ın yöntemi ile 1953 yılında Almanya’da doğduğunu belirten Dr. Nurlan Chalponbaev katılımcılara R. Foll’un yöntemi hakkında bilgi vererek şunları ifade etti: “Yöntem, organların vücudun çeşitli noktalardaki bağlantıları arasındaki elektriksel değişmelerin farklılıklarını ölçerek bu noktaları etkileyip organlar üzerinde düzeltici faaliyetleri tespit etmiş ve bununla vücudun fonksiyonlarını değiştirebileceğini keşfetmiştir. 1953 yılında R. Foll ve mühendis F. Verner’in cihazı ile birlikte Elektroakupunturu oluşturmuş (bu noktalara elektrik sinyalleri vererek) ve araştırmalarını ilaçla bütünleştirerek bunu farklı bir terapiye dönüştürmüştür. 1954 yılı R.Foll’un ‘İlaçların testi’ çalışmalarının başlangıç yılı olmuştur. Bulunan noktalara ilaç koyarak bunların organlara olan etkisini ölçen R. Foll, en iyi pozitif etkiyi gösteren ilaçları bulmayı 1954 yılında başarmıştır. 1981 yılında Foll’un elektroakupuntur yöntemini kullanan Uluslararası toplulukların başkanı E. Hollişer birçok deneyler yapmıştır. Bu deneylerde laboratuvar ortamlarında bulunan Biyokimyasal hücrelerin hangi mesafede ne kadar etkilendiğini ve bu etkilerin hangi ilaçlarla mümkün olduğunu tespit etmiştir. İlacın organa aktarılmadan en yüksek değişimin hangi mesafede en iyi sonucun alındığını bulmuştur.”Dr. Nurlan Chalponbaev konuşmasında; Vejetativ - Rezonans Testi, Biorezonans terapi, Tıbbi merkez İMAGO, Kolesterol, karbonhidrat metabolizması, Yeterli magnezyum içeren enzimlerin eksikliğinin sonuçları, Ateroskloros, Enfarktüs ve iskemik inme, Hiperglisemi - stresin bir sonucu olarak - reaksiyon, Diyabet tip2 türünün tedavi prensipleri, BRT hakkında bilgi verdi.Panelin sonunda Rektör Prof. Dr. Ahmet Karaaslan; Dr. Nurlan Chalponbaev, Dr. Andrey Grıshin’e Dumlupınar Üniversitesini sembolize eden altın anahtar plaketi ve anı tabağını takdim etti.Panele Rektör Prof. Dr. Ahmet Karaaslan ve eşi, Cumhuriyet Başsavcısı Atilla Aslan ve eşi, Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekreteri Opr. Dr. Mithat Ekici, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Yunus Erdoğan, Prof. Dr. Osman Genç, dekanlar ve çok sayıda akademisyen katıldı.(EFE)