Ünlü şairler Nur Pembeci ve Kitabı 'Yirmi Yedi' den şöyle bahsediyor;
"Şiirlerinizi okuduktan sonra 'Nur' diyeceğim. Hem biyografiniz hem şiirleriniz bana çok şey düşündürdü. Şiirinizi, süren homojenleşmeye teslim etmemiş olmanız, yalın ve anlaşılır olmaktan sakınmamanız en çok dikkatimi çeken unsurlar. Son yıllarda hiçbir kadın şairde okumadığım kadar sımsıcak, lirik bir dil okurken kuşattı beni. Çok güzelsiniz; diliniz, yüreğiniz.. Şiiri anlamış bilmişsiniz genç yaşınızda . Bu yüzden asla iflah olmazsınız, asla mutlu olmazsınız... Sevgiyle ve içtenlikle öpüyorum sizin ve şiirinizin gözlerinden."
Yılmaz ODABAŞI
"Nur Pembeci'nin tek şiiri için bir şeyler söylemek zor. Başka şiirlerini de görmek gerekir. Ama o tek şiirinde bile keskin bir zekası, alaycı bir tavrı olduğu görülüyor"
Refik DURBAŞ Varlık Dergisi Şubat sayısı... syf:87
Şiirde sesini arıyor Nur Pembeci.
Bir yazımın adıydı: Dizlerinde çimen kokusu, bileklerinde jilet izleri. Evet, sesini böyle arıyor Nur Pembeci. Bunu yaparken hata yapmaktan çekinmiyor. Çoğu yerde sıkıntılı, bazı yerlerde sorunlu şiirlerini benim için en anlamlı kılan özelliği bu.
Deniyor, zorluyor, çıkış arıyor ve hiç yan yana gelmemiş kelimeleri yan yana getirmeye çalışıyor. Bazen başarıyor, bazen başaramıyor.
Derin bir duyarlılıkla, ironik değişkenlik şiirine ivme katıyor. Duygusallığıyla şiiri arasına biraz daha mesafe koyarsa bu ivme çoğalacak. Şiiri akışkanlık kazanacak.
Son olarak, keşke kitabının adı:”aynı yerden kırılmışız meğer” olsa.
Bu dizesini çok sevdim.
Nur Pembeci’nin şiirlerine inandım.
İnanmasaydım bunları yazmazdım.
Yolu açık olsun.
Cezmi ERSÖZ
Nur Pembeci Kimdir?(Kitabından alıntı)
1986 yılı nisan ayının 7. günü Karaman'da dünyaya geldi, 5 yaşında okumayı öğrendi, 6 yaşında anaokulu öğretmeni ailesini okumayı unutması konusunda uyardı ve kendisi için alınan yirmi dört serilik dünya masal klasikleri seti ortadan kaldırıldı.
İlk okul birinci sınıfta bütün arkadaşları okuma yazma öğrenirken o çok sıkıldı. Vasat bir şekilde biten ilk ve orta öğrenimi 1999 yılında Aksaray Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi sınavını kazanıp, müzik eğitiminin başlamasıyla da değişmedi, müzikle ortaokul sıralarında (yaz tatillerinde) gittiği bağlama kursları sayesinde tanışmasının ardından güzel sanatlar lisesini kazanmasıyla bu tanışıkılık pekişti.
Bir yandan müzik eğitimi alırken bir yandan okulun ve Aksaray Belediyespor Kulübünün basketbol takımında oynadı. Pekçok maça gitti okula gitmedi. Lisenin ardından bir yıl Karaman Gençlik Spor Merkezi'nde bağlama eğitmenliği yaptı. 2006 yılında Afyon Kocatepe Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Türk Halk Müziği Bölümünü ikincilikle kazandı, sonunculukla bitirdi. Üniversite eğitimi boyunca çeşitli bestelere imza attı, bir kaç kez de ses yarışmasına katıldı. İki tanesi birincilik olmak üzere çeşitli dereceler aldı. 2010 yılında ikinci üniversite hakkıyla Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi felsefe bölümüne başladı. 2011 yılında konservatuvardan mezun oldu. Yaklaşık 17 yıllık eğitim - öğretim hayatı boyunca başarısız olduğuna inandı ve okul hayatına bir son verdi. Aynı yıl İzmir'de devam eden plastik kapak toplama kampanyasını Afyonkarahisar'da başlattı ve ilgili kurumlarla birlikte pek çok ihtiyaç sahibine umut oldu. Yine 2011 yılında yazdığı şiirleri bir araya toplayıp ''yirmi yedi'' isimli bir kitapta yayınladı. Hala Afyonkarahisar'da küçük bir evin kendisine ait odasında kah bağlama çalıp, kah şiir yazarak hayatını sürdürmekte...