Şair Mustafa Aydoğan, “Yazarlık; kelimeler arka arkaya dizilerek cümleler, cümleler arka arkaya dizilerek paragraflar, paragraflar arka arkaya dizilerek yazılar yazmak işi değildir.” dedi. 
Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Edebiyat Fakültesi ve Sosyal Bilimler Lisesinin davetlisi olarak Karaman’a gelen Şair Mustafa Aydoğan, Yunus Emre Konferans Salonu’nda “Geleceğin Yazarları Yetişiyor” başlığı altında bir konferans verdi. Etkinliğe Rektör Prof. Dr. Sabri Gökmen, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Mehmet Karataş ve Prof. Dr. Kemal Esengün, Edebiyat  Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Turan Karataş, üniversitenin akademik ve idari personeli ile öğrenciler katıldı.
Mustafa Aydoğan, “Bu programın adı ‘Geleceğin Yazarları Yetişiyor’. Bu çok iddialı bir söylem ve açıkçası bu ifade beni korkutuyor. Haddimi aştığımı hissediyorum çünkü şimdi bir Arthur Rimbaud karşısında oturuyor olabilirim. Ben şimdi geleceğin Sezai Karakoç’unun, geleceğin Necip Fazıl’ının, geleceğin Nazım Hikmet’inin, geleceğin Tomris Uyar’ının karşısında oturuyorum hissine kapılıyorum. Onun hanginiz olduğunu bilmiyorum ama içinizden birileri onlardan birisi olabilir” dedi.
Mustafa Aydoğan yeteneğin bir insanın hayata tutunmasının ve varoluşunun sebebi olduğunu belirterek “Somut bir toplama dönüşmeden bir yeteneğin mevcudiyetinden bahsedemeyiz. Bizde bulutsu halde var olan bu yetenek yazıya, şiire döküldüğünde açığa çıkar” dedi.
Aydoğan, yazarın aslında okurdan değil kendisinden korkması gerektiğini söyledi ve bunu şöyle açıkladı: “‘Ahmet Hamdi Tanpınar yazdığım hiçbir kitabı beğenmiyorum, onlara tahammül edemiyorum, tekrar yazma şansım olsaydı aynı şeyleri yazmazdım’  diyor. Bu da yazarları yazar yapan şeyin şüphe olduğunu gösteriyor. Mevcut durumumuza şüphe ile yaklaşmazsak daha iyisini yapmak konusunda herhangi bir istek duymayız. Bu da gelişmeyi engelleyen bir şeydir” dedi. 
Mustafa Aydoğan bugüne sesini ulaştıran yazarların nasıl insanlar olduklarını sizlere anlatmak istiyorum diyerek konuşmasını şöyle sürdürdü: “Yazar olacak kişilerin parayla arasının iyi olmaması lazım. Şair İlhan Berk, ‘Kimseye yazar olmasını tavsiye etmiyorum’ diyor. Necip Fazıl tüm maddi varlığını idealleri uğruna harcamıştır. Sezai Karakoç 35 yaşında açlıktan yerlere düşüyor. Nazım Hikmet, memleketinden uzak kalıyor. Yalnızlığa aday değilseniz hiç bu işlere girmemelisiniz” dedi.
Mustafa Aydoğan konuşmasına ‘Kimsesi Yoktur Acının’ ve ‘Kurdela’ şiirlerini okuyarak son verdi.
KMÜ Edebiyat Fakültesi ve Sosyal Bilimler Lisesi tarafından düzenlenen,  Mevlana Kalkınma Ajansı (MEVKA) tarafından desteklenen “Geleceğin Yazarları Yetişiyor” adlı proje kapsamında her ay farklı bir yazarla söyleşi yapılıyor. Kariyer Günleri etkinlik dizisi kapsamında bir araya gelen öğrenciler şairler ve yazarlarla bir araya gelerek onların yazma serüvenine ortak oluyorlar.
Mustafa Aydoğan Kimdir?
1964 yılında Kahramanmaraş’ta doğdu. İlk ve orta eğitimini Kahramanmaraş’ta tamamlayan Aydoğan 1989 yılında Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümünden mezun oldu. 1990 yılında Maliye Bakanlığına giren Aydoğan, halen Maliye Bakanlığında Muhasebat Başkontrolörü olarak görev yapıyor.
1978 yılında şiire başlayan Aydoğan’ın; Mavera, Yedi İklim, Kayıtlar, Dergah ve Hece dergilerinde şiirleri yayınlandı. Esra Yazıları (1981) ve Edebiyat Ortamı (1997) dergilerinin kurucuları arasında yer alan Mustafa Aydoğan, halen Edebiyat Ortamı adlı derginin yayın yönetmenliğini yürütüyor ve Milat gazetesinde köşe yazarlığı yapıyor.
Şair Mustafa Aydoğan’ın ilk şiir kitabı 1997’de Kendini Aynalarda Çoğaltan Şehir adı altında İz Yayınlarından çıktı. Bir Dolu Bakır Yaz (1999) ve Bahar Köpüğü (2004) yayınlanmış diğer şiir kitaplarıdır.