YOZGAT (AA) - Yozgat'ta 300-400 yaşında olduğu tahmin edilen ve ''Ulukavak'' adı verilen alba cinsi kavak ağacı köylüler tarafından özenle korunuyor

Köyün simgesi durumundaki 8 metre çevre genişliği ve 20 metre uzunluğu olan, heybetli görüntüsü ile dikkati çeken kavak ağacını vatandaşlar, dalını ve yaprağını dahi koparmadan gözleri gibi koruyorlar.

Orman Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından koruma altına alınarak, "Anıt Ağaç" statüsüne kavuşturulan kavak ağacının kesin yaşı tam olarak bilinmiyor.

Köylülerin yanında kurban keserek dilekte bulundukları kavak ağacı 1993 yılında sit alanı ilan edilerek, geçen yıl çevre düzenlemesi yapıldı.

Kamışcık köyü muhtarı Rıza Taşkın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, alba cinsi anıt kavak ağacının 300 ya da 400 yıllık olduğunun tahmin edildiğini söyledi.

Ağaca köylülerin ''ulukavak'' adını verdiğini anlatan Taşkın, ''Bu kavak ağaçlarının bulunduğu yer 1993 yılında sit alanı ilan edildi ve milli parklara bağlandı. Burada 3 tane kavak ağacı vardı. Geçtiğimiz yıllarda kavak ağaçlarından biri çıkan yangında yandı. Onun yerine başka bir tane daha çıktı. O ağaçta büyüyor şimdi'' diye konuştu.

Çevre köy ve ilçelerden kavak ağacını görmeye gelenlerin olduğunu ifade eden Taşkın, şöyle devam etti:

''Kavak ağacı ile ilgili asırlardır anlatılagelen efsaneye göre, Kerem ile Aslı’nın hikayesinin bir bölümünün burada geçtiğine inanılıyor. Buraya gelip ziyaret ettikten sonra Tokat'ın Zile ilçesine gittiği söyleniyor. Tarihi kayıtlarda da bu geçiyor. Köyümüz tarihi İpek Yolu üzerinde bulunuyor. Türkmen bir köy olmamız nedeniyle de insanlarımız sürekli gelerek burayı ziyaret ediyor. Bayramlarda ve özel günlerimizde burası oldukça yoğun oluyor. Tüm insanlarımızın her türlü inancına saygılıyız. Buraya gelenler dilek diliyor. Hastalığı olan, çocuğu olmayan, adak adamış adağını kesmek için geliyorlar. Gençlerimiz askere gitmeden önce tüm etkinliklerini ve eğlencelerini burada yapıyorlar. Askerden sağ salim döndükten sonra burada adadıkları kurbanlarını kesiyorlar. Köy içerisinde yer alan yaşlı kavak ağaçlarının gölgesinde çocuklar oyunlar oynuyor, inananlar kavak ağaçlarının dallarına yemeni, bez bağlayıp, dilek tutuyor. Tutulan dilek sonrasında kavak ağacının yanında dua ediliyor.''

Taşkın, vatandaşların ağaçla ilgili ''Bu kavak ağacına zarar veren de zarar görür'' şeklindeki düşünceye inandıkları için daha bir özenle koruduklarını dile getirdi.

Köyün kadınlarından 68 yaşındaki Zöhre Arslan, ağacın asırlardır hayatta kalmasında kutsal olduğuna inanılmasının da etkili olduğunu belirterek, tescil gelen görevlilerin buradaki ağaçların 200 yaşın üzerinde olduğunu söylediklerini vurguladı.

Arslan, "Ama biz 400 yaşından da büyük olduğunu düşünüyoruz.Dalını koparanın, zarar verenin işi rast gitmiyor, kendisi de bir şekilde zarar görüyor. Büyüklerimiz bu ağaçlarının yaprağını dahi koparmıyorlardı. Bizler de koparmıyoruz ve izin vermiyor, koruyoruz. Bizden sonraki nesiller tarafından da korunmasını istiyoruz'' ifadelerini kullandı.