Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker, "Kobani’deki Kürdü IŞİD öldürüyor, Diyarbakır’daki Kürdü kim öldürüyor? Kendilerinden olmayanlara hayat hakkı tanımıyorlar” dedi.

AK Parti Konya İl Başkanlığı 40. İl Danışma Meclisi toplantısı, Konevi Kültür Merkezi’nde Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker ve bölge milletvekillerinin katılımıyla yapıldı. Programda konuşan Bakan Eker, Konya’da bulunmanın insana ayrı bir mutluluk verdiğini söyleyerek, “Biz danışma diyoruz ama bu aslında müşavere etmektir. Bizim kültürümüzün en önemli müesseselerinden biridir. Müşavere ettiğimiz sürece kararlarımız daha sağlıklı olur. Biz aslında bir medeniyet tasavvurunun AK Parti olarak müesseseleşmiş haliyiz. 2001 yılında kurulan bir parti değiliz sadece. Milletin en az 150 yıllık bir hasretinin kurumsallaşmış bir halidir. Yerli düşünce itibariyle yerli olduğu kadarıyla medeniyetimizin evrensel değerleriyle beslenen bir partidir AK Parti. Bu millet çok bekledi AK Parti’yi. Temizlemeye çalıştığımız hatalı uygulamaları, insanları mutsuz eden, insanları refahtan, zenginlikten uygulanan yanlışlıklardan kurtulmanın adıdır AK Parti. Bu tasavvur, 58, 59, 60 ve 61. hükümetlerini kurdu, iki tane cumhurbaşkanı seçti. Abdullah Gül ve Recep Tayip Erdoğan’ı seçti. Yürüyüşümüz devam ediyor. Devam eden işlerimizi sürdürerek, sosyal projelerimizi, eğitimle, ulaşımla, sağlıkla ilgili işlerimizi devam ettiriyoruz. AK Parti icraatlarını devam ettiriyor” dedi.

“MASA ÜSTÜNDE BİR SINIR ÇİZİLDİ DİYE ORTADOĞU’DAKİ AKRABALIĞIMIZ BİTMEDİ”

AK Parti olarak her meseleye tarihsel olarak baktıklarının altını çizen Bakan Eker, “Zaten tarihsel bakmazsak resmin bütününü göremeyiz. Büyük acıları yaşadığımız, büyük imparatorlukları kaybettiğimiz yüzyıldayız. Birinci Dünya Savaşı öncesinde, sırasında ve sonrasında yaşanan mücadeleler, cuma sonrası yapılan eylemler, parlamentolarda uzun süre tartışıldı. Bunların hilafetle bağlantıları tartışıldı. Bunlar çok iyi incelenmesi gereken meseleler. 1923’te kurulan Türkiye Cumhuriyeti’ne biz ebedi saadetler diliyoruz. Hepimiz cumhuriyetimizi onun değerleri ile birlikte korumak üzere yaşatmaya devam edeceğiz. Suriye’de yaşananları değerlendirmeden önce Ortadoğu’da gözümüzü kapatarak geçiştirmemiz mümkün değil. Suriye’de yaşayanların hepsi bizim akrabalarımız. Masa üstünde bir sınır çizildi diye akrabalığımız bitmedi. Türkmeniyle, Kürdüyle, Arabıyla kardeşliğimiz ve akrabalığımız devam ediyor. Nasıl olur da orada yaşananlara sırtımızı döner, gözümüzü kapatırız. Bizden önceki hükümetler sırtlarını dönüp gözlerini kapattılar. Peki sorunlar çözüldü mü? Biz iktidara geldiğimiz dönemden itibaren hem genel başkanımız, hem cumhurbaşkanımız çok dil döktüler. Bağdat’ın yakılıp yıkılmaması için çok uğraştılar. Sonunda Irak işgal edildi, Moğol istilasından sonra en çok kan burada döküldü. Hem Şiiler hem de Sünnilere kumpas kurularak öldürüldüler” diye konuştu.

“IŞİD IRAK’TAKİ ZULMÜ YAŞATANLARIN BİR MAŞASIDIR”

Suriye’de ve Kobani’de devam eden olaylarla ilgili olarak ise Bakan Eker, “Bu insanları birbirine düşürdüler. Bugün Suriye’de yaşananlara bakalım. IŞİD Irak’taki zulmü yaşatanların bir maşasıdır. Türkiye’nin kararlılıkla uluslararası hatalara ’one minute’ diyebilmesi, zalime sen zalimsin diyebilmesi Müslüman ülkeler arasında mumla aranıyordu. Bunun mimarı Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dır. Önce IŞİD Kobani’den çekiliyor. Kobani’de 200 bin kişi yaşıyor. Burada katliamlar yaşanacak, kadınlar ve çocuklar ölecek. Ama bir şeyi hesap etmediler. Bütün insanlığı kucaklayacak bir medeniyetin tasavvurunu yapan AK Parti hükümetini hesap edemediler. Onlar sınır kapalı olacak, bir iç savaş yaşanacak diye senaryo yazmışlardı. Ama biz bir gecede 60-70 bin insanın geçmesi için kapıları açtık. Başbakanımız talimat verdi, Suruç’a gittik. Orada terör örgütünün adamları bizim gitmemizden rahatsız oldular. Çünkü biz sorun çözmeye, kadınların, çocukların kurtulması için gittik. Bize taş attılar. Çünkü onlar kandan, karanlıktan, ölü dokudan besleniyorlar. Biz tabi tedbirlerimizi aldık. Bayramdan önce tekrar oraya gittim. Baktılar istedikleri olmuyor, yalan bir haberle sosyal medya üzerinden Türkiye IŞİD’e yardım ediyor dediler. Bunun üzerinden ortalığı öyle karıştırdılar ki sokakta yürüyen masum insanları öldürdüler. Kurban eti dağıtan çocukların kafalarını ezerek öldürdüler. Bunu adeta bir şantaj aleti olarak öne sürdüler. Biz adına çözüm süreci dediğimiz bu projeyi barış ve kardeşliği tesis etmek için hazırladık” ifadelerini kullandı.

“HDP’NİN CHP VE MHP İLE ZİHNİYET AKRABALIĞI BULUNUYOR”

“Farklı etnik kimlik ve yapılara birlik ve beraberlik anlayışıyla yaklaşan bir medeniyeti yaşamak ve yaşatmak istiyoruz” diyen Bakan Eker, “Biz çözüm sürecinde 77 milyon vatandaşı muhatap aldık. Ne bir şahıs, ne bir örgüt, ne bir başkası. Biz bu sözleşmeyi vatandaşımızla yaptık. Bu proje de diğer bütün projelerimiz gibi bize aittir. Yani içinde barış, kardeşlik, uzlaşma ve kucaklaşma var. İçinde var olabilecek sorunların tartışılarak, konuşularak çözülmesi var. Çözüm sürecine kamu düzeni feda edilemez. Kamu düzeninin sağlanması en az süreç kadar önemli. Dolayısıyla çözüm süreci kamu düzeniyle amacına ulaşır. Türkiye’de bugün yaşanan, hala kalıntıları olan acıları ortaya çıkaran yanlış anlayışlar sebebiyle siyasi uzantıları var. Onlar hala sürece karşılar. Onun için onlar Türkiye’de kalıcı bir barışa yol açacak çözüm üretemediler. HDP’de bu çizginin siyasetini yapıyor. HDP’nin CHP ve MHP’yle zihniyet akrabalığı bulunuyor. Farklı şeyleri savundukları zannedilse de aynı kodlarla düşünüyorlar ve uygulamaları aynı. Eğer öyle olmasaydı bu kadar ortalığı ateşe verirler miydi? Kobani’deki Kürdü IŞİD öldürüyor, Diyarbakır’daki Kürdü kim öldürüyor? Neden bölge insanlarının binalarını hedef olarak seçiyorlar. Çünkü tekçiler, kendilerinden olmayanlara hayat hakkı tanımıyorlar” şeklinde konuştu.

Bakan Mehdi Eker’in konuşmasının ardından İl Danışma Meclisi toplantısı basına kapalı olarak devam etti.