Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, “Bütün illerimizin 2040-2050 yıllarına kadar olan içmesuyu ihtiyaçları plandı. Yağışlardaki düşüşe rağmen aldığımız tedbirler sayesinde kuraklığı hissettirmedik” dedi.

Orman ve Su İşleri Bakanı Eroğlu, MHP Tokat Milletvekili Reşat Doğru’nun Orta Anadolu Bölgesi’ndeki büyük kuraklığın sonuçları ve alınması gereken önlemler konulu konuşmasını TBMM’de cevapladı. Bakan Eroğlu konuşmasında su yılının 1 Ekim-30 Eylül arasını kapsadığını belirterek, “Geçen seneki su yılında kurak bir dönem yaşadık. Özellikle su yılının ilk aylarında uzun yıllar ortalamalarına göre yüzde 30-40 civarında yağışlarda azalma oldu. Ancak son yağışlarla birlikte bu oran yüzde 6 civarına düştü” diye konuştu.

Yağışların azalmasında her ne kadar küresel iklim değişikliğinin etkisi de olsa Türkiye’nin yarı kurak bir iklime sahip olduğuna dikkati çeken Eroğlu, “Dönem dönem geçmişte kuraklıklar yaşadık. 1971-2014 yılları arasında su yılı içerisinde yapılan analizlere göre ülke genelinde 44 yıllık dönemde 12 defa kuraklık yaşandı. Bunların 6’sı şiddetli kuraklık olup; 1973, 1989, 1994, 2001, 2007 ve 2014 yıllarında gerçekleşti” ifadelerini kullandı.

“ALINAN TEDBİRLERLE VATANDAŞLAR KURAKLIĞI HİSSETMEDİ”

Aldıkları tedbirlerle neredeyse vatandaşlara bu kuraklığı hiç hissettirmediklerinin altını çizen Bakan Eroğlu, “Depolama tesislerinin seviyesinin en düşük olduğu dönem Eylül ve Ekim dönemidir. Buna rağmen sulama maksatlı barajlarımız şu an yüzde 31,4 seviyesinde dolu. Enerji maksatlı barajlarımız yüzde 32,3, içmesuyu maksatlı barajlarımız yüzde 36,3 seviyelerinde” dedi.

“81 İL İÇİN İÇMESUYU EYLEM PLANLARI HAZIRLANDI”

81 il için içmesuyu eylem planları hazırladıklarını bildiren Eroğlu, “Bu eylem planlarına göre her bir ilimizin bütün su kaynaklarını, yıllık su tüketimlerini ve gelecekteki nüfus durumunu göz önünde bulundurarak ne zaman hangi su kaynağını devreye alacağımızı hesapladık. Böylece illerimizin 2040, 2050 yıllarına kadar içmesuyu ihtiyacını planladık. Hiçbir ilimizde su sıkıntısı yaşanmamışsa bu bizim aldığımız tedbirlerdendir” şeklinde konuştu.

“DSİ 2 BİN 515 KİLOMETRE İÇMESUYU İSALE HATTI YAPTI”

İstanbul’dan Kars’a, Van’dan Balıkesir’e, Mersin’den Ordu’ya, Şanlıurfa’dan Çanakkale’ye bütün Türkiye’ye içmesuyu tesisleri kazandırdıklarını söyleyen Eroğlu, “Sadece DSİ Genel Müdürlüğü 2 bin 515 kilometrelik içmesuyu isale hattı yaparak halkımızın hizmetine sundu. İstanbul’da su kesilecek dediler, böyle bir şey yaşanmadı. Keza diğer illerimizde de gereken tedbirleri aldık” diye konuştu.

“YALOVALI VATANDAŞLARIMIZA İÇMESUYU PROBLEMİ YAŞATMADIK”

Yalnızca Yalova’da su sıkıntısı yaşandığını belirten Bakan Eroğlu, “Bu ilimiz için de hemen harekete geçerek, Kurtköy derivasyon isale hattını devreye aldık ve Gökçe Barajı’na suyu ilettik. Ayrıca açtığımız 13 adet yeraltı su kuyusu ile Yalovalı vatandaşlarımıza içmesuyu problemi yaşatmadık” dedi.

“İNŞA EDİLEN BU BARAJLAR LÜKS DEĞİL, BİR ZARURETTİR”

Su tasarrufunun çok önemli olduğunu, tasarruf yapılacak en önemli sektörün ise sulama sektörü olduğunu vurgulayan Eroğlu, “Bugüne kadar 268 büyük barajı inşa ederek vatandaşlarımızın hizmetine sunduk. Türkiye yarı kurak bir iklim bölgesinde bulunuyor. Bu yüzden suyun bol olduğu zamanlarda, yani kışın suyu biriktirmemiz ve az olduğu dönemde yani yazın ise suyu kullanmamız gerekiyor. Bu yüzden depolama tesisleri çok önemli. Türkiye için inşa edilen bu barajlar lüks değil, bir zarurettir” ifadelerini kullandı.

“BİN GÜNDE BİN GÖLET İNŞA EDİLİYOR”

Ayrıca uygulamaya koydukları Bin Günde Bin Gölet (GÖL-SU) projesi ile büyük sulama alanları dışında kalan yerleri de sulayacaklarını belirten Eroğlu, şöyle devam etti:

“Bu projenin çoğu bitti. Tamamını ise yılsonuna kadar bitirmeyi hedefliyoruz. 57 yılda yani 2011 sonuna kadar 461 gölet inşa edilmiş. Biz ise uygulamaya koyduğumuz GÖL-SU projesi ile yıl sonuna kadar biri de Kıbrıs’ta olmak üzere 1001 göleti sulamaları da dahil olmak üzere bitireceğiz. Ayrıca, bu göletlerin sulamaları tamamen cazibeli kapalı sistem sulamalarından oluşuyor.”

“HES’LER ELEKTRİĞİN SİGORTASIDIR”

Hidroelektrik santrallerinin de önemine değinen Eroğlu, “Biz göreve geldiğimizde 26 milyar kilowatt/saat elektrik üretiliyordu. Biz bunu 82 milyar kilowatt/saate çıkardık. Şunu unutmayalım ki HES’ler elektriğin sigortasıdır. HES’lerden elde edilen elektrik sayesinde yılda 15 milyar dolar döviz ödemekten kurtuluyoruz” şeklinde konuştu.

“BALLIKAYA BARAJI İLE SAPANCA’NIN SU SEVİYESİ DESTEKLENECEK”

Marmara Bölgesi’nin Türkiye’de nüfusun en yoğun olduğu bölge olduğunun altını çizen Bakan Eroğlu, “Bölge için sadece bir ili değil bütün illeri kapsayan entegre master planları hazırladık. Bu planları hazırlarken mevcut ve gelecekteki nüfusları da dikkate alıyoruz. İstanbul’da Melen Barajı’nı, Sakarya’da Ballıkaya Barajı’nı, Tekirdağ’da ise Naipköy Barajı’nı inşa ediyoruz. Yani bölgedeki bütün illerimizin gelecekteki su ihtiyaçları planlanıyor. Ballıkaya Barajı ile Sakarya’nın içme suyu ihtiyacını karşıladığımız gibi Sapanca’nın su seviyesini de destekleyeceğiz” dedi.