Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Hakkari’de şehit düşen üç askere Allah’tan rahmet dileyerek “Bütün bunlar Türkiye’nin iç huzuru ve güven ortamına yapılmış suikasttir. Bunun farkında olacağız” dedi.

AK Parti İzmir İl Danışma Meclisi, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın katılımıyla gerçekleşti. Yoğun bir katılımla Balçova Kaya Termal Otel Kardelen Salonu’nda yapılan il danışma meclisine, AK Parti İzmir İl Başkanı Bülent Delican ve yönetimi, AK Parti İzmir Milletvekilleri, ilçe başkanları ve yönetimleri ile partililer katıldı. Basına kapalı devam eden toplantıda Türkiye ve Orta Doğu’daki gelişmeler hakkında değerlendirmelerde bulunan Babacan, dün Hakkari’de şehit olan üç askere Allah’tan rahmet, yakınlarına baş sağlığı diledi. Önümüzde bir seçimin daha geldiği bir dönem olduğunu anlatan Babacan, şöyle konuştu: "Özellikle genel seçimlere giderken provokasyona açık bir ortam olabilir. Tahrik etmek isteyenler olabilir. Her türlü tahrike karşı soğukkanlılığımızı koruyacağız. Daha dün üç askerimiz hayatını kaybetti. Kendilerine Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı diliyorum. Bütün bunlar Türkiye’nin iç huzuru ve güven ortamına yapılmış suikasttir. Bunun farkında olacağız. Her adımda akıllı şekilde hareket edeceğiz ama gereken de neyse gözümüzü kırpmadan yapacağız."

Güneydoğu ve Doğu Anadolu’da AK Partinin 1 numaralı parti olduğunu anlatan Babacan, "Kürt kökenli vatandaşların temsilcisi olduğunu iddia eden parti AK Parti’den çok gerilerdedir. Bir kitle parti olabilmek ve büyük desteği halktan alabilmek tüm vatandaşların partisi olmakla mümkündür” diye konuştu.

“AK PARTİ TÜRKİYE’NİN İSTİKRARININ SİGORTASIDIR”

AK Parti olarak önemli dönemlerden geçtiklerini ve iktidarlarında 12 yılı tamamladıklarını hatırlatan Babacan, Türkiye’nin zor bir coğrafyada bulunduğunu söyledi. Kuzeyde Ukrayna ve Rusya arasında çatışma olduğunu, güneyde Suriye’de iş savaşın hakim olduğunu ve Irak’ta da her gün insanların öldüğünü ifade eden Babacan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Böylesine zor bir coğrafyada AK Parti Türkiye’nin istikrarının sigortası olarak yola devam ediyor. Bizimle uğraşanlar var. İç barışı bozmaya çalışanlar var. Fitne fesat peşinde olanlar var, Türkiye’nin istikrarın sembolü olmasını çekemeyenler var. Kendi içimizde de ihanet edenler var. Türkiye’nin başarısını istemeyenler var. Bunlara karşı uyanık olacağız, bir olacağız. Bu coğrafyadaki pek çok şehre bakın. Bu şehirlerin hepsi farklı mezhep ve etik kökenden gelenlerin bir arada yaşadığı şehirler. Ne oldu da insanlar birbirine düştü. Etrafımızdaki pek çok ülkeyi karıştırdılar. İyi de karıştırmak isteyenler var. Biz uyanık olduktan sonra kendi içimizdeki beraberliği koruduktan sonra Türkiye’nin istikrar ve güven ortamını hiç kimse bozamaz.”

“İÇİMİZİ KARIŞTIRMAYA ÇALIŞTILAR”

2013 14 Mayıs’ta Türkiye’nin ilk defa IMF’ye olan borcunu kapattığını ve ardından Gezi olaylarının başladığını kaydeden Babacan, sözlerine şöyle devam etti: “Yetmedi, 17-25 Aralık darbe girişimlerini yaşadık. En son Kobani’yi bahane ederek yine içimizi karıştırmaya çalıştılar. Bütün bu sıkıntılı dönemde geçen yıl Türkiye yüzde 4.1’lik büyüme elde etti. Bu Avrupa’nın en yüksek büyüme oranıdır. 2013’te tüm Avrupa’da tamamında Türkiye en hızlı büyüyen ekonomi oldu. Niye böyle oldu, bu nasıl oldu? Bu halkımızın sağduyusuyla oldu. Bütün güven endeksleri Türkiye’de hem halkımızda hem de iş dünyasında güvenin en üst noktada olduğunu söylüyor. Bu yıl da inşallah yüzde 3.3’lük büyümeyi hedefliyoruz. Bu da Avrupa’nın en hızlı büyümesi olacak. ’Acaba daha iyi olmaz mı?’ diye gönlümüzden geçiyor ama bilin ki bu rakamlar Avrupa ve içinde bulunduğumuz coğrafyanın en hızlı büyüme rakamları”

“TERÖR ÖRGÜTÜYLE KOLA KOLA DOLAŞANLARIN BİR TERCİH YAPMASI LAZIM”

Türkiye’nin bulunduğu coğrafyada 6-7 ülkede devlet mefhumunun ortadan kalktığını ve muhatabın bulunmadığını dile getiren Babacan, şöyle konuştu: “Pek çok ülkede terörist gruplar oluştu. Devletsiz bir ülke ne hale geliyor hemen yanı başımızda görüyoruz. Devlet yapısının yeniden kurulmaya çalıştığı Irak, dünyanın 2. büyük petrol rezervine sahip ülkedir. Bu ülke şuanda bir bataklıkta. Etnik bazdaki parçalanmalar, mezhep bazında bölücü politikalar böyle ülkenin sefalet içinde sürüklenmesine neden oluyor. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı bazında ne olursa olsun hepsi vatandaşımızdır. Zaten çözüm süreci dediğimiz işin özü de budur. Çözüm süreci dediğimiz, her vatandaşın temel hak ve özgürlüklerden yararlanmasıdır. Etnik kökeni, mezhebi dini ne olursa olsun devletin tüm vatandaşları kucaklamasıdır. Fakat maalesef barışçıl ve demokratik yollarla TBMM içinde bir yandan mecliste demokrasi şapkası takan ama meclis dışında terör örgütüyle kol kola gezen arkadaşlar var. Onların net bir tercih yapması lazım. Biz tek millet, tek devlet, tek vatan, tek bayrak dedik. Bu kavram altında zaten tüm vatandaşlarımız huzur ve güven içerisinde yaşayacaktır.”

“ÇEKEMEDİLER KISKANDILAR”

AK Parti olarak güvendikleri en önemli unsurun halkın dirayeti ve sağduyusu olduğunu vurgulayan Babacan, Türkiye’nin önüne ne kadar engel konulursa konulsun bu sağduyunun Türkiye’yi en zor şartlardan dahi sıyıracağını söyledi. Kim ne derse desin ana ilkelerinden taviz vermeyeceklerini belirten Babacan, şu ifadeleri kullandı: “Türkiye son 12 yılda her alanda başarı ortaya koydu. Çekemediler. Artık kamu borcu problem olmaktan çıktı. Çekemediler, kıskandılar. Biz onları kıskandırmaya devam edeceğiz. Ne kadar çekemeyen varsa bunun cevabını kendi içimizde birlik içinde yaşayarak cevabını vereceğiz rahatsız olanlar var. İçimizde de dışarıda da. Biz onlara rahatsızlık vermeye devam edeceğiz.”

“TÜRKİYE DONÖR ÜLKE OLDU”

AK Parti’nin gerek İzmir gerek ülke genelinde elde ettiği başarıların ülkenin dört bir yanına yansıdığını ifade eden Babacan, özellikle eğitim, sağlık ve ulaştırma konularındaki gelişmeleri anlattı.

Türkiye’nin kendi içinde önemli başarılar elde ettiğini söyleyen Babacan, artık Türkiye’nin dünyanın dört bir yanına yardım eder hale geldiğini belirterek “Türkiye yükselen donör ülke oldu. Türkiye yardım alan bir ülkeydi. 2002’de Türkiye yardım alan ülkeler listesindeydi. 2013 yılında dış yardımlar 3,5 miyar dolara ulaştı. Türkiye yurt dışına yapılan sadece insani yardımlar açısından dünyanın 3. ülkesi haline geldi. Bu niye? Çünkü, komşusu açken kendisi tok uyuyan bizden değildir. ‘Mynmar, Orta Afrika Cumhuriyeti, Haiti nereden komşumuz?’ derseniz, komşuluk kavramı değişti. Eğer Mymar’daki kardeşlerimiz sıkıntı çekiyorsa, Endonezya’da tsunami felaketinde kardeşlerimiz acı çekiyorsa biz bunu biliyorsak ‘bana ne’ diyemeyiz. Türkiye güçlendikçe dünyanın dört bir tarafına yardım eden ülke haline geliyor” dedi.

“DÖNEM DÖNEM HATALARIMIZ OLABİLİR”

AK Parti teşkilatları olarak hep beraber çalışarak güzel sonuçlar aldıklarını ifade eden Babacan, “Türkiye’nin geldiği bu nokta uluslararası bazı basın kuruluşlarında olumsuz değerlendiriliyor. Bazı basın yayın kuruluşları Türkiye’yi olduğundan daha farklı yansıtmaya çalışıyor. Arkasında kıskançlık var, çekememezlik var. Tabii ki problemlerimiz var. İktidar olarak dönem dönem hatalarımız olabilir ama biz hatalarımız ve eksikliklerimizin farkında olarak yoğun gayret ortaya koyuyoruz. Kim ne derse desin herkesi dinleriz ama Türkiye Cumhuriyeti için doğru neyse politikalarımızı uygularız” diye konuştu.

“2015 SEÇİMLERİ ÖNEMLİ”

2015 seçimlerinin önemine vurgu yapan Babacan, sözlerini şöyle tamamladı: “Dört yıl seçim yok. 2015 seçimlerini ne kadar başarıyla tamamlarsak Türkiye seçimsiz dört yıl boyunca o kadar başarılı olacaktır. 2019 yılında yerel ve genel seçim aynı yıla denk geldiği için zaten birleşiyor. 2015 genel seçimi 2019’a kadar tek fırsat. İyi bir sonuç alırsak Türkiye yakaladığı bu gücü 2019’a kadar taşır, ardından 2023 hedefleri ile tamamlarız.”