SİVAS (AA) - Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, milletvekili genel seçiminde milletin AK Parti'ye, ülkeyi muhalefet partilerinden birisiyle yönetmesi mesajı verdiğini düşündüklerini söyledi.

Kentteki otelde gazetecilerle bir araya gelen Yılmaz, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

AK Parti'nin Doğu ve Güneydoğu'daki oylarının HDP'ye kaydığı şeklindeki soru üzerine Yılmaz, kimlik politikası karşısında hizmet politikasına fazla bakılmadığını anlattı.

Yılmaz, "Kimlik politikasının olduğu yerde hizmet politikasına kimse bakmıyor, yoksa hizmetin gitmediğinden değil. Oysa partiler halka hizmet etmek için vardır. Hizmette yarışması lazım" dedi.

Yılmaz, erken seçime gidilmesi halinde de partide genel başkan değişikliği olmayacağını anlattı. 

"Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, anayasal çizgisini aşarak toplu açılış törenleriyle Türkiye'yi gezmeye başladı. Erdoğan, AK Parti'nin kazanması için bir adım atmış olmuyor mu?" şeklindeki soruya Yılmaz, aynı fikirde olmadığı yanıtını verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın AK Parti'yi eleştirdiğini ifade eden Yılmaz, Erdoğan'ın, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Müsteşarı Hakan Fidan'ın milletvekili adayı olmasını istemediğini, bunun üzerine Fidan'ın görevine döndüğünü anımsattı.

Erdoğan'ın Başbakan Ahmet Davutoğlu'na yaptığının yanlış olduğunu söylediğini aktaran Yılmaz, "Davutoğlu'na 'Bu yanlış' denildiğinde anayasal çizgiyi aşma olmuyor da muhalefetin söylemlerinin yanlış olduğunu söylemesi niye anayasal çizgiyi aşmış olsun?" dedi.

Yılmaz, erken seçimde birçok milletvekilinin 3 dönem kuralıyla karşılaşacağının sorulması üzerine, yeniden seçim yapılması halinde bu kurala takılanların geri gelebileceğini, böyle bir durumda millete ve teşkilata hangi milletvekillerini istediklerinin sorulacağını anlattı.

- "Millete hizmet edecek koalisyon olması lazım"

Yılmaz, partisinin koalisyon kurmak için üzerine düşenleri yapacağını söyledi.

"Milletin bize 'Tek başına ülkeyi yönetme, muhalefet partilerinden birisiyle ülkeyi yönet' mesajı verdiğini düşünüyoruz" diyen Yılmaz, şunları belirtti:

"Eğer bu mesajın gereği sadece AK Parti tarafından değil, muhalefet partileri tarafından da yeterince doğru değerlendirilirse bir koalisyon kurarız. Bu koalisyonu kurarken de ilkelerimizi ve Türkiye'yi sıkıntıya sokacak şartları kabul etmeyiz. Adil olacak. Bu aziz milletin kabul edeceği kurallarla, çerçevede koalisyon olacak. Bu millete hizmet edecek koalisyon olması lazım.

Biz buna hazırız. İlla ki 'Biz de olalım ama ne olursa olsun' düşüncesinde değiliz."

Yılmaz, koalisyon hükümeti kurulması halinde yeni anayasa hazırlanması ve seçim barajının düşürülmesi konusundaki soruya da yüzde 10 barajının dahi ülkeye istikrar getirmediğinin veya en azından hükümet çıkartmadığının görüldüğünü söyledi.

AK Parti'nin Mecliste tek başına kanun değiştirebilme veya yapabilme gücü bulunmadığına dikkati çeken Yılmaz, "Demek ki bir başka partiyle daha bu konuda uzlaşma gerekecek. Bu konuda çalışmalar yapılır. 'Bu milletin lehine ne uygun olursa o değişiklikler yapılır' diye düşünüyorum" görüşünü paylaştı.

Yılmaz, "Seçim sonuçları başkanlık sistemini gündemden kaldırdı mı?" sorusu üzerine, AK Parti'nin bu sistemi tek başına getirmesinin mümkün olmadığını söyledi. 

Seçim sonuçlarına göre başkanlık sistemi olasılığının düşük olduğuna işaret eden Yılmaz, "Eğer ki koalisyon devam ederse, işlerse düşünmezler ancak işlemezse o zaman herhalde bunun sorunları çözmediğini, Türkiye'nin acil yönetim ihtiyacının ancak başkanlık sistemiyle olacağı şeklinde vatandaşın kafasında düşünce ağırlık kazanırsa, o zaman siyasiler de partiler de bu milletin talebine göre dönüşürler" ifadesini kullandı. 

- "Türkiye, kapısını çalanlara kapısını kapatmaz"

İsmet Yılmaz, Türkiye'deki Suriyelilerin ülkelerine dönüp dönmeyeceklerinin sorulması üzerine, Suriye'deki ortamın normalleşmesi durumunda yeniden ülkelerine döneceklerini kaydetti.

Türkiye'nin Suriye'deki etnik temizliğe kolaylık sağlayacak politikaya destek vermemesi gerektiğini aktaran Yılmaz, şunları ifade etti:

"Türkiye'nin açık kapı politikası devam ediyor. Türkiye, kendi kapısını çalanlara kapısını kapatmaz ancak Suriye'de bir etnik temizlik yapılmasına veya buna yardımcı olacak politikaya da izin vermez. Bu ikisi arasında hassas çizgi var. Türkiye, bunun üzerinde düşünerek hareket eder. Bir politika değişikliğimiz yok. Yine açık kapı politikamız var ancak Suriye sınırları içindeki etnik temizlik veya demokratik yapının değişmesinin, Suriye'nin menfaatine olmadığını düşünüyoruz."

Yılmaz, cumhurbaşkanlığı ile milletvekili genel seçiminde AK Parti'nin oylarının düştüğü, tabanın istemediği isimlerle seçime girildiği iddiasına ilişkin, her iki seçimin kıyaslanmasının yanlış olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanlığı seçiminde Recep Tayyip Erdoğan'a her siyasi partiden oy verildiğine dikkati çeken Yılmaz, bunun AK Parti'nin, amblemiyle girdiği seçimlerle kıyaslanmaması gerektiğini dile getirdi.

AK Parti'nin oy kaybettiğini ancak CHP veya MHP'nin de oy kazanmadığını kaydeden Yılmaz, "Şu an tartıştığımız husus, HDP'nin barajı aşması" dedi.

Yılmaz, milletvekili listesinin sadece bir unsur olduğunu ancak tek öge olmadığını aktararak, "Öyle olsa CHP ve MHP'nin açık ara önde olması gerekirdi" ifadesini kullandı.

- Süleyman Şah Türbesi'nin taşınması

Milli Savunma Bakanı Yılmaz, Süleyman Şah Türbesi'nin taşınmasıyla ilgili görüşünün sorulması üzerine de yapılanların son derece doğru olduğunu söyledi. 

Bölgede PYD ve DAEŞ terör örgütünün bulunduğunu anımsatan Yılmaz, türbede görev yapan Mehmetçiği her an risk altında tutmanın mümkün olmadığını belirtti.

Terör örgütünden makul davranış beklemenin yanlış olduğuna işaret eden Yılmaz, sözlerini şöyle tamamladı:

"Musul Konsolosluğumuza DEAŞ terör örgütü saldırı yaptığında o zamanki dışişleri bakanımız hakkında 'Niye zamanında boşaltmadınız' diyerekten gensoru verildi. Yarın, 3 bin DEAŞ terör örgütü veya PYD, onlar da gidip bir baskın yapsa, o zaman 'Bu Mehmetçiğin hayatını niye tehlikeye attın?' denmez miydi? Dışişleri bakanımızın başkanlığında bir toplantı vardı, MİT Müsteşarı, Genelkurmay İkinci Başkanı ve dışişleri müsteşarının da olduğu. Orada ne deniliyordu? 'Siz Süleyman Şah Karakolunu bahane ederekten Türkiye'yi Suriye bataklığına, savaşa sokacaksınız, bunu bir savaş sebebi sayacaksınız' diyorlardı.

Şimdi biz o savaş sebebini ortadan kaldırdık. Yapılan hareket doğru bir şeydir. Türkiye'nin milli hak ve hukukunu korumaktır. Bunun aksini düşünenler doğru düşünmüyorlardır."

(Bitti)