TBMM Eski Başkanı Köksal Toptan, Türk devletlerinin himayesinden çıkan unsurların, yabancı mihrakların gazabıyla yüzleştiklerinin görüldüğünü belirterek "Barış sürecinin başarıya ulaşması, Kürt vatandaşlarımızın bu oyunlara gelmemeleri sayesinde olacaktır” diye konuştu.

Zonguldak Gazeteciler Cemiyeti heyeti, Eski TBMM Başkanı ve Zonguldak Milletvekili Köksal Toptan’ı Ankara’da makamında ziyaret etti. Yapılan ziyarette Toptan, il ve ülke geneline ait önemli açıklamalarda bulundu. Toptan, tarih boyunca Türk devletleri himayesinde birçok etnik unsurun huzur ve refah içinde yaşadığını belirterek, "Ancak, dış mihrakların kışkırtmaları sonucunda ayrılıkçı politikalar yürüterek, Türk devletlerinin himayesinden çıkan unsurların bu mihrakların gazabıyla yüzleştiklerinin görüldüğünü" belirtti. Toptan, "Barış sürecinin başarıya ulaşması, Kürt vatandaşlarımızın bu oyunlara gelmemeleri sayesinde olacaktır” dedi.

“AKSARAY İÇİN TARTIŞMA ZAMAN KAYBI”

Aksaray ile ilgili tartışmanın sürdürülmesinin kimseye yarar vermeyeceğini ifade eden Toptan, ‘Sökecek halimiz yok’ diye cevap verdi. Toptan, bu tartışmanın sürdürülmesinin hiç kimseye bir yararı olmadığını belirterek şöyle konuştu: "Bu bina yapıldı sökecek halimiz yok. Cumhuriyet Halk Partisi diyor ki, biz iktidar olduğumuz zaman burayı ODTÜ’ye vereceğiz tamam bu hükümette diyor ki, biz burayı Cumhurbaşkanlığı sarayı olarak kullanacağız. Yani yapılmasaydı, tartışılır bir konudur. Söylenebilecek çok şey vardır ama yapılmış bitmiş hizmete açılmış bir binayla ilgili bunun ötesinde tartışmamızın kimseye faydası yok.”

“OSMANLI TÜRKÇESİ, KELİME HAZİNEMİZİ ZENGİNLEŞTİRİR”

Osmanlı Türkçesinin gerekli ve faydalı olduğunu hatırlatan Köksal Toptan, tercihli Osmanlıca’nın ders olarak okutulmasının faydası olabileceğine değinerek

“Belki de gerekli ama faydalı. En basitinden kelime hazinemizi zenginleştirir. Çünkü biz, Türk Milleti olarak, çok dar bir kelime haznesine sahibiz. Yani İngilizce 400 bin kelimeyle dil eğitimi verirken, biz bunu yüz bine bile çıkaramadık. Osmanlıcanın ders olarak okutulmasının faydası olabilir. Bunun zorunlu olup olmamasını tartışmak lazım. Tercihli Osmanlıca dersinin tabi ki faydası olacağı kanaatindeyim. Osmanlı dersi zaten bizim sosyal bilimleri liselerinde var zaten şuanda okutuluyor. Üniversitelerimizde var. Birçok edebiyat fakültesinde Osmanlıca dersi var. O konuda Türkiye’nin uzmana ihtiyacı var. O yetiştiriliyor. Bütün müfredata yayarak zorunlu dersi getirmenin zararı yok, onu tespit etmek lazım. İsteğe bağlı olursa çok faydalı olur. Zorunlu olup olmamasını eğitimcilerimizin, bir bilimcinin tartışmasına bırakmak lazım gelir.”

“ÇÖZÜM SÜRECİNDE AK PARTİ RİSK ALDI”

Çözüm sürecinde AK Parti’nin risk aldığını ve kolay bir karar olmadığını hatırlatan Eski TBMM Başkanı Köksal Toptan, sözlerine şöyle devam etti:

“AK Parti risk aldı, bu kolay bir karar değildi. Burada başarıya ulaşılırsa, AK Parti’ye yine yazılabilecek çok önemli bir başarıdır. Tabi çok ayrıntılı bilgi sahibi değilim, görüşmelerde ne konuşuluyor onu bilmiyorum. O belli bir düzeyde konuşuluyor, tartışılıyor ona göre karşı tedbirler alınıyor ama hükümet açısından baktığımız zaman, açıklamalara baktığımız zaman hükümet şuana kadar bu konuda yapması lazım gediğine inandığı adımları atıyor. Tabi çözümsüzlükten BDP yararlanmak istiyor. Politikalar yapıyor. Bence siyasi olaylar bunun bir yansımasıdır. ‘Halk üzerinde baskı kurmak suretiyle seçimlerde onu kullanma hesapları yapıyor’ diye düşünüyorum. Özerklikle bir talepleri yahut otonom yönetim talepleri açıklamaları ve beyanları var. Şunu kafamıza yerleştirmeliyiz bugün Kürt vatandaşlarımız sadece Diyarbakır ve Hakkari’de değil ki, Türkiye’nin her yerinde var. Kız alıp vermişiz aynı bir aile gibi olmuşuz. Son zamanlara kadar kimse kimsenin komşusunun Kürt mü, Türk mü olduğunu bilmezdi, merak etmezdi. İşte öyle kaynaşmış bir toplum. Böyle bir ayrışmaya sebep olacak davranışların Türkiye’ye bir faydası yok. Bunu yapanların ne siyasiden faydası var ne de kendilerinin geleceği açısından faydası vardır. O nedenle bu sürecin nasıl bir sona varacağını beklemek lazım, buna sabretmemiz lazım.”

“TERÖRİST BAŞININ MUHATAP ALINMASI SÜRECİN BİR PARÇASI”

Halkın şehit haberi almak istemediğini söyleyen Toptan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Burada terörist başının muhatap alınması, bu sürecin bir parçasıdır. Yani birileriyle bunu konuşmak lazım gelir. İşte devletin yetkili organları bunu yapıyorlar, konuşuyorlar. Umarım milletimizin menfaatini neyi gerektiriyorsa, öyle bir sonuç alsın ama halkımız bir şehit haberi almak istemiyor çünkü bizim burada uğraştığımız en önemli meselelerden bir tanesi Zonguldak’tan yahut Türkiye’nin herhangi bir yerinden o bölge de şehit olmaması. Yani bir taraftan terörü durdurma, bir taraftan şehit olanların yakınlarının hassasiyetlerine dikkat edilerek çözüm bulunması lazım. Güneydoğu bölgesinde halkın, kendi üzerinde kurulmak istenen bir baskıya karşı dik durması lazım. Teslim olmaması lazım. Terör örgütlerinin baskısına boyun eğmemesi lazım.”

“BU TOPRAKLARA BORCUMUZ VAR”

Türkiye Cumhuriyeti için Atatürk’e ve demokrasiye borçlu olunduğunu söyleyen Toptan, “Bu topraklara, bu Cumhuriyete, bu demokrasiye borcumuz var. Türkiye’nin en tepe noktalarına gelmişiz imparatorluk devam etseydi, padişahlık devam etseydi, kimse bize meclis başkanı ol, başkan ol demezdi, bunların hepsini Cumhuriyete, Atatürk’e, demokrasiye borçluyuz. Onun için sahip olduğumuz bu varlıkların kıymetini bilmek ve milletimize borcumuzun hiçbir zaman bitmediğini kabul etmemiz lazım” diye konuştu.

“SİYASETTE SON AYLARI YAŞIYORUZ”

Siyasette son dönemi olduğunu hatırlatan Köksal Toptan, şunları söyledi: “Ben ne yaparım elimden geldiği kadarıyla düşünmeye, yazmaya, çizmeye devam ederim. Başkanı olduğum veya yöneticisi olduğum vakıflar var, onlar aracılığıyla gene bir şeyler yapmaya çalışırım. Meclis’te yaptığım, Genel Kurul da yaptığım konuşmaları kitap haline getirdim. Bir boşluk bir zamanımda inşallah, siyaset yaşamımdaki anılarımı yazmak istiyorum. Deneyimlerimi bir kağıda dökmek istiyorum. Bakalım onu becerebilirsem güzel bir şey, bir eser ortaya çıkar. Yani başımdan geçen ilginç şeyler, ilginç olaylar, kamuoyuna çok fazla yansımamış bir takım şeyler öyle bir şeyler düşünüyorum.”