Glokom dünya genelindeki önlenebilir körlük nedenleri arasında ikinci sırada yer almasına rağmen, hakkında çok az şey bilinen bir göz rahatsızlığıdır. Tedavi edilmezse telafisi olmayacak şekilde görme kaybına yol açan glokom hastalığı dünya genelinde 67 milyon kişiyi etkiliyor. Hastalar glokom olduklarını fark etmeden önce görme yetilerinin %40’ını kaybedebiliyorlar. Günümüzde, dünya genelinde bu hastalık yüzünden kör olmuş 4.5 milyon kişi bulunuyor. Bu yazımızda, glokom nedir, belirtileri, nedenleri ve tedavisi hakkında kapsamlı bilgi alabilirsiniz.

GLOKOM NEDİR, TÜRLERİ VE NEDENLERİ NELERDİR

Halk arasında ‘Karasu Hastalığı’ ya da ‘Göz Tansiyonu’ olarak da bilinen glokom, ‘Tedavi edilmezse körlüğe neden olabilir. Glokomun çeşitli türleri vardır. Bazen bebeklikte ve çocuklukta, sıklıkla 40 yaşın üzerinde oluşan glokom yıllar içerisinde yavaşça ilerler. Bu nedenle birçok hasta tarafından ancak ileri dönemde ve belirgin görme kaybı ortaya çıktığında fark edilebilir.  Glokomda görme kaybı oluştuktan sonra geri dönüş olmadığından hastalığın erken teşhisi çok önemlidir. Normalde göz içi yapılarının beslenmesi için göz içerisinde sürekli olarak özel göz içi sıvısı üretilir.

Bu sıvı, göz içi yapıları için getirdiği besleyici maddeleri bıraktıktan sonra, bu yapılarca üretilen artık maddeleri alarak özel kanallar vasıtası ile göz dışına atar. Glokom özel göz içi sıvısını dışarı boşaltan kanallarda yapısal olarak tıkanıklık oluşması nedeniyle sıvının yeterli boşalmaması ve buna bağlı olarak göz içi basıncının artması sonucu oluşur. Artan göz içi basıncı görme siniri hücrelerini öldürerek kalıcı görme kaybına yol açar. Hastalığın tek tespit yolu özellikle 40 yaşından sonra düzenli olarak göz hekimi kontrolünden geçmektir.

GLOKOM’DA ERKEN TANI KÖRLÜKTEN KURTARIR! BELİRTİLERİ VE TEDAVİSİ

İki ana glokom tipi mevcuttur: Primer veya açık açılı glokom ile akut veya kapalı açılı glokom. Tüm glokom vakalarının yaklaşık %90’ı açık açılı glokomdur. Bunlar genellikle semptomsuz gelişir ve iyice ilerleyene kadar tespit edilemez. Diğer taraftan, kapalı açılı glokoma daha nadiren rastlanır ama hemen tedaviye başlanması gerekir. Kapalı açılı glokomun belirtileri arasında şiddetli ağrı, bulantı, ve bulanık görme sayılabilir.

GLOKOM TEDAVİSİ VE RİSK FAKTÖRLERİ

Glokomun kesin tedavisi yoktur ve görme kaybı telafi edilemez. Ancak tedavi neticesinde, görme yetisi olduğu gibi korunabilir. Glokom; göz damlaları, oral ilaçlar, lazer cerrahisi, geleneksel cerrahi ve bu yöntemlerin bir kombinasyonu ile tedavi edilebilir. Göz içi yüksek basınç gibi faktörlerin yanı sıra, aşağıdaki kişilerde glokom riski yüksektir.

GLOKOMUN TEŞHİSİ TEDAVİ ŞANSI SAĞLAR!

Glokom, dikkatli bir göz muayenesi ile teşhis edilir. Teşhise yönelik göz muayenesinde göz içi basıncını ölçmeye yarayan tonometre adı verilen bir alet kullanılır. Göz tansiyonu ölçümünde hasta gözünün saydam tabakasının (kornea) kalınlığı önem taşır. Saydam tabakası kalın olan insanlarda göz tansiyonu olduğundan daha yüksek bulunur. Bu durum mutlaka pakimetre adı verilen başka bir ölçüm cihazıyla da belirlenmelidir. Ayrıca muayene sırasında doktor tarafından mutlaka oftalmoskop yardımı ile göz dibine bakılarak görme sinirinde glokoma bağlı hasar olup olmadığı araştırılır.

AİLEDE GLOKOM VARSA KİŞİDE RİSK 6 KAT ARTIYOR!

Glokomun görme sinirindeki en önemli bulgusu çukurlaşmadır. Gerekli görülen hastalarda görme alanı tetkiki ve ışık tomografisi (OCT) ile optik sinir başı tomografisi uygulanır. Bu tetkikler özellikle hasta takibinde önem taşır. Hasar görmüş sinir hücrelerinin tekrar iyileştirilmesi mümkün değildir. Göz tansiyonu düşürülerek hasar görmeyen sinir hücreleri korunmaya çalışılır. Bunun için erken tanı ve tedavi çok önemlidir. Tansiyonunu düşürmek amacı ile en sık kullanılan yöntem göz tansiyonu damlaları ve haplardır. Glokom tanısı konulan hastalarda ilaç tedavisi hayat boyu devam eder.

İlaç tedavisi ile göz tansiyonu düşürülemeyen hastalarda lazer ya da cerrahi girişim uygulanır. Cerrahi girişimin yeterli olmadığı dirençli hastalarda özel tahliye tüpleri yerleştirilir. Glokom hastaları kör olmaya mahkum değildir. Ancak hastalığın tedavisi ömür boyu sürer ve kararlılık ister. Hastaların görme yeteneğini kararlılık korur.

GLOKOM RİSK FAKTÖRLERİ

-Ailesinde glokom rahatsızlığı bulunanlar

-40 yaşın üzerindekiler

-Diyabeti, yüksek tansiyonu ve kalp rahatsızlığı bulunan kişiler

-Fiziksel göz hasarı bulunan kişiler

-Uzun süre steroid kullanmış kişiler

-Katarakt hastalığı belirtileri, nedenleri ve tedavisi

GÖRME YETİNİZİ KORUMAK İÇİN NELER YAPABİLİRSİNİZ?

Göz muayenesi için randevu alın. Glokom “sessiz göz hırsızı” olarak bilinir ve belirtileri fark edilemez. Siz fark edene kadar görme yetinizin neredeyse %40’ını kaybetmiş olabilirsiniz. Yani bir göz doktorunun düzenli kontrolünden geçmek esastır.

Glokom hakkında fikir alışverişinde bulunun. Bebeklerden yaşlı insanlara kadar herkeste glokom olabilir. Ebeveynlerinizle, ailenizle, arkadaşlarınızla ve meslektaşlarınızla bu hastalık hakkında ve erken teşhisin önemi hakkında konuşun.

Yakınlarınızın glokom ilaçlarını kullanmalarını sağlayın. Yeterli düzeyde bir tedavi neticesinde, glokom hastaları görme yetilerini korur. Ancak glokom hastalarının neredeyse %25’i kendilerine reçete edilen ilaçları kullanmamaktadır. Hastaların %50’si de ilk altı aylık tedavi esnasında ilaçlarını kullanmayı bırakmaktadır ki bu tür ihmaller görme kaybıyla sonuçlanabilir.

Özel Karaman Selçuklu Hastanesi

Göz Doktoru Op. Dr. Hüseyin Türe