Başkan Çağlayan açıklamasında, “Ülkemizi ekonomik, siyasal, sosyal, hukuksal olmak üzere birçok alanda olumsuz yönde etkileyen 28 Şubat post modern darbesinin ardından tam 24 yıl geçti. 24 yıl önce 1997 yılının 28 Şubat’ında yapılan Milli Güvenlik Kurulu toplantısı öncesi ve sonrası ile 28 Şubat süreci diye anılan bir dönemi işaret etmektedir. Bu süreç dönemin kudretli siyasetçileri, askeri ve sivil bürokratlarının aldığı karar ve yürüttükleri çalışmalarla ve dahi yedeklerine altıkları sözüm ona sivil toplum kuruluşları ile aziz milletimize karşı yürüttükleri yüz karası bir sürecin adıdır. İrtica yaygaraları ile öğrencisinden kamu görevlisine, esnafından iş insanına kadar toplumun bütün kesimlerine kadar adeta kan kusturulduğu bir dönemdir 28 Şubat süreci, Millete rağmen millete karşı bir darbe provasıdır. 15 Temmuz darbe girişiminin bir öncülüdür.

28 Şubat özellikle insan hakları açısından büyük bir darbedir. Üniversite öğrencileri sırf başörtüsü taktıkları için sınıflarından çıkarıldı. Üniversitelerde bir cadı avı başlatıldı. Üniversite kapılarından içeri alınmadı. En temel insani hakkı olan ve yasalarla koruma altına alınan eğitim hakları ellerinden alındı. Başörtülü öğrenciler amansız bir linçe tabi tutularak ötekileştirildi, hakir görüldü ve aşağılandı. Sınavlara alınmadı ve kapı dışına bırakıldılar. İkna odaları kuruldu. Ben seni böyle istiyorum şöyle olacaksın diyerek yaşam tercihlerine müdahale edildi. Hâlbuki itilen, ötekileştirilen, aşağılanan, hakir görülen o öğrenciler devletine, milletine karşı asla isyan etmemiş, yakıp yıkmamış, polisine askerine el kaldırmamıştır. Diplomasını alamayan, eğitimini tamamlayamayan, hayallerini gerçekleştiremeyen binlerce mağdur genç ortada bırakılmıştır.

Aynı cadı avı sadece üniversitelerde değil kamuda çalışan kamu görevlileri üzerinde de sürdürülmüştür. Başörtüsü ve işleri ile bir tercih yapmaları istenmiştir. Başörtülerini çıkararak ancak işlerine devam edebilecekleri dayatılmıştır. İşlerinden atılan binlerce kamu görevlisi yine bu süreçte mağdur edilmiştir.

Katsayı uygulaması ile meslek liselerine büyük bir darbe vurulmuş, meslek lisesi öğrencileri 30 puan geriden yarışa sokulmuştur. Adalet duygusu yok edilmiş 28 Şubat sürecinin sahipleri gençler arasında adaletsizliğe kapı aralamışlardır. Adaletin, hakkın, hukukun ayaklar altına alındığı bir dönemdir 28 Şubat.

1000 yıl sürecek diyerek kuyruklarını dik tutmaya çalışanlar zulmün asla uzun süremeyeceğini idrak edememişlerdir. Ancak 5 yıl süren bu insanlık dışı muamele 2002 yılında yer ile yeksan olmuştur. Zulüm kaybetmiş hak kazanmıştır. Allah bir daha aziz milletimize bu ve benzeri zulümleri yaşatmasın” ifadelerinde bulundu.