Cemil Çolak: “PCR Testi Sağlık Değil, Ticarete Döndü”

Çolak, yazılı olarak yaptığı açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Ülkemiz, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, sosyal bir hukuk Devletidir hükümetin aşı olmayanlara yönelik haftada 2 kez PCR testi zorunluluğu getirmesi Anayasanın 17. maddesine aykırıdır dolayısıyla hukuk devletinde alınan kararların hukuka uygunluğu gerekmez mi? Aşı yaptırmayan ve yaptırmak istemeyen 18 milyondan fazla vatandaşımızı adeta dışlama, aforoz etme ve vatan haini ilan etme tehdidi ile karşı karşıya bırakarak dayatma ile haftada iki kez PCR testi yaptırılmak istenmesi bir zulümdür. Bu asla kabul edebileceğimiz bir durum değildir.

Bu testin anlamı şudur; madem aşı olmuyorsun, öyleyse üç günde bir gidip test yaptıracaksın, bir süre sonra bu acıya dayanamayacak ve sonunda pes edip, aşı olup kurtulayım noktasına geleceksin.

Şimdiye kadar HES kodu uygulaması yeterli oluyordu ne oldu da PCR testi zorunluluğu getirdiniz. Aşı olanda olmayanda hastalık bulaştırabiliyorken bu uygulama toplumu ayrıştırmak ve ötekileştirmektir.

İnsanımızı, faz aşamaları tamamlanmamış, resmi ruhsatı olmayan, üreteci firmanın ve Sağlık Bakanlığı'nın aşı sonrası hiçbir sorumluluğu almadığı, yan etkilerden dolayı zarar görenlerin gizlendiği, onam formunda "kendi tercihim ile aşı oldum" diye imza artırılması ve bilimsel anlamda aşı bile sayılamayacak birtakım sıvıları enjekte ettirme mecburiyetinde bırakarak dolaylı yoldan halkı aşı olmaya zorlayıcı bu gibi dayatmalar asla kabul edilemez.

Cebelitarık 35 bin nüfuslu ve iki ay önce nüfusunun tamamını aşılamış dünyada tek ülke ve şu an ki laboratuvar sonuçlarına göre vaka sayısı %2.500 civarında artmıştır.

İngiltere yetişkin nüfusun neredeyse tamamını aşılamışken vaka sayıları 50 bini aşmış durumda ve tekrar kapanmayı düşünüyor.

Geçtiğimiz yıl yaz aylarında dünya genelinde aşı yokken günlük vaka sayısı 150 bin, bu yıl yaz ayında en az 3 milyar insanın 1 doz aşılandığı bir dünyada günlük vaka sayısı 550 bini aşmış durumda. Bütün bu istatistikler aşılamanın vakayı önlemediğini gösteriyor. Aşıyı zorunlu hale getirmek isteyenler ve özellikle Bilim Kurulunun bu rakamları açıklaması gerekiyor.

Yetkililerle soruyorum madem aşılama virüsü önlüyorsa aşı olanları korumak adına olmayanlardan neden PCR testi isteniyor?

Ya da Aşı virüsü önlemiyorsa neden milyonlarca insanımıza defalarca aşı yapılıyor?

Bırakınız Aşı olmak isteyenler aşılarını olsunlar, buna kimsenin karşı çıkmaya hakkı yoktur. Ancak aşı olmak istemeyenlere de herhangi bir zorlama yapılması hem anayasaya hem de insan haklarına aykırı bir uygulamadır.

Yetkililerin biran önce bu zulüm, baskı, dayatma ve ben yaptım oldu politikalarından vazgeçmeleri, küresel güçlerin güdümünden çıkarak kendilerini seçen halkına kulak vermeleri gerekmektedir.”