Cumhuriyet Halk Partisi Karaman İl Başkanı Mustafa Cem Kağnıcı, ülke gündemine olan ekonomideki dalgalanmalar hakkında açıklamalarda bulundu.

Kağnıcı, yapmış olduğu yazılı açıklamada:

“Türkiye Cumhuriyeti ekonomisi hiçbir dönemde bu kadar değişken, bu kadar kırılgan bir hale gelmedi dövizdeki dalgalanmaların, yeni açıklanan, aslında bir nevi örtülü faiz olan uygulamasının AKP’nin son çırpınışları olduğunu görmekteyiz.
Geçmediğimiz köprüden sonra, dolar kurunun garantisini de gariban vatandaş ödeyecek, ülkemizi 20 yıldır yöneten ve tüm kurumları işlevsiz hale getiren AKP iktidarı, Merkez Bankası’na müdahaleleri ile bir gece yarısı ansızın yaptıkları görev değişiklikleri ile ve istikrarsız politikaları ile Şubat’ta 7 lira olan dolar kurunu, 18 liralara kadar çıkartırken,  diğer yandan merkez bankasının zaten ekside olan rezervleri, dövize bilinçsizce yapılan müdahaleler ile iyice eritildi. Tabi burada bir gün öncesinden merkez bankasının bir puan faiz indireceğini bilen, mikrofonlara açıklayan Hazine Bakanı’nın kardeşini, döviz fırsatçılarını, vurguncularına da değinmeden geçmemeliyiz dünyanın hangi ülkesine giderseniz gidin bu bir suçtur. Ülkeyi, ekonomiyi arka bahçeleri gibi gören iktidar ve yandaşları bu süreçte vatandaşlarımızın sırtına büyük bir yük yükleyerek ülkemizin borcunu katlarken, kendileri de zenginliklerine zenginlik katmaya devam ettiler.
AKP iktidarının “Kur korumalı, TL vadeli mevduat ürünü” olarak ismini koyduğu, aslında örtülü faiz artırımından başka bir şey olmayan bu son keşfi ile sade vatandaşın sırtına bir kambur daha yüklenmiş oldu.
Dolar bir gecede 18 TL' den 13 TL'lere inerken, bu karardan, önceden haberdar olan birileri zengin edildi, diğer yandan, kazanmak için değil, sırf parasının değerini korumak için birikimini dövize yatıran insanımızın tasarrufları da eridi. Türk Lirasının büyük bir süratle değer kaybetmesinin piyasalarda yarattığı paniğin faturasını yine halk ödedi.
 Doları, 18 liralara çıkartan kendileri değilmiş gibi, 4-5 lira düştü diye sevinip bu başarıyı, Genel Başkanları’nın muhteşem ekonomi manifestosu olarak ithaf edenlere sadece şu soruyu sormak gerekir. Ekmek, simit ve çocuk maması kaç para bunlar için ne kadar vergi ödüyoruz ve bu vergilerle zenginin faizini ödemeye mecbur muyuz?

Döviz kuru, tsunami dalgası gibi vurdu çekildi, geride bize fiyat zamları kaldı yadigar. Döviz çıkarken ardı ardına yapılan zamlar, döviz inince geri alınmadı, ne pazara ne markete ne de akaryakıta yansıdı.

Televizyonlara çıkıp açıklama yapıp “İndirim Teşvik ve Katılım Kampanyası” düzenlemeye başlayanlar beraberinde ve öncelikle içinde oldukları mevcut iktidara şunu söylesinler halkımızı bir nebze rahatlatabilecek akaryakıt indirimini neden yapmadılar, ya da ÖTV ve KDV'yi geri getirmeyi niye tercih ettiler bir zahmet açıklasınlar yoksa hazinenin ödeyeceği faiz yükü artıyor mu?  Önce devlet gereken indirim yapsın sanayicimiz, esnafımız zaten gerekeni yapacaktır.

Ekonomide yeni bir model deniyoruz diyerek, halkın parasıyla kumar oynayanlar, aklın sıra kurnazlıkla ekonomi bilimine çalım atabilecekler mi yoksa bunun bedelini ağır mı ödeyeceğiz bunu hep birlikte göreceğiz.
Milletimizin aklıyla alay eden, dahice fikirleri ile ülkemizi dünyaya rezil eden bu iktidarın derhal seçim sandığını getirmesini istiyoruz. 128 Milyar dolar nerede diye sormuştuk artık 128+7 Milyar Dolar nerede diye sormaya bıkmadan usanmadan devam edeceğiz” ifadelerine yer verdi.