Cihannüma Derneği bu Pazar sabah namazı buluşmalarında gençlerle bir araya geldi. Aktekke Camisinde eda edilen namaz sonrası Hatuniye Medresesine geçildi. Program Araboğlu Camii İmam Hatibi İskender Kayhan Hoca’nın Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Sonra Cihannüma İl Temsilcisi Cahit Suci bir selamlama konuşması yaptı. Suci konuşmasında ‘ümmetin gençlerinin sabah namazına gösterdikleri ilgi son derece önemlidir. Çoğu kimsenin uykuda ve gaflette olduğu bu zaman diliminde uyanık olmak, ibadet etmek Allah’a karşı sorumluluk bilinciyle dolmanın göstergesidir. Allah’ın sevgisine mazhar olmanın belirtisidir.’ Dedi. Sonrasında söz alan KMÜ İslami İlimler Fakültesi Öğr. Üyesi Yrd. Doç. Dr. Nasseruddin Mazhari Hoca şunları ifade etti.  
‘Gençlik aslında bir toplumun en ehemmiyetli sermayesidir. Böyle dinamik genç sermaye her millete nasip olmaz. Türkiye devleti bu anlamda hem keyfiyet hem kemiyet itibarıyla büyük bir hazineye sahiptir. Farsça dilinde (گنج)Genc kelimesi sermaye, hazine demektir.
Birçok devlet böyle sermayeden yoksundur. Bazı devletler genç sermayeye sahiptir ama ona sahip çıkamıyorlar. Gözümüzün önünden binlerce gencin yurt dışına çıktığını, birçoğunun da denizlerde boğulduğunu hepimiz görüyoruz. İstikrarı olmayan ülkelerin hali maalesef budur.
Siz sadece Türkiye için değil bütün İslam ümmeti için önemlisiniz. Çünkü istikrarlı bir devlette yaşıyorsunuz. Her türlü nimete sahipsiniz. İstikrar ve emniyetin ne demek olduğunu gidin Suriyeli gençlere, çocuklara sorun..!O halde bunun kadrini kıymetini bilmeniz gerekiyor. Böylece ilk yapacağınız şey kendinize güvenmektir. Bıkmadan yılmadan gece gündüz çalışmanız gerekmektedir. Özellikle bu yaşta en az iki yabancı dil öğrenmeniz gerekiyor. Elinizde her türlü imkân bulunuyor. Özellikle de internet. İnternet bütün dünyayı önünüze koyuyor. Eğer interneti ve elinizdeki bu yeni imkânlarıyabancı dil ve ilim öğrenmede kullanmazsanız çok geçmeden pişman olursunuz.
Ecdadını zannetme asırlarca uyurdu
Nerden bulacaktın o zaman eldeki yurdu?
Üç kıtada bir bir kanayan izleri şâhid
Dinlenmedi bir gün o büyük nesli mücahit
M. Akif ERSOY
İlim öğrenmek ve çeşitli işlerde çalışmanın ilk ve son hedefi rızık kazanmak değildir, olmamalı da. Hedefi büyük olmalı bir gencin. Çalışmak aslında Allah (c.c) ve toplum nezdinde borç ve mesuliyetini eda etmektir. Ne demek bu? Çünkü sahip olduğumuz her şey bizim ürünümüz değil, bizim ortaya koyduğumuz şeyler değildir. Evimiz, arabamız, telefonumuz vesaire… Sanki her şeyi bizim için dış dünyada hazırlamışlar... Her şeyi istediğimiz gibi kullanıyoruz.O zaman insan düşünmez mi? Benim de ürünüm olmalı ki başka insanlar ondan istifade etsin…
İşte bir Müslüman gencin hedefi böyle olursa iş onun için kemalâta ulaşmak ve yaratana yaklaşmada için bir vesile olur. Dolayısıyla rızık de kendiliğinde onu bulur… Yorulmasına gerek yoktur. Çünkü o daha önce yorulmuştur ve hedefi büyük koymuştur…’