Her yıl 16 Ekim’de kutlanan Dünya Gıda Günü’nde TEMA Vakfı bir kez daha sağlıklı gıda için sağlıklı toprakların önemini hatırlattı. Tarım arazilerinin, tarım dışı amaçlarla kullanıma açılmasının gıda güvenliği ve sağlıklı gıda konusunda büyük tehdit oluşturduğunun altını çizdi
TEMA Vakfı Dünya Gıda Günü kapsamında yaptığı açıklamada Türkiye’deki tarım alanlarının yüzde 59’unda, meraların ise yüzde 64’ünde yaşanan erozyon sorununun gıda güvenliği için büyük risk taşıdığını belirtti. Yeterli ve sağlıklı gıda üretebilmek için öncelikle verimli toprakların erozyon tehdidinden kurtarılması, amaç dışı kullanımların önlenmesi, kimyasal gübre ve aşırı ilaç kullanımına son verilmesinin önemine dikkat çekti. Vakıf böylelikle, tarımsal biyolojik çeşitlilik ve tarım ekosisteminin birlikte korunabileceğini ifade etti.

TEMA,  Dünya Gıda Günü kapsamında Türkiye’deki tarım ve mera arazilerinin tarım dışı amaçlarla kullanımının gıda güvenliği üzerinde yarattığı tehditlere dikkat çekti.“Tarım arazilerimizin sanayi, yerleşim, enerji yatırımı gibi sebeplerle tarım dışı amaçlarla kullanılması zaten erozyon ve iklim değişikliğine bağlı kuraklık gibi sebeplerle kırılgan hale gelmiş olan topraklarımız üzerindeki tehdidi daha da arttıracaktır. Sağlıklı gıdanın, sağlıklı topraklardan geldiği unutulmamalıdır. Bunun için tarım arazilerimizin korunması ülke olarak önceliklerimizden olmalıdır.” 

Ekosisteminin yüzde 60’ı gıda üretimi için verimsizleşiyor ya da sürdürülebilirliğini yitiriyor
1979 yılından beri her yıl 16 Ekim’de kutlanan Dünya Gıda Günü’nün 2013 yılı teması  “Gıda Güvencesi ve Beslenme için Sürdürülebilir Gıda Sistemleri” olarak ilan edildi. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO)’nun bu kapsamda yayınladığı verilere göre, dünya ekosisteminin yüzde 60’ı gıda üretimi için verimsizleşiyor ya da sürdürülebilirliğini yitiriyor.  

Bununla beraber, dünyada beş yaşın altındaki her dört çocuktan biri (165 milyon çocuk) yetersiz beslenme sebebiyle fiziksel ve zihinsel gelişimini tamamlayamıyor. 2 milyar kişinin, insan vücudunun ihtiyaç duyduğu vitamin ve mineralleri alamadığı kaydedilirken, buna karşılık 466 milyon kişinin aşırı gıda tüketiminden ve obeziteden kaynaklı sağlık sorunları riski taşıdığı belirtiliyor. 

Yetersiz beslenmenin küresel ekonomiye maliyeti, verimlilik kaybı ve doğrudan sağlık giderleri olmak üzere yılda 3,5 trilyon dolar olarak ifade edilirken, bu oran kişi başı 500 dolara denk geliyor. 

FAO, ekosistemin sürdürülebilirliği için tarım alanındaki tüm faaliyetlerde her damla suyun ve her karış toprağın verimli olarak kullanılmasının büyük önem taşıdığını ifade ediyor. Bunlara ek olarak, yanlış uygulamaların, iklim değişikliği ile birlikte, tarım alanlarının ve temiz suların yetersizleşmesine, toprağın verimsizleşmesine, biyolojik çeşitliliğin azalmasına, orman ve deniz kaynaklarının tükenmesine yol açtığı vurgulanıyor.

Türkiye Çöl Olmasın!