Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği Uluslararası Çoban Mustafa Paşa Tarihi Sempozyumu’ndan yeni bildiriler çıkmaya devam ediyor.Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nce bu yıl dördüncüsü gerçekleştirilen "Uluslararası Çoban Mustafa Paşa Kocaeli Tarihi Sempozyumu, ikinci gününde Kocaeli ölçeğinde farklı konular hakkında üniversitelerden akademisyenlerin bildirilerini açıklamasıyla devam etti. Malkaçoğlu Salonu’nda gerçekleştirilen oturumların ilk ayağı Prof. Dr. Orhan Kılıç’ın başkanlığında gerçekleştirildi.Kocaeli Üniversitesi’nden Doç. Dr. Esma Torun Çelik adına sunumunu aynı üniversitede yüksek lisans öğrencisi olan Tuğçe Erdoğan gerçekleştirdi. Erdoğan, Çelik’in “Çok Partili Hayatın İl Yıllarından 1960 Askeri Darbesine Kocaeli’nde Siyasal Hayat” konusunda araştırmalarını paylaştı.Sunumunda Kocaeli’nin siyasi geçmişi hakkında bilgiler veren Kocaeli Üniversitesi Yüksek Lisans öğrencisi Tuğçe Erdoğan, "İlk mebus heyecanını yaşayan İzmit, siyasette etkin kentlerin başında geliyor. 1946 yılında Kocaeli’nden 10 milletvekili çıkmış olmasına rağmen seçimlerden askeri darbeye kadar hiç milletvekili çıkmamıştır. Bunun en temel nedeni kendi iktidarlarında çıkardıkları çoğunlukçu seçim sistemidir. Bu sistemin yarattığı gerginlik kentin siyasal yaşamında etkili olmuştur. 1955’ten sonra iktidar ve muhalefet arasında çatışmaların dozunun artması Kocaeli’yi etkilemiş ve darbeye giden süreçte partiler arasındaki ilişki de kentte sertleşmiştir” dedi.Ondokuz Mayıs Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Fahri Sakal, “Tek Parti döneminde Kocaeli’nde Beden Eğitimi Mükellefiyeti Uygulamaları” konusunda bildirilerini açıkladı. 1923 ile 1950 yılları arasında zorunlu ve gönüllü uygulamalar olduğuna dikkat çeken Sakal, “Kocaeli’nde bu işe önem verilmiş. Ancak bu önem mahalli yöneticilerin desteğine ve ilgisine bağlı kalmış, mahalli yönetici ilgi göstermeyince de vatandaşın haberi olmamıştır. Mükellef sayılan halkın ilgisizliği, yöneticilerin ve hatta beden eğitimi öğretmenlerinin de kayıtsızlığı üzerine bir cezai yaptırım da olmayınca unutulup gitmiştir” diye konulştu.Doç. Dr. Önder Duman “Cumhuriyetin ilk yıllarında Kocaeli Vilayetlerinde Sıtma Mücadelesi” konusunda bildirisini sundu. 23 bölgede sıtma sorunu olduğunu ve bu konuda ciddi çalışmalar yapıldığını kaydeden Duman, “Söz konusu soruna savaş dönemi ve göçler etki etmiştir. Tüm Türkiye’de büyük bataklıkları kurutmaya yönelik ciddi çalışmalar yapılmıştır. Kocaeli’ de o dönemde bataklıkların çok yoğun olduğu bir dönem. Kocaeli en çok sıtmanın olduğu yerlerin başını çekmiştir. 1928 yılında dördüncü sırada Kocaeli sıtma bölgesi ilan edilmiştir. 16 aylık sürede 92 bin klinik muayanesi yapılıyor. Bölgedeki sağlık altyapısı o dönemde iyi değil. Vilayet dahilinde özel idareye ait 50 yataklı, Adapazarı’nda 15 yataklı bir özel hastane var. Hastalığın yoğun olduğu bir bölgede mücadele yürütülüyor” açıklamasını yaptı.Sulak alanlara yönelik de çalışmalar yapıldığına dikkat çeken Duman, Adapazarı Gökçeören, Bakırlı ve İzmit Derbent bataklığında çalışmalar yapıldığını belirterek, “1926 yılı sıtma kanunu halka hastalıkla mücadelede mükellefiyet yüklemiştir” diye konuştu.Kırıkkale Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Fatma Açıkgöz de sunumunu “Reklam ve İlanlar ışığında Cumhuriyetin İlk Yıllarında Kocaeli ve Çevresinde Ticari ve Kültürel Hayat” konusu üzerinden gerçekleştirdi. Gazetelerde ve dergilerde çıkan reklam ve ilanlardan örnekler vererek o dönemin ticari ve kültürel hayatını anlatmaya çalışan Açıkgöz, İzmit’te imalathane ilanlarıyla ilgili örnekler de sundu.