Hububatın en önemli zararlılarından süneye karşı uygulanan kimyasal mücadele ile zararlının yaptığı zarar bir ölçüde giderilse de, kullanılan ilaçlar nedeniyle tabii denge bozulmakta, toprak, hava ve su kirliliği ortaya çıkmakta, insan ve hayvan beslenmesinde kullanılan bitkisel ürünlerde ilaç kalıntısı tespit edilmekte, hastalık ve zararlı etmenlerinde direnç oluşumu görülmektedir. Süne ile mücadelede kimyasal mücadelenin ortaya çıkardığı olumsuzluklar alternatif mücadele metotlarını gündeme getirmiştir. Bu noktadan hareketle, Bakanlığımızca 2004 yılından bu yana “Ülkesel Süne Projesi” uygulanmaktadır. Bu proje çerçevesinde süne ile mücadelede uçakla ilaçlama terk edilerek yer aletleriyle mücadeleye başlanmıştır. Ayrıca biyolojik mücadele metotları da bu proje ile birlikte uygulamaya konmuştur.

Sünenin tabiatta çoğalmasını kontrol eden pek çok doğal düşman bulunmaktadır. Yumurta parazitoitleri, nimf predatörleri ve kuşlar bunlardan bazılarıdır. Bunlar içerisinde yumurta parazitoitleri en önemlilerindendir. İlimize geçtiğimiz yılllarda olduğu gibi bu yıl da Adana Zirai Mücadele ve Araştırma Enstitüsünden 20.000 adet yumurta parazitoiti getirilerek süne tehdidi altındaki alanlara salımı gerçekleştirilmiştir.

 

Bakanlığımız, süne yumurta parazitoitlerinin doğal etkinliğini  arttırmak amacıyla özellikle parazitoitlerin barınma ve beslenme ihtiyaçlarının gidererek yazlama ve kışlama yapabileceği kalın kabuklu ve nektar verebilen ağaçların dikimine önem vermiştir. Bu amaçla Çevre ve Orman Bakanlığı ile “Süne ve Kımıl Mücadelesinde Biyolojik Mücadele Çalışmalarına Destek Amaçlı Ağaçlandırma Projesi” çerçevesinde süne zararlısının yoğun olarak görüldüğü köylerde 200.000 adet çeşitli orman fidanı dikilmiştir.