Cumhuriyet Halk Partisi Karaman Milletvekili Av. İsmail Atakan Ünver, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'ın da katıldığı Cumhurbaşkanlığı ve bağlı kurumların bütçe görüşmelerinde konuştu.

BAKANLAR, DOĞALGAZ DESTEĞİNİ CEBİNDEN Mİ ÖDÜYOR?

Konuşmasına Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın “Doğalgazda ödenen faturaların her 100 lirasının 80 lirasını Hükûmet olarak biz ödüyoruz." Şeklindeki sözlerini hatırlatarak başlayan Ünver; “Bu ifadede yanlış çok da önce şunu soralım: Yani siz, bu türden açıklamalar yapan bakanlar, bu parayı cebinizden mi ödüyorsunuz?” diye sordu. İktidarın sürekli 2002’den örnekler verdiğini dile getiren Ünver; “2002'de enflasyonu yüzde 20'yle devralmıştınız, şimdi, resmî enflasyon yüzde 85'lere ulaştı. Son bir yıldaki zam oranı yaklaşık %165 olan doğalgaz faturasını ödemekte, hatta evine ekmek götürmekte bile zorlanan halkımızı kim yoksullaştırdı? Siz yoksullaştırdınız. Ülkeyi böylesi bir ekonomik vasata kim getirdi? Siz getirdiniz.” diye konuştu.

YENİDEN DEĞERLEME ORANI %122 OLDU

2002 yılına kadar gelen tüm cumhuriyet hükümetlerinin toplam 800 milyar dolar civarında kaynak kullandığını, AKP hükümetlerinin ise 20 yılda 2,5 trilyon dolar, yani 3 katından daha fazla kaynak kullandığını ifade eden CHP Karaman Milletvekili Ünver sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Bu kadar kaynağın kullanıldığı bir dönemde aslında doğalgaz bedava olmalı, değil mi! Önceki gün 2023'ün yeniden değerleme oranı yüzde 122 olarak açıklandı. Vergiler, harçlar, para cezaları gibi kalemlere yapılacak zamların dayanağı olan bu yeniden değerleme oranında tutumunuz ne olacak, göreceğiz; onu da mı siz ödeyeceksiniz, göreceğiz.”

ORTADA HÜKÜMET YOK, TEK ADAM REJİMİ VAR

Getirilen Cumhurbaşkanlığı sisteminde kuramsal olarak hükümet kavramından bahsedilemeyeceğini dile getiren, hükümet kavramının parlamenter sistemlere ait bir kavram olduğunu söyleyen, bu sisteme kabine devletinin de denemeyeceğini çünkü ortak karar alma mekanizmasının bulunmadığını ifade eden Ünver; “Sizde tek irade var, tek adam iradesi. O nedenle "biz" demeniz yanlış "hükûmet olarak biz" demeniz daha da yanlış. Getirilen sisteme "ucube" dediğimiz zaman kızanlar oluyor. Getirilen bu sistem halkın yüzde 50+1 oyuyla seçilmiş ve iktidar olmuş Cumhurbaşkanını, muhalefetin kazandığı belediyelerde muhalefete düşüren bir sistem. Niye? Çünkü Cumhurbaşkanı aynı zamanda partisinin genel başkanı. Cumhurbaşkanı, her gün katıldığı toplantılarda, televizyonlarda yaptığı açıklamalarla başta İstanbul ve Ankara olmak üzere partilisi olmayan belediyelere laf yetiştiriyor, muhalefet ediyor. Cumhurbaşkanının işi bu mu? Bence olmamalı. Aslında, tek başına bu bile sistemin ucubeliğinin tescili için yeterli sebep.” dedi.

EKONOMİDE NEGATİF REKORLAR KIRDINIZ

Dayatılan tek adam rejiminin, Erdoğan’ın 2011 yılında ilan ettiği 2023 hedeflerini de ulaşılamaz hale getirdiğini aktaran Ünver, “Mesela, 2023'te 500 milyar dolara ulaşacağı ilan edilen ihracat hedefi, ulaşılamaz hâle geldi. Şimdi, bunun yarısına bile sevinir hâle geldiniz. Türkiye'yi en büyük 10 ekonomi arasına sokma hedefi de boşa çıktı. Bugün, Türkiye'yi ilk 20'nin bile dışına düşürdünüz. Yetmedi, işsizlik, enflasyon, dış borç, cari açık gibi kayda değer tüm ekonomik verilerde negatif anlamda rekorlar kırarak ülkeyi 2002'nin bile gerisine düşürdünüz. Uluslararası kuruluşlar tarafından bazı gelişmişlik kriterleri esas alınarak yapılan değerlendirmelerde de Türkiye'yi 30-40 basamak gerileterek 100'lü sıralara demir attırdınız.” diye konuştu.

TÜRKİYE, BU UCUBE SİSTEMDEN KURTULMALI

AKP’nin 20 yıllık iktidarı boyunca Hukukun Üstünlüğü Endeksi, Yolsuzluk Algı Endeksi, İnsani Özgürlük Endeksi, Dünya Mutluluk Endeksi, Küresel Barış Endeksi gibi değerlendirmelerde Türkiye'yi sürekli gerilettiğini dile getiren Ünver konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı: “Türkiye'ye dayatılan tek adam rejimi ülkemizi bu hâle getirmişken bu endekslerin ilk 10'unun, bazen 8'ini, bazen 9'unu, bazen de tamamını parlamenter sistemle yönetilen ülkeler oluşturuyor. O zaman ne yapmalı? Bu sistemin mucidi ve savunucusu olanları yapılacak ilk seçimde iktidardan yolcu etmeli, ülkeyi de bu ucube sistemden kurtarmalı ve Türkiye güçlendirilmiş parlamenter sistemle yeniden muasır medeniyet seviyesi ve gelişmiş ülkelerin eriştiği refah seviyesini yakalama hedefine geri dönmeli ve emin adımlarla yürümelidir.”