Anıl Uzun'dan Startup ​​Önerileri

Nereye gidersem gideyim tavsiye isteyen veya girişimlerini tanıtmak için birkaç dakika benimle konuşmak isteyen yeni yetme girişimcilerle karşılaşıyorum. Onlara bakınca kendimi görüyorum. İlk yıllarımda bir tavsiye almak, bir yol gösteren bulmak için çırpınıyordum.

Girişimciliğe başladığım ilk yıllara baktığımda tutkularımın peşinden gittiğimi gördüm. Benim asıl amacım faydalı olmaktı aslında. Değerlerimi dünya ile paylaşmak, başkalarına katkıda bulunmak ve dünyanın daha iyi bir yer hale gelmesine yardımcı olmak istedim. Ancak bir girişim sahibi olmak istiyorsanız, savunmasız olmanız ve başlangıçta tamamen kendiniz için düşünmeniz gerekir. Şirketinizi elinize aldığınızda işbirliğine başlayabilirsiniz.

Başka, deneyimli yatırımcıların benim başarımı önemsemelerini istedim. Ve bugün, diğer girişimlerin başarılı olmasını, bana ve dünyaya katkıda bulunmasını istiyorum.

Girişimcilere Anıl Uzun Tavsiyeleri

Girişimcilere ilk ve en önemli tavsiyem başkalarına karşı değil. İnsanlar sizi ertelemeye, fikrinizle alay etmeye çalışacak, ancak bu yorumlar bir girdi değilse, yol boyunca size katkıda bulunmayın. Onları dinleme.

Startup sahiplerine ikinci tavsiyem kendilerine mentor(lar) bulmalarıdır. Ben bu konuda oldukça sanşlıyım çünkü  arkadaşlarım aynı zamanda akıl hocalarım oldular. Arkadaşlarım alanlarında bir hayli başarılı ve yetkin kişiler. Bu sebeple onlardan çok şey öğreniyorum. Herhangi bir zorlukla karşılaştığımda beni doğru şekilde yönlendirmeleri konusunda onlara güvenebilyorum. Hayattaki akıl hocalarım onlar. Arkadaşlarımla bir düşünce atölyesi oluşturuyoruz diyebilirim. Yaşadığımız deneyimler her birimiz için bir şeyler öğrenebileceğimiz dersler oluyor. Arkadaşlarım beni dinliyor, düşünceme değer veriyor ve yolculuğuma katkıda bulunuyor, ben de aynı şekilde onlara kendi çerçevemden kolaylıklar sunabiliyorum ve birbirimizi daha ileriye götürebiliyoruz. Size akıl hocalığı yapabilecek kadar bilgili ve değerli arkadaşlar edinin.

Girişimciliğe yeni atılanlar için bir diğer tavsiyem, odaklarına ürün / pazar uyumunu almalalı ve enerjilerini bu yönde harcamalarıdır. Peki bu ne demek. Her girişimde satanak bir ürün bulunur.girişim de bu ürünün çevresinde şekillenir. Ürünün sürdürülebilir bir şekilde  satılabilmesi için çabuk bir giriş yapması ve o hızla da pazarda tutunabilmesi gerekir.. Doğru ürüne sahip olduğunuzda, şirketiniz de organik bir şekilde gelişecek ve şirketiniz içinde  istediğiniz kültürü ve ağı oluşturmak için size alan açacaktır. Doğru bir yatırım yaptığınızda, pazar ürününüze uyum sağlar. Pazarın nabzı çok değişkendir ve pazar, ürününüzü nabzına göre takip eder ve benimser.

Ürününüzü pazara sunduğunuzda, ipleri elinize alıp şirketinizin sahibi olmanız gerekir. Şirketin sahibi olmak için de sadece ürüne değil, şirketteki diğer unsurlara da hakim olmanız gerekir. Şirkette olan biten her şeye dikkat etmeniz gerekir. Bunun için yardımcınızı da görevlendirip, onunla birlikte bir şirket kültürü geliştirmeye başlayabilirsiniz. Ama sabırlı olmanız gerekir. Birçok girişimin başarısız olma sebebi, ürünün asıl sahibi olan girişimcinin ürünle ilgilenmeyi bırakması ve ürünü yönetmesi için diğer şirket çalışanlarını görevlendirmesidir. Ürünün kontrolünü erkekten başkasına bırakırsanız, başarısız olabilirsiniz.

Size vereceğim son tavsiye bir kitap. Andy Grove tarafından yazılmış bu kitabın adı High Output management. Silikon Vadisi'nde efsane olan bir kitap bu ve oldukça kolay okunuyor. Bir günde okuyup bitirebilirsiniz. Ben kitabı okuduktan sonra her şeyi bir süreç olarak düşünmeye başladım. Kitaptaki bir bölümün adı da zaten “Her şey bir süreçtir”. Birini şirketinize işe almak veya öğle yemeği yemek, bunların hepsi bir süreç. Her şeyi kitabın söylediği gibi, bir üretim modeli / süreç olarak düşünüp üretim aşamalarını anladıktan sonra girişiminizden istediğiniz sonuçları alacaksınız.

İyi şanslar!

Bu şekilde sonlandırıyor Anıl Uzun startup strateji önerilerini