Bir evlilik sona erdiğinde, eşler ve çocukları genellikle stresli bir olaylar fırtınasıyla karşı karşıya kalır: yeni yaşam düzenlemeleri, ebeveynlik programları ve elbette mal ve para ile ilgili kararlar… Bu değişikliklerin neden olduğu duygular, eşlerin yasal boşanma sürecini anlamalarını zorlaştırabilir ve hatta sağlıklı kararlar verme yeteneklerini zayıflatabilir. Süreç başlamadan önce bilgilendirilirseniz boşanmanın üstesinden gelmek daha kolay olabilir. Aşağıdaki makale, bu zor zamanda size rehberlik edecek birkaç ipucu sağlar.
Ayrılık ve boşanma sonrası nafaka ödeneği boşanma davalarında ki en önemli başlıklardan biridir. Ancak boşandıktan sonra, eski eşin geçimini sağlamak artık evlilik sırasında sahip olunan yaşam standardıyla ilgili değildir, oysa ayrılıkla iki eş arasındaki bağ hala devam etmektedir.
Bir çift ayrıldığında ailenin evine ne olur?
Nadir durumlar haricinde bir çiftin ayrılması, eşler arasındaki birlikte yaşamanın sona ermesini de içerir. Ev satılmadığında, ikisinden biri evlilik evinde kalırken, diğer eş başka bir yere gidiyor.
Bir hâkimin müdahalesi gerekliyse, evlilik yurdunun "vekil eşi" ve "vekil olmayan eş" kim olacağını tespit edecektir.
Aile yurdunun sadece ekonomik değeri değil aynı zamanda duygusal bir değeri olduğu düşünüldüğünde, eşler arasındaki en büyük çatışmanın değişkenlerinden birini temsil ediyor ve bu nedenle hâkimin ilgilenmesi gereken en önemli ve hassas konulardan birini oluşturuyor.
Mülk sahipliği konusu ile ilgili olarak, ayrılma durumunda, mülkün sahibi olan eşin mutlaka evin tahsis edildiği kişi olmadığı belirtilmelidir. Hâkimin evi tahsis etmek için benimsediği kriterler diğer hususlarla ilgilidir. İşte tüm bu detaylar ve daha fazlası ile ilgili boşanma avukatı rehberiniz olacaktır.
Hâkim, ailenin evini çocukların emanet edildiği eşe tahsis eder. Bu seçim, ebeveynlerin ayrılmasından kaynaklanan rahatsızlığı mümkün olduğunca sınırlandırmak için, eşlerden birinin, özellikle çocukların hepsinin ötesinde kalan aile biriminin ev içi alışkanlıklarının sürekliliğini koruma ihtiyacıyla belirlenir.
Bu nedenle hâkim, evlilik evini tahsis ederken öncelikle çocukların menfaatlerini dikkate alır.
Hâkimin, eşler arasında mülkün bölünmesine karar verebileceği, dolayısıyla her ikisi de orada yaşamaya devam eden davalar vardır. Bu, mülk yeterli büyüklükte olduğunda ve birlikte yaşama çocukların refahı açısından olumlu bir şekilde değerlendirildiğinde mümkündür. Kartal boşanma avukatı size bu stresli durumda aklınıza gelmeyecek çözümleri de iletir. Aile hukuku hakkında özellikle nelere dikkat edilmesi gerektiği konusunda İstanbul boşanma avukatı deneyim ve bilgisi ile yol göstericidir.
Boşanma avukatı önerileri ile çözümün olumlu değerlendirilmesi şartıyla, ikincisi, kendisini her iki ebeveynle de anlamlı ve eşit ilişkiler sürdürme konumunda bulacaktır.
Kaynak: https://www.ritimhukuk.com.tr/