<div>TEMA Vakfı 30 Mart’ta gerçekleşecek yerel seçimler öncesinde tüm belediye başkanı adaylarına çağrıda bulundu. Mevcut durumu değerlendirerek, Anayasa ile garanti altına alınan “Sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşam hakkı” için gerekli olan düzenlemelere dikkat çekti</div> <br /> <div>Mevcut durum değerlendirildiğinde; </div> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>6360 sayılı Kanun gereği, yerel seçimlerden sonra 14 ilde büyükşehir belediyesi kurulacağı biliniyor. Bu illerdeki köy ve belde belediyelerinin mahalleye dönüştürülecek olması, kırsal alanlardaki kentleşmenin önünü açıyor. </div> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Türkiye’de nüfusun %91,3’ü il ve ilçe merkezlerinde yaşıyor. Kentlilerin gıda ihtiyaçlarının yakın bölgelerden karşılanması, yerelleşmenin yanı sıra nakliye kaynaklı karbon ayak izinin azaltılması açısından da giderek daha çok önem kazanıyor.</div> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Türkiye genelinde toplanan belediye atıklarının %43,5’i insan sağlığını tehdit eden çöplüklere dökülüyor. </div> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Yanlış atık yönetimi kuraklık sorunuyla birlikte su varlığını da tehdit ediyor.</div> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Atık suların %24’ü arıtma işlemine tabi tutulmadan, deniz, göl, akarsu vb. alıcı ortamlara deşarj ediliyor.</div> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Su şebeke kayıplarının %40-45 arasında olduğu tahmin ediliyor. Elektrik şebekesindeki kayıplar ise %14,6 olarak hesaplandı.</div> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Türkiye’de insan kaynaklı iklim değişikliğine bağlı olarak sadece büyük kentlerimizde meydana gelen sel hasarları, verimli üst toprak kaybının yanı sıra, depremlerin neden olduğu maddi kayıplara yaklaşıyor. </div> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Türkiye nüfusunun önemli bir kısmının yaşadığı İstanbul’da kişi başına düşen yeşil alanın, mevzuatın altında olduğu görülüyor.</div> <br /> <div>TEMA Vakfı’nın yayınladığı bildiriye göre ideal bir yerel yönetimin üzerinde durması ve iyileştirmesi gereken düzenlemeler şöyle sıralanıyor: Tarım arazilerinin, doğal ve kültürel kimliklerin, yeşil alanların korunması, doğru atık yönetiminin sağlanması, sürdürülebilir ulaşımın ve kentsel alt yapının geliştirilmesi, kentlerin sağlıklı gelişmesi, iklim değişikliğine uyum sağlayan modellerin uygulanması, ekolojik okuryazar belediyelerin oluşturulması ve paydaşların karar süreçlerine aktif katılımının sağlanması. </div> <div>Türkiye’ye ait ve gelişmiş ülkeler ile karşılaştırmalı veriler</div> <br /> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Türkiye'de mevzuat gereği yerleşmelerde kişi başına düşen aktif yeşil alan miktarı 10 m2 olmalıyken, </div> <div>örneğin İstanbul'da, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 2010 verilerine göre hesapladığı kişi başına düşen yeşil alan miktarının 6 m2 olduğu görülüyor. (Ancak, bu hesaplamaya dahil edilen yeşil alanların türlerine ulaşılamamaktadır. Aktif yeşil alan tanımı; park, bahçe, çocuk oyun alanı gibi doğrudan insanların kullanımına açık alanlar olup, yol kenarı, refüjle, ormanlar gibi doğrudan insanların kullanımına hizmet etmeyen alanları kapsamamaktadır) Avrupa’daki gelişmiş kentlerden örnek verecek olursak kişi başına düşen yeşil alan miktarı şu şekilde sıralanıyor; </div> <div>o<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Stockholm’de 87.5 m2, Roma’da 45.3 m2, Londra’da 26.9 m², Amsterdam’da ise 45.5 m² </div> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>TÜİK 2010 verilerine göre, toplanan belediye atıklarının sadece %54,4’ü düzenli depolama sahalarına, %43,5’i ise çevre ve insan sağlığını tehdit eden çöplüklere dökülüyor. </div> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Atık suların %24’ü hiçbir arıtma işlemine tabi tutulmadan, deniz, göl, akarsu vb. alıcı ortamlara deşarj ediliyor.</div> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Alıcı ortamlara bakılacak olursa, toplam atık suların %48,6’sı akarsulara deşarj edildiği ve bunların %32,2’sinin de arıtılmadığı görülüyor.</div> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Avrupa Birliği üye ülkelerindeki katı atık bertaraf yöntemlerine bakıldığında 2009 verilerine göre;</div> <div>o<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>İsviçre’de katı atıkların %50’ye yakınından enerji, %20’sinden kompost üretiliyor. %30’u ise geri dönüştürülüyor.</div> <div>o<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Avusturya’da katı atıkların %30’undan enerji, %40’ından kompost üretiliyor. %30’u ise geri dönüştürülüyor. </div> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Avrupa Birliği üye ülkelerde, kent içi ulaşımda tercih edilen ulaşım türlerine bakılacak olursa (European Metropolitan Transport Authorities, 2011) </div> <div>o<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Amsterdam’da tercih edilen ulaşım türlerinin %68’i bisiklet ve yaya, %11’i toplu taşıma ve %21’i diğer motorlu taşıtlardan oluşuyor.</div> <div>o<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Barselona’da tercih edilen ulaşım türlerinin %55,3’ü bisiklet ve yaya, %30,8’i toplu taşıma, %13,9’u diğer motorlu taşıtlardan oluşuyor.</div> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Türkiye’nin Onuncu Beş Yıllık Kalkınma Planı’nda da belirtildiği gibi, kentlerde su kayıp ve kaçakları yüksek düzeylerde bulunuyor. Su şebeke kayıplarının %40-45 arasında olduğu tahmin ediliyor. </div> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Elektrik şebekesindeki kayıplara bakıldığında, Türkiye Elektrik İletim A.Ş. Genel Müdürlüğü verilerine göre, 2011 yılındaki toplam şebeke kaybı %14,6 olarak hesaplandı. </div> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>2008 yılı verilerine göre ise, Avrupa Birliği üye ülkelerindeki şebeke kayıpları yaklaşık %6 olarak kaydedildi. </div> <div>TEMA Vakfı’nın yerel yönetimlerden talepleri:</div> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Planlama ve proje çalışmalarında yeşil alanların korunması, artırılması, dönüştürülmemesi, plan ve projelerin sosyal boyutu ile birlikte ekolojik boyutunun da göz önünde bulundurulması. </div> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Düzenli depolama tesislerinin kurulması, bertaraf ve dönüşüm sistemlerinin geliştirilmesi, bilinçlendirme çalışmalarının yapılması, atık su şebekelerinin iyileştirilmesi, ileri arıtma sistemlerinin kurulması.</div> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Tesislerin yer seçiminde orman ve mera alanları, tarım arazileri gibi sürdürülebilir yaşamın güvencesi olan alanların korunması.</div> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>İklim değişikliği ile mücadele ve iklim değişikliğine uyum sağlanması için sürdürülebilir ulaşım politikalarının benimsenmesi, enerji tasarrufunun ve yenilebilir enerjinin teşvik edilmesi, altyapı sistemlerinin geliştirilmesi, peyzaj düzenlemelerinde yerel türlerin kullanılması.</div> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Toplu ulaşım sistemlerinin geliştirilmesi, farklı ulaşım türlerinin bütünleşik bir şekilde planlanması, bisiklet kullanımının teşvik edilmesi.</div> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Su varlığının korunması, kaçakların engellenmesi için su şebekelerinin iyileştirilmesi, enerji verimliliği ve tasarrufu için elektrik şebekelerinin iyileştirilmesi.</div> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Yağmur suları ile kanalizasyon sularının birbirinden ayrılarak kullanılması.</div> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Doğayla uyumlu kentler için en önemli karar alıcılar olan yerel yönetimlerin ekolojik okuryazar olmaları.</div> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Çevresel katılım ilkesinin benimsenmesi, ekosisteme zarar verebilecek projelerin engellenmesi veya değiştirilmesi yönünde adımlar atılması.</div> <div>•<span class="Apple-tab-span" style="white-space:pre"> </span>Kent hizmetlerinin ulaştırılacağı bölgelerde -6360 sayılı Kanun gereği mahalle olacak köyler de dahil olmak üzere- üretim ve pazarlama olanaklarının arttırılması. Yerel tohum takas ağları, coğrafi işaretler, markalaşma, kolay ve kısa nakliye sağlayacak yerel pazar sistemlerinin kurularak yerel üreticilerin desteklenmesi ve sosyal olanaklarının arttırılması. </div> <br /> <div>“Yerel Yönetimlere Çağrı” metninin tamamını tema@tema.org.tr adresinden talep edebilirsiniz. </div> <br />