Karaman’a özgü bir tür olan ve Bucakkışla, Çukur, Aşağı Akın, Yukarı Akın, Kurucabel Köyleri’nde yaşam imkânı bulan Dorycnium sanguineum (Kızıl kaplanotu) bitkisi için Tür Koruma Eylem Planı yapılması çalışmalarına başlanıldı. Bitki; Türkiye Bitkileri Kırmızı Kitabı'nda tehlike kategorisi "Duyarlı (VU) olarak belirlenen bu bitki Dünya üzerinde başka bir yerde bulunmamakta, Karaman’a ait endemik bir bitki olma özelliği taşımaktadır.
Tarım ve Orman Bakanlığınca, Tür Koruma Eylem Planları, nesli tehlike altında ya da nesilleri yok olmak üzere olan endemik türler için öncelikli olmak üzere yapılıyor ve korumaya çalışılan türün mevcut durumu ile gelecekte görmek istenilen yer arasındaki yolu tarif ederek yapılması gerekenleri ortaya koymaktadır.
Eylem Planlarında bilim adamları tarafından çalışılan türlerin mevcut durumu, tehditler ve azalma sebepleri ortaya koyulmakta, bunlar belirlendikten sonra bütün ilgili grupların katılımı ile türün varlığını sürdürebilmesi için yapılması gerekenler belirlenerek 5 yıllık faaliyet planları oluşturulmaktadır. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından bu faaliyet planları çerçevesinde eğitim, bilgilendirme, alan koruma gibi gerekli adımlar atılarak türün ve yaşama ortamlarının korumasının sağlanması amaçlanmaktadır.
Bu kapsamda Tarım ve Orman Bakanlığı VIII. .Bölge Müdürlüğü Karaman Şube Müdürlüğü önderliğinde, Şube Müdürlüğü Personeli ve Dr. Fatoş Şekerciler ile Dr. Ümit Subaşı tarafından “Karaman İli Kızıl Kaplanotu (Dorycnium sanguineum) Tür Koruma Eylem Planı” projesi kapsamında Karaman’da arazi çalışmaları devam etmektedir.
Kızıl Kaplanotu bitkisi, İlk kez 1983 yılında Mecit Vural tarafından bulunup, tespiti yapılarak, yayımlanmıştır. Bitki; Mayıs-Temmuz ayları arasında çiçeklenip meyveye geçmekte, 350-900 m yükseklikler arasında kızılçam orman açıklıklarında kalkerli yüzeylerde görülmektedir.
Yapılacak olan Tür Eylem Planı çalışmaları sonucunda, türün mevcut durumu ile gelecekte olması gereken yer arasındaki yolu tarif ederek yapılması gerekenleri açıklayan bir yol haritası çıkarılması sağlanacak olup, türü korumaya yönelik olarak yapılan çalışmalarla da biyolojik çeşitliliğimizi korumak ve türlerin geleceğe intikali sağlamak adına büyük bir önem taşıyacaktır.