Bir gün kurbağa, köprüden geçmek isteyince, akrep “ben sana yardım ederim” demiş. Ama akrebin huyu iğnesini sokmaktır. Kurbağayı belirli bir süre sırtında taşımış. Köprünün ortasına geldiğinde ise huylu huyundan vazgeçmez misali, akrep iğnesini batırmış kurbağaya, hem de birlikte suya düşüp akıntıda kaybolma pahasına…

Fitne, İnsanlar arasında bölücülük yapmak, onları sıkıntıya, zarara, günaha sokmak, insanları isyana kışkırtmak demektir demiş, İmam-ı Nablusi.

Evet.

Fitne öyle kötü bir meşreptir’ki bu ahlakı kendine şiar edinen kişi yada kişiler o anki fitnesinin icrası aşamasında dost düşman demeden herkesi bu planında kullanmaktan hiç çekinmezler. Öyle zamanlar olur ki birlikte yola çıkarken bile sizi yol ortasında arkanızdan vurmaktan hiç çekinmezler. Bu konuda Allah-u Teala şöyle buyurmaktadır:

“Eğer içinizde sizinle beraber cihada çıkmış olsalardı, bozgunculuk etmekten başka şeye yaramayacaklardı ve aranıza fitne sokmak için uğraşacaklardı. İçinizde onların laflarına kanacaklar da vardı. Allah, o zalimleri iyi bilir. ”(Tevbe/47)

Fitne icrasında kimin haklı kimin haksız olduğu bilinmez. O zimmiler size öyle bir yaklaşır ki onu kendiniz gibi görmeye başlarsınız. Hadislerde, Fitneyi çıkaranlara alet olmama yönüne de dikkat çekilmiştir. O yüzden fitne çıkarana haklısın deyip de bende yer alıyım burada düşüncesiyle, fitne kazanında kaynayanların yanında olmak da ilâhî buyruğa aykırıdır.

Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm, birgün parmaklarını kenetledi ve dedi ki: “Ey Abdullah İbnu Amr! Ahidleri bozulup şöyle karmakarışık hale gelen bir kısım ayak takımı kimselerle baş başa kalırsan ne yaparsın?”

“Ne yapmamı tavsiye edersiniz, Ey Allah’ın Resulü!”

Buyurdular ki: “Güzel bulduğun şeyi yaparsın, kötü bulduğun şeyi de terk edersin. Kendi yakınlarının (hallerini düzeltmeye) yönelirsin. O ayak takımı ve onların cemaatini terk edersin.

Fitne çıkarmanın adam öldürmekten daha kötü olduğu yüce kitabımızda sabittir.

“Fitne uykudadır. Fitneyi uyandırana Allah lanet etsin”  [İ.Rafii]

“Yeryüzünde fitne fesat çıkaranlara lanet olsun”  [Rad 26]

“Fitne çıkarmak adam öldürmekten daha kötüdür”  [Bekara 217]

“Kalplerinde eğrilik olanlar, fitne çıkarmak için, ayetleri kendilerine göre yorumlar”  [Al-i İmran 7]

“Onlar fitne çıkarmak için can atarlar”  [Nisa 91]

Rahmetli Başbuğum Alpaslan Türkeş Bey'de sözlerinde fitnenin bir hastalık olduğunu belirtmiştir.

Türk Milletine Bizans‘tan geçme bir Hastalık vardır. Gevşeklik, laubalilik, dedikodu, fitne, fesat, terbiyesizlik, birbirini beğenmemek, sır saklayamamak, rastgele lâf söylemek…

Bu hastalık sizde de var. Bu hastalığı tedavi etmeniz lazımdır. Bu hastalığı tedavi etmezseniz, kendinize yol seçiniz ve Milliyetçi Hareket’te bir saniye daha fazla kalmayınız demiştir. Benimle dava arkadaşlığı edecekseniz, her şeyden önce vasıflı Türk olmaya mecbursunuz demiştir.

Türk Milletini batıran, Bizans’ı batıran, Osmanlı İmparatorluğunu batıran hastalık budur demiştir.

Fitneci zimmilerin hükmünü bir an önce üzerinizden atınız. Bu zimmiler içinizdeyse eğer hiç tereddüt etmeden cezalandırın ve def edin hayatınızdan. Lanetlenmiş olan bu zimmiler inanın hepinizi uçuruma sürüklemektedir.

Onlar zannediyorlar ki her hesapları tutar. Yok öyle yağma, hesapların üzerinde öyle bir hesap vardır ki, bunu geçtiğimiz günlerde bire bir hepimiz yaşadık. Fitnenin yüce yaradan tarafından nasıl def edildiğini dünya 24 saat’de pür dikkat izledi. Yüce yaradan Türk Milletine 15 Temmuz’da nasıl yardım etmiş ise, geçtiğimiz günlerde yapılan seçimlerde de yardım etmiştir. İlahi adalet her şeyin üzerindedir.

Yine bir ayet’de şöyle buyurmaktadır: “Şurası kesindir ki, bunlar daha önce de fitne çıkarmak istediler ve sana türlü işler çevirdiler. Nihayet hak yerini buldu ve Allah’ın emri, onların zoruna gitmesine rağmen açığa çıktı.

Türk Milleti artık bir yol çizmiştir.

Bizlere düşen görev, içimizdeki fitnecileri tek tek tespit edip bir an önce bu kutlu yolda Devletimize sonuna kadar sahip çıkmaktır. Tek yumruk olup Türk’e düşman kim varsa yok edip, İslam’ın sancaktarlığının Türk varlığında olduğunu bütün Dünya’ya göstermemiz gerekmektedir.

Bizler bölünmezliğimizi 15 Temmuz’da Dünya’ya gösterdik ve tekrar göstereceğiz. Dünya Türk’ün gücünü görecek ve o kendini çok güçlü gören zimmiler korkularından kaçacak delik arayacaklar. Artık hiçbir varlık İslam coğrafyasında ve Türk’ün bulunduğu hiçbir yerde terör estiremeyecek.

Yeter ki bizler fitnecilere fırsat vermeyelim…

ALLAH’IM VATANIMIZI MİLLETİMİZİ VE ÜLKÜCÜ HAREKETİ FİTNECİLERDEN KORU, ONLARIN KENDİ PİSLİKLERİNDE BOĞULMASINI SAĞLA. BİZLER BİLİRİZ Kİ SENİN HESABIN HER HESABIN ÜSTÜNDEDİR. BİZLER YANLIZCA SANA SIĞINIR, YANLIZCA SENDEN YARDIM DİLERİZ...

Saygılarımla

KEMAL KARABÜBER