Karaman İnsani Yardım Vakfı (İHH) Temsilcileri, ABD'nin İsrail Büyükelçiliğini Kudüs'e taşımasına tepki göstermek, Filistinlilerin düzenlediği Büyük Dönüş Yürüyüşüne destek vermek ve Fransa'da Kuran-ı Kerim hakkında yayımlanan bildiriyi kınamak için basın açıklaması yaptı.
Aktekke 15 Temmuz Demokrasi Meydanı'nda toplanan grup adına açıklama yapan Karaman İHH İl Temsilcisi Raşit Bayrak, “Yüreğimizin yandığı günler yaşıyoruz. Kudüs ilk Kıblemiz, emanetimiz, Mirasımız, Davamız. Bize en büyük hediye olan namazın verildiği yerdir Kudüs. Yıllarca namusumuz olan nazlı Aksa'ya uzatılan elleri kıramadığımız yerdir Kudüs. Hayallerinin baharında, yerde cansız uzanan kardeşime sadece ağlayabildiğimiz yerdir Kudüs. İslam için şeref, bizler için utancın kaynağıdır Kudüs.” dedi.
70 yıldır hakları, toprakları, vatanları, canları, malları gasp edilen Filistinliler, İsrail zulmü altında yaşamlarını devam ettirmeye çalıştığını söyleyen Bayrak, “15 Mayıs günü Büyük Felaket Nakba'nın 70. yıl dönümü. 70 yıldır, 1948'den bu yana Siyonist İsrail, Müslümanları kışkırtmak, Kudüs'ü ele geçirmek, İlk Kıblemizi yıkmak amacıyla Mescid-i Aksa etrafında yaşlı, genç, kadın, çocuk demeden katliamlarına devam ediyor.
Kudüs'ün bekçileri Filistinliler, kadınlarıyla ve çocuklarıyla son bir aydır Büyük Dönüş Yürüyüşü gerçekleştiriyor. İşgalci İsrail ise yaşanan olayları dünyaya aktarmak isteyen basın mensuplarına, masum insanlara ve çocuklara ateş ediyor, onları şehit ediyor. Olayların başlangıcından bugüne, İsrail askerlerinin kurşunlarıyla 48 kişi şehit edildi, 8 binin üzerinde kişi de yaralandı.
Bizim için; Mekke, Medine Müslümanlar için ne kadar kutsalsa, Mescid-i Aksa ve çevresi de o kadar kutsaldır. Çünkü bu belde Allah'ın ayetlerinden ve peygamberlerimizden izler taşımaktadır. İşgalci İsrail ve taşeronları kutsallarımızı çiğniyor, değerlerimizi ayaklar altına alıyor, insanlığı katlediyor. Kutsallarımız çiğnenirken, değerlerimiz ayaklar altına alınırken, kardeşlerimiz katledilirken hiçbir şey yapmadan yerimizde durmak, seyretmek Müslümanlara yakışmaz. Müslüman zalim karşısında eğilmez, zillet içinde yaşamaktansa izzet içinde ölmeyi tercih eder.” ifadelerini kullandı.
“MALIMIZLA CANIMIZLA MÜCADELE EDECEĞİZ”
Filistinlilerin yürüyüşünü maddi ve manevi olarak desteklediklerini belirten Bayrak, sözlerine söyle devam etti;
“Filistinli kardeşlerimizin bu kutlu yürüyüşünü maddi ve manevi olarak destekliyor, Rabbimizden bu mücadeleyi muvaffak kılmasını niyaz ediyoruz. Rabbimiz, Yüce Kitabımız Kuran-ı Kerim'de "İnanıyorsanız galip gelecek sizsiniz." "Yeryüzüne benim Salih kullarım varis olacaktır." buyuruyor. Bizler bu kitaba iman etmiş, Müslümanlar olarak bir gün bu çekilen sıkıntıların ardından İslam'ın tüm dünyada hakim olacağına, özgür Kudüs'te, Mescidi Aksa'da toplu halde namaz kılacağımıza, zalimlerin korkulu rüyası olacağımıza iman ediyoruz. Bu uğurda malımızla canımızla mücadele edeceğiz. Netanyahu, Trump, Putin, Esed, Sisi, ey zalimler şunu bilin ki geçmişte Firavun, Nemrud, Ebrehe nasıl helak olduysa sizin de saltanatınız son bulacak ve cehenneme sürüleceksiniz. Diri diri toprağa gömdüğünüz çocukların hesabını vereceksiniz.
“YARIN BİZANS'IN BAŞKENTİ İSTANBUL'DUR DİYECEKLER”
Bugün İsrail'in başkenti Kudüs'tür diyenler yarın Bizans'ın başkenti İstanbul'dur diyecekler. Kudüs Müslümanların Kırmızı çizgisidir. Orada ezanların dinmesine izin veremeyiz. Müslümanım diyen herkes vazifesini yapmak zorunda. Bugün burada ve tüm Türkiye'de Kudüs dostlarıyla birlikte ABD'nin ve İsrail'in bu hukuksuz kararına ve uygulamalarına karşı çıkıyoruz. Tüm Filistin ve Kudüs sevdalıları olarak, bu davayı savunmaya devam edeceğiz. Türkiye'yi, uluslararası mekanizmaları ve herkesi harekete geçmeye ve İsrail'in attığı hukuksuz adımları ve işgali durdurmaya çağırıyoruz.
“İSTİKBAL İÇİNDE GÜR SEDA İSLAM'IN SEDASI OLACAKTIR”
Ayrıca, geçtiğimiz günler, Fransa'da kutsal kitabımız Kuran-1 Kerim'e karşı bir iftira kampanyası başlatılarak 300 kişinin hazırladığı bir bildiri ile provakatif bir teklifte bulunulmuştur.
Söz konusu anlayışa sahip bir grup melun tarafından, hadsiz bir tavırla Kuran-ı Kerim'den bazı ayetlerin çıkarılması teklif edilmiştir. Bütün Müslümanların istisnasız ortak inancına göre Kuran-ı Kerim Allah'ın indirdiği son ilahi kitaptır. Bu ilahi kelam, hiçbir harfi değişmeden günümüze kadar gelmiştir, kıyamete kadar da değişmeyecek ve değiştirilemeyecektir. Bütün bu gerçeklere rağmen münferit ve faili meçhul bir takım olaylar üzerinden algı oluşturarak İslam'a, Müslümanlara ve Kuran-ı Kerim'e iftira edilmesi akla, ilme, tarihe, hakka, hukuka ve vicdana aykırıdır. Kur'an-ı Kerim'e göre inancı ne olursa olsun insan hayatı değerlidir, dokunulmazdır, hatta bir insanın haksız yere öldürülmesi bütün insanların öldürülmesi, bir insanın yaşatılması ise bütün insanlığın yaşatılması gibidir. Özel bir çaba ile son zamanlarda dünyaya, Müslümanların temel hak ve hukukunu tehdit eden İslam düşmanlığı pompalanmak isteniyor. Bütün Müslümanları incitecek bu tür provakatif eylemleri şiddetle kınıyor ve tüm dünya kamuoyunu daha insaflı ve hakkaniyetli olmaya davet ediyoruz.
Haksızlığa başkaldırmayanlar onlardan gelecek her türlü kötülüğe katlanmak zorundadır. Şunu asla unutmayacağız ki: istikbal içinde gür seda İslam'ın sedası olacaktır.”