Program öncesinde "İstanbul’da Bahçe ve Çiçek" sergisini ziyaret eden protokol, ardından Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğüne bağlı Çocuk Evleri Sitesi ve Kadın Konukevlerinde kalan bireyler tarafından hazırlanan ‘Sosyal Hizmet Kuruluşları El Emeği Sergisi’nin açılışını gerçekleştirdi.

Açılışa Karaman Valisi Fahri Meral ve Eşleri Zehra Meral, KMÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Akgül, Davetli Konuşmacı Prof. Dr. Nilgün Çelebi, İl Emniyet Müdürü Fikret Bayraktar, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdür V. Servet Türegün ile üniversite personeli, davetliler ve öğrenciler katıldı.

Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nilgün Çelebi’nin konuşmacı olarak katıldığı konferans saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayarak KMÜ tanıtım filminin izlenmesi ve açılış konuşmaları ile devam etti.

Programın açılış konuşmasını yapan KMÜ Kadın Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Oya Eryiğit Günler, 8 Mart Kadınlar Gününün tarihçesinden bahsederek şunları söyledi: "Bugün dünyanın pek çok ülkesinde olduğu gibi ülkemizde de kadınların yaşadıkları sorunlar çeşitli etkinliklerle dile getirilmekte ve bu sorunlara çözüm yolları üretilmektedir. Kadınların toplum içinde var olmaları toplumun varlığını sürdürmesi açısından son derece önemlidir. Bu nedenle kadınların eğitim, istihdam, hukuk ve diğer alanlarda eşit haklara sahip olmaları ve mevcut sorunlarının çözülmesi gerekmektedir."

“Kadınlar ailenin ve toplumun mihenk taşını oluşturur”

Karaman Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdür V. Servet Türegün ise kadınların ailenin ve toplumun mihenk taşı olduklarını vurgulayarak, “Çocuklar ailede annenin rehberliğinde ve öncülüğünde yetişir ve hayata hazırlanır. Kadınlar çocukların ilk öğretmenleridir. Anne ne kadar donanımlı olursa çocuklarını da o çerçevede yetiştirir. Ayrıca kadın toplumun en etkili, birleştirici, koruyucu unsurudur. Kadının kendini geliştirmesi ve ilerletmesi beraberinde toplumun ilerlemesini sağlayacaktır. Bizler kadın ve erkeğin bir elmanın iki yarısı olduğuna inanan bir gelenekten gelmekteyiz. Biz de kurum olarak bu bütünlüğün ve ahengin bozulmadan bir arada barış içinde yaşaması için çalışıyoruz.  Güçlü kadın, güçlü toplum, güçlü Türkiye diyerek 8 Mar Dünya Kadınlar gününüzü kutluyorum.” dedi.

“Kadınlarımız toplumsal yapımızın en vazgeçilmez karakterlerindendir”

KMÜ Rektörü Akgül, kadın hakları konusunda farkındalık oluşturmak ve kadınların hayatımızdaki yerini vurgulamak amacıyla her yıl üniversitede etkinlik düzenlendiğini belirterek, “Ülkemizin kalkınması, gelişmesi ve geleceğe umutla bakabilmesinde büyük bir rol üstlenen kadınlarımız toplumsal yapımızın en vazgeçilmez karakterlerindendir. Ailelerimizin birliğini koruyan; örnek kişilikleriyle, bitmek bilmeyen azimleri ve yürekleriyle hayatımızın her anına dokunan kadınlarımız kuşkusuz çok daha fazla değer görmeye layık engin şahsiyetlerdir. Kadınlarımız aile yaşantımızda ve iş hayatımızda üstlendikleri sorumlulukların yanı sıra istiklal ve istikbal mücadelemizde kahramanlıkları ile de daima rehber karakterler olarak dikkat çekmişlerdir. Bu duygu ve düşüncelerle, karşılıksız sevgi ve şefkatleri ile gelecek nesillerimizi yetiştiren, varlıklarıyla dünyamızı anlamlandıran, hayatımızın en ücra köşesine kadar emeklerini ve yüreklerini hissettiğimiz kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutluyorum.” şeklinde konuştu.

Açılış konuşmalarının ardından Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından hazırlanan kısa film gösterimine geçildi. Sonrasında konferansını vermek üzere kürüyse gelen Prof. Dr. Nilgün Çelebi, girişimcilik ve girişimci kadınlar hakkında açıklamalarda bulundu.

“Girişimci kadınlar kahraman kadınlardır”

Prof. Dr. Çelebi, “Girişimcilik; mali, sosyal ve psikolojik açıdan risk alıp emek ve zaman harcayarak değer üretmektir. Bunun sonucunda da hem maddi hem de manevi tatmine, doyuma ulaşmaktır. Ülkemizde kendi hesabına çalışan kadın ve erkek sayısı dünya çapında çalışanlara nazaran oldukça düşüktür fakat 1980’li yıllardan bu tarafa da giderek artmaktadır. Girişimci kadınlar artırılmalı ve yaptıkları işin hukuki ve idari sorumluluğunu da üstlenmelidir. Girişimci kadınlar evde canları sıkıldığı için değil, kendi işinin sahibi olmak için çalışıyorlar ve girişimci ruhu ile hareket ediyorlar. İşte bu kadınlar kahraman kadınlardır. Girişimci kadınlar çevreleri ve toplum tarafından destekleniyor. Çünkü girişimci kadınlar topluma yeni bir rol model sunuyorlar. Kadınların kendi işinin sahibi olmasının eşine ve çocuğuna vakit ayırma ve esnek çalışma saatleri açısından pek çok faydası söz konusudur.” dedi.

Girişimci kadınlara KOSGEB’in çok fazla destek verdiğini hatırlatan Prof. Dr. Çelebi, “Girişimci kadınlar iş kurma aşamasında ve iş kurduktan sonra da bazı sorunlarla karşılaşıyorlar. İş kurma aşamasında sermaye temini, iş yeri kiralama, mal temini, resmi kuruluşlardaki işlemlerde sorun yaşarken iş kurduktan sonra da müşteri ile iletişimden ve piyasalardaki dalgalanmalardan etkilenebilmektedir. Bunların hepsinin ötesinde kadın 'eşim ya da babam bana baksın' psikolojisini bırakmalı ve çalışmalıdır.” diyerek sözlerini noktaladı.

Konferans plaket ve hediye takdiminin ardından sona erdi.