Ketenci, yaptığı yazılı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Elbetteki Âlemlerin Rabbi Olan Allah(C.C.).

Allah'a hamd olsun.

Rasûlüne salat ve selâm olsun.

TEDBİR-TEVEKKÜL-İBRET -İSTİĞFAR -DUA yolumuz olsun.

Sağımızda solumuzda, önümüzde arkamızda, aşağımızda yukarımızda; açta açıkta, darda zorda kimse kalmasın. İyilik kampanyaları ile zengini ihtiyaç sahibi ile buluşturduk. Ağaçlar diktik fidanları toprakla buluşturduk. Barajlarda suyu toprakla buluşturduk. Sözlü ve fiili dualarımızı yaptık ve israftan kaçınarak Allah ve Rasûlünün emirleriyle hep birlikte huzurda buluştuk. Allahımız buyuruyor ki; “Yiyin için fakat israf etmeyin. Çünkü Allah israf edenleri sevmez.” (Araf Sûresi 31. Ayet) Bu yüzden israf etmeme sorumluluğumuz vardır bizim.

İsraf, sahip olduğumuz nimet ve imkânları ölçüsüzce kullanmaktır. Har vurup, harman savurmaktır. Hiç tükenmeyecek gibi bilinçsizce harcamaktır. İsraf, Allahü Teâlâ’nın bahşettiği nimetlere karşı bir nankörlüktür. Suyumuzu, akıp giden zamanı, sağlığımızdaki emek ve harcamaları israf etmeyelim.

Ayrıca bu salgın hastalık döneminde virüs tedbirleri, “camilerimizde” sıkı sıkıya uygulanıyor el hamdülillah.

Tüm halkımıza ve görevlilerimize teşekkür ediyoruz. Özellikle, yağışlı geçebilecek Cuma Namazlarımızda, sürekli dile getirdiğimiz tedbirlerimiz her camimizde dikkatlice alınmalı ve CAMİ KAPASİTESİ kesinlikle aşılmamalıdır. Camilerimizin yukarı- aşağı bölümleri de bu Cuma ve her cuma ibadete açılmalıdır. Cemaatimiz, yakınlarındaki kapasitesi müsait camilerimizde de namazlarını kılabilirler. Din İşleri Yüksek Kurulumuzun salgın hastalık zamanlarının zorunlu durumlarında camilerimizde kapasiteyi zorlamadan ev veya işyerlerimizde öğle namazının kılınabileceğine dair görüşüne uyalım. Salgın hastalığın yayılmasına sebep olup kul hakkına girmeden, cuma namazında camimizin kapasitesi dolmuşsa; evlerimizde, işyerlerimizde öğle namazımızı eda edelim. Özellikle kronik rahatsızlığı olan, kendini iyi hissetmeyen, yaşları nedeni ile risk grubuna giren, sokağa çıkma yasağı olan vatandaşlarımız namazlarını evde kılsınlar. Sağlıklı günlere kavuştuğumuzda rahat rahat hareket edebileceğiz inşaallah. Ama bu zor günleri birlik beraberlik içerisinde atlatmalıyız. Temizlik, maske, mesafe, seccade, dezenfektan, havalandırma, sünnetler ve tesbihatı evde ifa etme kural ve tavsiyelerine harfiyyen uymalıyız. Ciddi kuraklık tehlikesi nedeni ile israftan şiddetle kaçınacağız. Salgın hastalıktan kurtulmak için dua edeceğiz. “Allah’ım bize vermiş olduğun bu yağmuru, rahmeti ihtiyaç duyulan bütün beldelere de inzal eyle” diye Yüce Rabbimize niyazda bulunacağız. Yüce Rabbimiz dualarımızı kabul etsin. Rabbimiz her türlü afattan muhafaza buyursun.”